İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... ARTIK GERÇEK AKSİYONA YAVAŞ YAVAŞ GİRİYORUZ... UMARIM BEĞENİRSİNİZ... LÜTFEN YORUM VE BEĞENİLERİNİZİ ESİRGEMEYİN...
Will, nereye gittiklerinden emin değildi ancak havanın geceleri sisle bulutlandığını ve gündüzleri sıcaklığın hiç olamayacak kadar yükseldiğinin farkındaydı. Eğer tahminleri onu yanıltmıyorsa İspanya açıklarında olmaları gerekiyordu.
Will, bu düşünceyle dişlerini sıktı. İspanyollar, Katolik kilisesine bağlı bir milletti ve korsanlara karşı pek de merhametli sayılmazlardı. Bir kere onlarla karşı karşıya gelmişti ve ölüme herhalde en yakın olduğu tek an o andı.
Farkında olmadan eli kanına gitti. Sağ tarafında kasıklarına yakın bir bölgede tenini bozan çirkin bir yara izi vardı. Bir tane de belindeydi. Bu yaralardan sağ kurtulması cidden bir mucizeydi ancak Desari bunu her zamanki gibi onun inatçılığına bağlamıştı.
Kaptan O'Cannor dümene kendisi geçmişti. Bir elinde pusulayla diğer eli dümendeydi. Dikkat kesilmiş görünüyordu. Kaptanı bile bu kadar gerginken tayfanın ne halde olduğunu anlamak zor olmazdı.
Genç kadın gergince alt dudağını ısırdı.
"İspanyollar bizi görürse ölüm fermanımız olur" Will, başını çevirip arkasına baktı. Harry, kısık gözlerini denizde kimsenin göremediği bir şeyi görüyormuş gibi bir noktaya dikmişti. "Onların sularındayız sonuçta"
Genç kadın tekrar suya döndü ve onaylayarak başını salladı. "Donanmalarıyla üzerimize çullanırlarsa bir şansımız kalmaz" dedi. "Ancak gece sisin yoğun olduğu vakitlerde seyahat edebilecek durumdayız"
Harry, bunun üzerine güldü. Ya da genç kadına öyle geldi. Will, onun yaralı yüzünden bir şey anlayamıyordu. "Gün içinde de açıkta duramayız ama bu yüzden sakin ve göze batmadan ilerlemeliyiz"
"Alexander'dan bahsediyoruz, Harry" dedi Will yarı dalga geçer bir sesle. "Dünyanın öbür ucunda bile aranan bir korsan gemisinden. Bu bir sal değil sonuçta. Göze batmaması imkânsız olur"
Harry ile bir süre öylece denize bakıp sessizce durdular. Will, adamın söylemek istediği bir şey olup da söyleyemediğini hissediyordu. Genç kadın alt dudağını ısırdı. "Neredeyse sana bir teşekkür borçluyum" dedi gülerek. Adamın şaşkınlıkla kendisine baktığını fark etti göz ucuyla ama gözlerini denizden çekmedi. "Eğer beni o gece gemiye tekrar binmeye çalışırsam öldürmekle tehdit etmeseydin, tekrar sizinle gelmeye çalışacaktım. Ancak sayende Kaptan Black beni buldu ve yanına aldı"
Harry, bunun üzerine gerçekten güldü. En azından çıkan sesten Will güldüğünü tahmin edebiliyordu. "O gün seni bulması bir tesadüf değildi" dedi genç adam. "Kaptan O'Cannor, Sapkın Black'e senden bahsetmişti"
Will, hafifçe omuz silkti. "Sonuçta beni tayfası yaptı" dedi. "Eğer o yardım etmeseydi o gece bir adamın tecavüzüne uğrayacaktım"
Harry, şaşkınlıkla kaşlarını kaldırdı. "Elini kesmedin mi? Ben seni daha çok hadım eden tarzda bir kadın olarak düşünmüştüm"
Genç kadın bunun üzerine sessizce güldü ve arkasını dönüp sırtını yasladı. Kollarını göğsünde birleştirdi. "O zamanlar elimde kılıç ya da bıçak yoktu" dedi. "Ancak adamın burnunu kırmıştım ve sağlam bir tekme atmayı başarmıştım"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KORSAN
FantasyBen her zaman mücadele etmeye hazırım. Çünkü benim adım Willow Helois O'Cannor. Ben bir canavarın karısı ve bir meleğin annesiyim. Daha da önemlisi ben bir kadınım!