fire ° jjk

ani gelen cesaret

İyi okumalar. 💎

Naun: bu çocuğu yerim lan ben! Baksana aw bebek gibi yaa.

"Salak fark etmiyolar dediysek o kadar da degil. Kendine gel duyacaklar şimdi."

Neun: duysunlar banane ben artık herşeyden vazgeçmişim ühühü.

"Off yine mala bağladın ama, kendine gel bebeğim."

Hyuna: hey! Bayb görler nasılsınız bakalım?

İkimizinde saçına sıçmıştı masaya otururken hyuna'nın saç karıştırma huyu.

"Hey! Saçımı bozdun yaa."

Hyuna: wow! Senin saçın düzgündü de ben mi bozdum?

Gülmeye başlayınca aslında haklı olduğu konusuna vardım.
Ama ne yapayım bende böyleyim. Bana herşeyi derlerdi. Pasaklı, pis, bakımsız, çirkin ördek yavrusu vs vs vs. İnanırmısınız hiç takmazdım dediklerini. Çünkü içten dediklerini sanmıyorum sonuçta yakın arkadaşlarımdı.

Eunwoo: oo bebekler nasılsınız? Sizi arıyorum yarım saattir. Soo bin nasılsın?

Bu salak çocuk hep aynısını yapar, hepsine toplu sorup sonra bana özel sorar çünkü yakın arkadaşım piç ve inanırmısınız kızlarla bile tanıştığımdan beri 4-5 kez kavga etmişimdir ama eunwoo asla bana zıt bişey demez ve benimle kavga etmezdi.

Sara: kaptan bana bi kapi-kahve.

Hana: kalk kendin al salak hizmetçin yok burda. Ayrıca burası kahve değil kantin, kim ayağına getirir. Ah biraz yalvarırsan belki ha?

Bu kız sara ile uğraşmayı baya seviyordu. İnanırmısınız ikisi ikiz fakat alakaları yok birbirleriyle ve huyları tamamen zıt. Masada her birinden ayrı bi ses çıkarken bakışlarım istemsizce jeon'a dönmüştü tabi ben daha yeni anlıyordum bunu.

Eunwoo: şimdi zil çalacak. Hadi sınıfa gidelim.

Eunwoo'nun dedikleriyle kendime çeki düzen verip ayağa kalktım. Gönül isterki biraz daha durup jeon'un mükemmel bedenini ve sexy yüzünü kesmek ama.. Kendi kendime düşünürken zil çalmıştı bile. Kanunlar bile aşkımıza karşı be jungkook..
Fazla oyalanmadan sınıfa gidiyoduk ki..

"Ah cidden iyice salaklaşmaya başladın soo bin."

Eunwoo:noldu soo bin bir sorun mu var?

"Telefonumu kantinde unutmuşum ben hemen alıp geliyorum."

Eunwoo: seninle gelmemi istermisin?

"Oh hayır. Hemen gelirim ben sen git."

Elimle eunwoo'ya öpücük atıp kantine doğru ilerlemeye başladım. Hızlıydım oldukça öğretmenden azar işit-oww buda ne?

Jungkook: çüüş! Önüne baksana!

Jungkook'un birden bana kükremesiyle olayı daha yeni anlamıştım. Ah tamda sırası şimdi nasıl çarpa çarpa jeon'a çarparım neden neden nede-

Jungkook: hala ne bekliyosun önümde. Kızsın diye bişey yapmıyoru-gerçi kız olduğun bile belli değil.

Kolumdan sıkıca tutup üzerime yürümesiyle korkmaya başlamıştım. Ama dediği cümle hala beynimde yankılanıyordu. Evet benim kız olduğumdan bile şüpheliymiş, mükemmel.

Eunwoo: hey! Ne yaptığını sanıyorsun jungkook? Bırak soo bin'i hemen.

Jungkook: vayy eunwoo efendi yürek mi hüplettin bu ne cesaret. Bırakmazsam ne yaparsın?

Jungkook beni bırakıp eun woo'ya doğru adımlamaya başladığında yerin dibine girmek ve bir daha çıkmak istemiyordum. Söyledikleri sözler hala kalbim bir bardak misali pıt pıt kırılırken, şuan arkadaşımın üzerine yürümesi.. Evet bu kadar yeter bence!

"Hey! Kendinine sanıyosun sen? Mafya falan mı ne bu tavırlar? Burası kamu alanı kafana göre insanları tehdit edip dövemezsin. Bu bir suçtur."

Gelen anlık cesaretle eun woo'nun önüne geçip yüzümü jeon'a dönerek konuşmuştum. Ve şuan hiç iç açıcı bakmıyordu bana sanki böyle ağzımı burnumu kırıp elime vermek istiyor gibi. Ah cidden ama bu çok ağır, hayat bir kez daha bana orta parmağını çekmekte çekinmedi mükemmel.

Jungkook: bak sen soo bong'a bu ne cesaret? Belanızı sikmemem için bana iki sebep söyleyin.

Tam yakamdan tutup beni sarsmaya başladığında bay kim'in sesini duymamla içimden, karşı kaleye gol atmış futbolcu sevinci yaşıyordum.

Bay kim: ne oluyor yine jeon? Senin şu mafyacılık oyununun daha modası geçmedi mi? Saçmalamayı kes ve rahat bırak arkadaşlarını... Ardından bize dönüp ... Hadi dersinize geçin.

Sıcak gülümsemesine karşın bizde aynı şekilde gülümsememizi sunup, önünde saygıyla eğildim ve jeon'a döndüm.

"Benim adım soo bong değil gerizekalı soo bin."

Dil çıkarttığımda üstüme altlamamak için dişlerini ve yumruklarını sıktığını fark ettim.

Eunwoo: sana inanmıyorum benim için ne yaptın öyle soo bin.

Cevap vermedim çünkü sinirliydim. Resmen bana güzel olmadığımı dolaylı yoldan ama kalp kırıcı bir şekilde söyledi. Ama bende soo bin'sem ona bu sözünü yedirtirim. Tamam seviyor olabilirim ama böyle olmamalıydı.. Sevindiğim nokta onunla karşılaştıkça daha cesaretle konuşabiliyorum artık. Aslında ağzımdan çıkmak isteyenler başka şeyler fakat çıkanlar başka şeylerdi...

Yorum yapıp vote verirmisiniz please. 💎💕😽💕