Saat : 00.41 , hava soğuk . Seni özledim !
Bir insanın bakışı bile bu kadar huzurken , ben bu huzurdan nasıl kaçabilirdim ?
Çocukken annemin anlattığı o beyaz atlı prens sen olabilir miydin ? Canım defalarca acıdı. Kendi yaramı , kendim sarmayı öğrendim. Gözyaşlarımı kimse silmedi. Ben sildim. O dört duvar defalarca üzerime yıkılırken, ben o enkazdan yine tek çıktım. Can çekiştim. Ruhum öldü, bedenim direndi. Beynim yaşam fonksiyonu vermeye çalıştı. Kalbimin atışı yavaşladı. Gözlerim yine bıraktı incilerini tek tek. Ellerim titredi bu halime. İlk defa korktum delice yalnızlıktan. Her kız çocuğu gibi bende babam tarafından çok sevilmek istedim. Hatta tek beni sevsin istedim. Çok bencilceydi. Ama bu hayat bencil olmayanı mutlu etmezdi. Yine mutlu etmedi.
Kaç kez hüküm verdim kendi kendime. Cezamı ölüm ile vermek istedim defalarca. Yeri geldi elim bir cam kırığına gitti. Bilegime değdi. Yeri geldi aklım iplere kaydı, ve hayallerimde astım kendimi.
Şimdi anladım , tek ölüm bilek kesmek veya ip ile olmuyormuş.
Bu sefer ölümüm o adamın gözlerindeydi. Bana büyü yapıyordu, ve biliyordum ki bu büyü asla iyi bir büyü değildi. Yıllardır yüreğimde hiç hissetmedigim bir duygu vardı.
Belki hiç bilmeyecek bunca duyguyu. Ve belki hissetmeyecek yüreğimi. Canım defalarca acıdı. Ben yine fedakarlık yaptım. Başkasının canı acımasın diye kendi can damarıma her defasında kesikler attım.
Ölüm elini uzattı bir defa daha bana. Bu sefer vermedim elimi sanarken, çoktan mezarda buldum kendimi.
Ben ne ara böyle bir kız oldum ? Bilmiyorum.
Tek bildiğim bir şey varsa , seni çok seviyorum zümrüt yeşili !
Yürüdüğüm sokaklarda , girdiğim kafelerde , okuduğum kitap satırlarında ve yazılan her bir şiir mısrasında seni aradığım gibi !
Belki bir gün bu defter eline geçecek ve o zaman anlayacaksın beni !
____
Elimden bıraktım yine kalemi masanın üzerine. Gözyaşlarım aktı sayfaya. Mürekkep girdi birbirine. Nefes alamayacak gibi hissettim kendimi.
Kalktım sandalyeden ve başladım yürümeye. Nereye gittiğimi bilmeden.
Gece sanki bu sefer daha bir güzeldi. Sanki bu gece daha karanlık ve gizliydi.
Gece çok şey saklardı , bilirim.
Onca acıyı , kendine aç bedenleri , sevilmeyi bekleyen yürekleri, asla kendisini sevmeyecek kişileri, bazen mutluluktan akan gözyaşlarını, ruhunu asan insanları ve daha bir çok şeyi...
Bu gece de beni saklar mıydı gece ?
Bu gece de benim yüreğimi okşar mıydı ?
Gözlerime gölge olup , gözyaşlarımı saklar mıydı ?
Bu gece de benim için onun penceresine bir sevgi meleği gönderir miydi ?
Bu sefer de bana merhamet gösterilir miydi ?________
🌃
________Birisi
Bir şey var aramızda
Senin bakışından belli
Benim yanan yüzümden
Dalıveriyoruz arada bir
İkimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki
Gülüşerek başlıyoruz söze
Bir şey var aramızda
Onu buldukça kaybediyoruz isteyerek
Fakat ne kadar saklasak nafile
Bir şey var aramızda
Senin gözlerinde ışıldıyor
Benim dilimin ucundaNahit Ulvi Akgün
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PLATONİK
Romance"Ne bakıyorsun öyle ? İlk defa mı erkek gördün hayatında?" diye sordu. O soru o an hiç beynime ulaşamadı. Gözlerim büyülenmiş gibi kitlendi o harika ötesi gözlerine. İçimden bir şey koptu hissettim. Canım acıyacaktı sanki de yer hazırlıyor gibiydi...