Bazen öyle şeyler olur ki hayatta , olmaz diye düşündüğün her şey karşında belirir. İmkansızlık denilen şey bir anda kaybolur.
Hiçbir zaman imkansıza kolay kolay inanan bir insan olmamıştım. Bir tek ölüm konusunda , ölen geri gelemez diye düşünmüştüm.
Şimdi ise öldü sandığım abim bana yeni bir hayat vermişti.
Canıma can katmıştı. Bana güç olmuştu.
İnsanın arkasını yaslanabileceği, hep güvenebileceği biri olması gerçekten çok güzeldi.
Biliyordum ki , ben ağlasam abim beni ağlatanlara hayatı zehrederdi.
Hiçbirimize hayat altın tepside sunulmuyordu. İrem'in babası küçük yaşta ölmüştü. Benim babam... Benim babamı bosverin. Hayatta ama ölü gibi.
Daha doğrusu herkese yaşarken , bana öldü babam . Oysa kızlar en çok babaya düşkün olurdu. Benim için ise olmasa da olurdu.
Annem ... O da bana ihanet etmişti. Belki aşık olduğum adamı anlatmalıydım ona. Ama o ise Ece'yi eve almıştı. İlk başta anlamamıştım. Abimi öldüren bu kız nasıl olurda bizim evimizde olur diye. Oysa abim ölmemişti. Ben öldü biliyordum.
Şans benden yana olmuştu ilk defa. Abimi benden almayarak bana bir şans vermişti.
Ve şimdi bizim zamanımız başlayacaktı.
İlk defa bu kadar çok can yakmak istiyordum.
______________
Abim , geleceğini haber vermişti.
Şimdi ise kapıda benimle konuşmak için yalvaran bir adet Cenk kişisi vardı.
İnat etmiştim. Ama haketmişti.
Ece ne kadar ölümden dönmüş olsa da , Ece'ye o resmi paylaştırmamalıydı.
"Ezgi kızım in aşağı inat etme kurban olayım ya! Güneş de tam tepede bayılacağım şimdi şuraya!"
Aklıma gelen şeyle sırıtmaya başladım.
"Bekle cenkcim ben geleceğim şimdi"
Tabiki gitmeyecektim.
Banyoya yönelip , kovayı aldım hemen. İçine buz gibi suyu doldurur doldurmaz hemen balkona çıktım. Cenk kapıya bakar haldeydi. Beni bekliyordu.
Kovayı balkondan onun üstüne hizaladıktan sonra başından aşağı dökmeye başladım.
Çığlık atıyordu ama bu benim gülmeme kesinlikle engel değildi.
"Canıma değsin! Git şimdi Ece kurutsun seni!"
Bazen çocuk gibi olabiliyordum.
"Yaz gününde hasta edeceksin beni yeminle!"
"Ece bakar sana canım"
O kadar takmıştım ki kafayı bu konuya. İkisini de öldürmek istiyordum. Ama yapamazdım. Bu mükemmel zekamı cezaevi köşelerinde harcayamazdım.
Bugün hiç sıkamazdım zaten canımı. Abim gelecekti. İrem , volkan , çağrı görünce nasıl tepki verecekti merak ediyordum açıkçası.
Annem ve babamı da çağıracaktım elbet.
Ah birde tabiki Ece'yi!
Yüz ifadelerini o kadar çok merak ediyordum ki ! İnşallah tatmin olurdum.
Anneme bir mesaj attım.
"Akşam sekizde babamla Volkanların evinde olun. Konuşmamız gerek. Önemli!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PLATONİK
Storie d'amore"Ne bakıyorsun öyle ? İlk defa mı erkek gördün hayatında?" diye sordu. O soru o an hiç beynime ulaşamadı. Gözlerim büyülenmiş gibi kitlendi o harika ötesi gözlerine. İçimden bir şey koptu hissettim. Canım acıyacaktı sanki de yer hazırlıyor gibiydi...