Kayın Ağacı

4.3K 274 180
                                    

Lily dolan gözlerini sildi, Emma koşarak yanına geldi "Neden James'e böyle davrandın?" dedi yumuşak bir sesle. Lily cevap vermedi. Emma kaşlarını çattı "Iyi misin?" Lily sadece kafasını iki yana sallamakla yetindi ve beraber ortak salona döndüler. Biraz öylece oturduktan sonra, "Lily neden böyle yaptığını bilmek istiyorum." dedi Emma. Lily biraz düşündü "Ben sadece... Bir şey duydum." dedi, Emma cevap vermeyince "Doğru mu yanlış mı bilemiyorum." dedi ve saçlarını kaşıdı. Emma "Ne duydun?" dedi gözlerini bir anlığına kısarak, kelimelerin ağzından olabildiğince yumuşak çıkmadı için gayret ettiği belliydi. Lily buna cevap vermedi "Bana Evans dedi!" dedi kaşlarını çatarak. Emma hafifçe güldü "Benimle de o ses tonuyla konuşsaydın sana Evans diye hitap ederdim doğrusu. Ayrıca, sen ona hep Potter diyorsun!"

Lily "Bilmiyorum." dedi hala kızgın bir ifadeyle.

Çapulcular hala ağacın altında oturuyorlardı, James "Üzgünüm ama, sümsükus ona bulanık derken iyi, ben hiçbirşey -evet hiçbirşey- demezken 'Potter midemi bulandırıyorsun.'" dedi Lily'nin sesini taklit ederek. Saatlerdir konuşmamış olan Remus "Biraz fazla ileri gittin." dedi ciddi bir edayla "Sanki 3. Sınıftaki günlere geri dönmüş gibiydik, hani artık kimseyle uğraşmayacaktın?!" bu sefer gözleri kızgınlıkla parlıyordu. James kekeledi "Ben... Peki ya o sümsükusun Lily'yi üzmeye hakkı var mıydı? Inkar etmeyin bunu haketti!" Remus gözlerini kıstı "Sen onu ne kadar sevdiğini biliyorum, ancak o da benim en iyi arkadaşım. Ben de üzülmesini istemiyorum, ama olaylar bu şekilde ilerlemez!" dedi ve derin bir nefes alıp biçim değiştirme kitabına geri döndü. James, cevap vermesini beklercesine Sirius'a baktı. Sirius "Bilmiyorum, bana biraz haklı gibi geldi ama, " James kaşlarını çattı, Sirius öksürdü "yani bence de bunu hak etmişti." Remus gözlerini devirdi ve yine kitabına geri döndü.

Aradan iki gün geçmiş ve SBD'ler bitmişti, tüm beşinci sınıflar sınav stresini üzerlerinden atmış, bütün gün bahçede yayılıyorlardı. Dahası, Gryffindor'lular bunun şerefine bu akşam bir parti vereceklerdi. Yine yiyecek ve içecek işi çapulculara bırakılmıştı ama James'in canı bunu yapmak bile istemiyordu. Partiye belki de katılmazdı, Lily'nin bir an için uğradığı değişim, onu kalbinden vurmuştu. Tek başına güneşli bir gökyüzünün altında bahçede yürürken başını göğsüne doğru eğdi "Niye böyle bir kıza aşık oldun ki, kalp?" dedi ve güldü.

James ağacın altında , kitap okuyan Lily'yi gördü . SBD'ler bitmişti , tanrım bu kız neden hala kitabını okuyordu ?! Yavaşça kızın yanına gitti . Geçen gün olanlardan sonra , ona bayağı kızgın olabileceğini düşünüyordu ama şansını deneyecekti. O olaydan sonra konuşmamışlardı. Yanına oturup her zaman dediği gibi "Selam Lils !" dedi . Kız kafasını kitaptan kaldırmadan "Sana da ." dedi . Evet darılmıştı , ama James bu konu hakkında konuşmayacaktı. "Ne okuyorsun ?" diye sorabildi sonunda . Lily en başta cevap vermeyi planlamıyor gibi görünüyordu ama sonra "Bir Muggle kitabı . Sınavlar bittikten sonra neden ders kitabı okuyayım ki ?" dedi .

Kız , James'in zihnini okumuştu . Daha okumadığı tek şey diye düşündü James . Bunu düşününce sırıttı . Lily ona dönüp "Ne sırıtıyorsun öyle ?" dedi sert bir sesle . James "Hiçbirşey . Sadece zihnimi okudun ." dedi . Lily gözleriyle onu süzüp tekrar kitabına döndü, geçen gün ona sövmüştü ve şimdi de ona birazcık bile dargın değildi, muhteşem biri diye düşündü. James kıza bir özür borcu olduğunu hissetti . Ona biraz daha yaklaşıp "Şey ben .... Dün için özür dilerim ." dedi hemen . Kız bir anda ona dönüp "Özür mü diliyorsun ?" dedi . James "Şey yani ... Bir daha olmayacak . Söz ." dedi . Lily "Gerçekten özür mü diliyorsun ?" dedi . James onun şaşırmış mı sinirli mi olduğuna karar veremeden "Eee ... Evet ?" dedi .

Kız cevap vermedi , aradan biraz geçtikten sonra "Ben de özür dilerim. Artık onunla konuşmayacağım . Severus'la yani ." dedi . James'in içindeki canavar zaferle kükrerken , ağzından üzgün bir sesle "Neden ?" çıktı . "Artık - bilirsin o şeyi bana demesine dayanamıyorum . Geçen gün o olaydan sonra tartıştık ve... Aramızda hiçbir arkadaşlık bağı kalmadı ." dedi ve James'e döndü . James başını salladı . Ama kız çok üzgün gözüküyordu . James'in yüzü fazla neşeli gözükmüş olmalıydı ki "O benim çocukluk arkadaşımdı Potter . Gerçekten arkadaşımdı !" dedi . James aşırı üzgün görünmeye çalışarak "Gerçekten üzgünüm Lily , ama o kaşındı . Yani ben hiçbirşey yapmayacakken , o gıcık -" . Lily'nin gözlerinin dolduğunu fark etti "Hayır , hayır . Ağlama !" dedi ." Lily "Ağlamıyorum zaten seni sersem ." dedi ve güldü, gözlerini kırpıştırarak göz yaşlarını da yok etti. James sırıttı . Bir anda ağzından istemsizce "O sersem seni üzüyor . Senin güzelliğinin farkında değil .Çok güzelsin ." kelimeleri çıktı ve buna anında pişman oldu . Lily , James tam kızarmış bir şekilde arkasını dönecekken, omzundan tutup dönmesini engelledi ve onu öptü.

James en başta neler olduğunu anlayamadı ama sonra büyük bir istekle karşılık verdi . Lily için, daha önce hissettiği, yaşadığı herşeyle karşılaştırıldığında bu içlerinde en gerçek olanıydı. Diğer herşeye hayal diyebilirdi, hissettiği herşeye. Ama bu kesinlikle gerçekti ve Lily bundan tamamen emindi. James Lily'nin kokusunu içine çekiyordu . Çoğu kitapta anlatıldığı gibi parfümünün kokusu kokusu değil . Lily'nin kokusu . Bunu nasıl tanımlayacağını bilmiyordu ama , o kokuyu alabiliyordu işte . Belki de animagus olmanın yan etkisidir diye düşündü .

Ikisine de sonsuzluk gibi gelen bir süreden sonra ayrıldılar . Hala o kadar yakınlardı ki Lily , James'in nefesini hissediyordu . James eliyle , onun çilli yanağını okşadı . Yüzüne güneş vurduğu için yeşil gözleri , daha da muhteşem gözüküyordu her detayı kolaylıkla görebiliyordu . James onun gözlerinin bu kadar güzel olması karşısında kendisinden utandı . O an James gözlerini kapadı ve bir anda öne atılıp dudaklarını bir kez daha Lily'ninkilere bastırdı . İkisi de bu konuda yeterince istekli görünüyorlardı . Elleri James'in saçlarına gitti, James'inkiler de , Lily'nin beline . Ikisinin de, üzerine siyah saçlar düşmüş , iki kara gözün onları çaresizlikle izlediğinden haberleri bile yoktu .

Biraz kısa bi bölümdü, bi öncekiyle birleştircektim ama sonra vaz geçtim sjhshhj :D umarım beğenirsiniz

Harry Potter ÇAPULCULARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin