Hiçbiri cevap vermedi . Ne diyeceklerini bilmiyorlardı ki . James'in içinde , sanki Remus'un bahsettiği kişi Lily'ymiş gibi saçma bir düşünce oluştu . Ama bu olamazdı Remus onun en yakın arkadaşıydı . Remus Lily'ye hep arkadaş gibi yardımcı olurdu . Ikisi de öyle düşünüyordu zaten .
Akşam yataklarına yattılar , ancak James uykuya dalamıyordu . Yanında horlayan Sirius'a seslendi "Hey !" mırıldanarak döndü ve "Ne var James ?" dedi sert bir sesle . James sesini daha yumuşak yaparak "Dostum , seni uyandırmak istemezdim ama konuşmaya ihtiyacım var ." dedi fısıltıyla . Sirius oflayıp "Peki Çatalak , bana bir iyilik borcun var ." dedi ve yatağında doğruldu . James "Nerede yanlış yapıyorum ?" diyerek hemen konuya girdi . Sirius , onun ne demeye çalıştığını anlamıştı "Senin bu özelliğini severim dostum ama o yakınlardayken daha az hava atmayı denemelisin ." dedi . James tam cevap verecekken Sirius'un horlama sesleri onu uyumaya zorladı .
Sabah zar zor uyandı bu sefer . İşte böyle değişik bir bünyesi vardı . Yatakhanedeki herkes uyanmıştı zaten . Cüppesini giydi ve aşağı indi . Bir iki birinci sınıf öğrencisi vardı . Camdaki yansımasına bakınca saçlarının fazla düzenli olduğunu gördü . Hemen elini götürüp karıştırdı , böylesi daha iyiydi . Çapulcular da inince beraber kahvaltı için büyük salona gittiler . Kahvaltıda James'in aklına bir fikir geldi . Ama yeni değildi , daha önce denenmiş , tehlikeli olduğu doğrulanmıştı . Mükemmel !
Sirius'un kulağına fısıldayarak bunu anlattı . Sirius da bu fikre bayıldı "Ne zaman ?" dedi . James biraz düşündü "Her zamanki gibi patiayak ." dedi . Sirius gülümsedi . Dersler , sanki bu planı yaptıkları için bilerek yavaş geçiyorlardı . Yani James'e öyle geliyordu .
Astroloji dersi sonrası yolda yürüyorlardı . Yan sınıftan Severus , elindeki kitapları ile çıktı . James kafasıyla onu gösterip Sirius'a "Seninki geldi ." dedi . Sirius tam ona bir şey diyecekti ama sonra "Dün gece ne demiştik dostum ?" dedi . James safça "Ne ?" dedi . Sirius gözlerini devirip "Ne zaman bu pisliğe bulaşsak Lily ortada beliriyor . Unutma , daha az gösteriş , daha az düello , daha az lanet ." dedi . Remus "Bay Patiayak , az önce çok önemli hayat dersleri verdi . Hem de başka önemsiz birinin bunları dört yıl boyunca tekrarlamasına rağmen , bunu şimdi fark etmiş gibi şaşırmalıyız . Haftaya tekrar buluşmak üzere ." sanki radyo yayını yapıyormuş gibi alaycı bir tavırla . James ona çantasıyla vurup kahkaha attı . Remus da karşılık verince kahkahalara boğuldular .
Lily'yse onların bu mutlu halini izliyordu . Herzaman neşelenmenin bir yolunu buluyorlardı . Lily keşke ben de her zaman onlar gibi mutlu olabilseydim diye düşündü . Ama baş etmesi gereken ırkçı Slytherin'ler , ondan sadece büyücü olduğu için uzak duran bir kız kardeşi ve çekmesi gereken bir Potter'ı vardı .
Akşam yemeğinde , Gryffindor masasında oturuyorlardı . James ve Sirius birbirlerine bakıp sırrıttılar . Masadan kalkıp "Biz doyduk ." dediler ve koşarak ortak salona gittiler . Çoğu kişi yemeğini bitirmiş , sohbet ediyordu . Beraber yatakhanedeki yataklarına gittiler . James sandığını açıp hemen bir şey çıkardı . Çarşaf gibiydi , ama pürüzsüzdü , elinde kayıyordu . James görünmezlik pelerinini Sirius'un üzerine geçirip altına girdi .
