9

2.6K 198 142
                                    

Alarmımı kapatıp kafamı tekrar yastığa gömdüm. Bugün tatil olmasına rağmen alarmımı kapatmayı unutmuşum çok güzel. Tekrar uyumaya çalıştım. Kapımın çaldığını duyunca kafamı yastığa daha çok gömdüm.

"Lou? Uyuyor musun?" yatak sarsıldı. "Loueh? Ben uyuyamıyorum." kafamı kaldırıp ona baktım.

"Noldu Haz?"

"Ben gece kabus gördüm. Uyuyamadım. Uyuyamıyorum. Çok uykum var ama uyuyamıyorum."

"Yanıma gelmek ister misin?" Kafasıyla onayladı.

"Babam çok erken çıktı. Yoksa seni rahatsız etmezdim." Yorganı açıp yanımı gösterdim.

"Gel hadi Hazza. Rahatsız olduğum felan yok." yanıma uzanıp bana sarıldı. "Dayım işi yüzünden gelmediğinde evde yalnız kaldığında ne yapıyordun?"

"Ben hiç evde yalnız kalamam ki. Bazen Nick bazende Niall gelirdi yanıma."

"Tabi Nick gelirdi. Herneyse uyu sen ben yanındayım." Bir süre sonra nefes alış verişleri düzene girdiğinde uyuduğunu anladım. Telefonumu çıkarıp fotoğrafını çektim. Madem daha buradayım onunla biraz anı biriktirmem lazım.

Üzerine yorganı iyice çekip gözlerimi kapattım.

~~~

Çalan zilin sesiyle uyandım. Harry hala uyuyordu. Onu uyandırmamaya dikkat ederek yataktan çıktım. Kapıyı açıp kimin geldiğine baktım. "Demek Harry ve sen birlikte yaşıyorsunuz ha?"

"Sanane bundan. Defol."

"Ona da bir 'Merhaba' demek isterim." deyip içeriye adım atmaya çalıştı. Kolumu kapının önüne koyup geçmesini engelledim.

"Yok sana Harry. Git şimdi Tom."

"Sadece selam verecektim. Aynı zamanda ikinizide tebrik edecektim."

"Ne saçmaladığın hakkında hiçbir fikrim yok. Bilmekte istemiyorum."

"Ben kör müyüm sence? İkinizin birbirinize olan ilgisini fark etmedim mi sanıyorsun?"

"Gerçekten saçmalıyorsun."

"Louis, kim geldi?" tam sırasıydı.

"Al işte. Dağınık saçlarınızdan yeni uyandığınız belli oluyor."

"Kes sesini."

"Kimle konuşu- Senin ne işin var burada?"

"İkinizin aynı evde yaşadığını duydum ve doğrulamak istedim."

"Seni pek ilgilendirdiğini zannetmiyorum. Git buradan bir daha da gelme."

"Beni neden sevmediğini gerçekten anlayamıyorum."

"Tom bunları konuşmak için mi geldin?" sessizce onları izliyordum.

"Sevgilinin yanında konuşmak istemiyor musun?"

"Ne sevgilisinden bahsediyorsun sen? Louis benim kuzenim. Bunun için mi geldin kapımıza? İşte bu yüzden seni sevmedim. Her şeyi başka şekilde anlıyorsun ve acımasızsın. İnsanların kalbini kırmaktan korkmuyorsun. Kendini kötü yapıyorsun. Anladın mı? Git şimdi kalbini kırmak istemiyorum."

"Tamam. Gidiyorum ama şimdilik. Sana kötü birisi olmadığımı kanıtlayacağım." yavaşça uzaklaşmaya başladı. Kapıyı kapatıp onun tepkisini ölçmeye çalıştım. Bir anda gözleri doldu.

"Onu kırdım mı?"

"Bunları bilmeye hakkı vardı. Doğru olanı yaptın."

"Ama sonuçta üzdüm onu değil mi?"

My Cousin | Larry Stylinson✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin