My Cousin | Larry Stylinson✔️

15

Birkaç mırıldanma sesiyle uyandım. Henüz hava tam olarak aydınlanmamıştı. Tişörtümün sıkılmasıyla kafamı Harry'nin yüzüne çevirdim.

"Bırakma. Nolursun dur."

"Harry?"

"Beni burada bırakma. Yalvarırım çok korkuyorum."

"Harry uyan. Lütfen kalk." yerinden sıçrayıp gözlerini araldı. "İyi misin Hazza?"

"İyiyim. Ben sadece kabus gördüm."

"Ne gördüğünü anlatmak ister misin?"

"Beni yalnız bırakıyordu. Yalvardım ama karanlıkta yalnız bıraktı."

"Kim yalnız bıraktı?"

"Yüzü tanıdık ama tam göremedim."

"Yalnız kalmaktan neden korkuyorsun Harry?"

"Bir nedeni yok." gözlerini kaçırıp kafasını omzuma koydu.

"Bana güvenebilirsin. Biliyorsun değil mi?"

"Ben sana üvey babamın bana ceza verdiğini söylemiştim. Ceza verdiğinde akşamları ışıkları açmama izin vermezdi. Yalnız olduğumu hissederdim o zamanlarda. Annem bile odama gelmezdi. Kaç gece korkudan altıma yaptım hatırlamıyorum. Ben yalnız kalmak istemiyorum."

"Çok sık görüyor musun bu kabusları?"

"Genelde. 2-3 günde bir felan."

"Ben buradayım yalnız değilsin."

"Mutlaka bir gün bırakacaksın beni. Hayatına birileri girecek ve benimle görüşmen kısıtlanacak. Ben yine yalnız kalacağım çünkü hiçkimseye güvenmeyeceğim."

"Bunu benden isteyen birisiyle birlikte olmam."

"Şimdi öyle düşünüyorsun ama zamanı geldiğinde bana 'artık daha az görüşsek iyi olur' diyeceksin."

"Demeyeceğim. Hadi uyu şimdi düşünme bunları"

"Louis?"

"Hmm?"

"İyi ki varsın."

"Sende Harold." o uyuyana kadar bekledim sonra bende kendimi uykunun kollarına bıraktım.

~~~

"Uyanın bakalım veletler." dürtülmenin etkisiyle gözlerimi biraz araladım.

"Bugün okul yok."

"Olabilir."

"Dayı lütfen."

"Kalk hadi Louis. Yanındaki ölüyüde uyandır."

"Sen git biz uyuruz şey yani uyanırız."

"Siz iki afacan hemen uyanıp kahvaltıya geliyorsunuz. Harry uyumadığını biliyorum kalk."

"Baba sabah sabah bir rahat ver. Ne güzel uyuyoruz şurada."

"Öyle mi çok bilmiş? Bugün Louis'nin ehliyetini almaya gidiyoruz."

"Gerçekten mi? Lou duydun mu?"

"Duydum. Ben üzerini değiştirip geliyorum." odama gidip elime ilk geçen şeyleri giydim. Salona girdim.

"Bu sabah çok güzel bir kahvaltımız yok tostla idare edin."

"Harry meyve suyu da kalmamış. Çay yaptım ama içersen. Louis sen zaten çay seversin. Mutfaktan al." Mutfağa girip kendime bir fincan çay aldım.

"Harold sende ister misin?"

"Evet." onun içinde çay alıp masaya oturdum. "Teşekkür ederim." sessizce kahvaltı ettikten sonra arabaya yerleştik.