Ne Kadar Acı Çektiysem Ben, Herkes Çekecek En Az o Kadar

115 11 9
                                    

Saat gecenin üçüydü. North Linda caddesinin ara sokaklarından birinde ki sokak lambasının loş ışığı; vahşice işlenmiş cinayeti ve kurbanın kanıyla duvara yazılan "D. Anderson" yazısını gözler önüne seriyordu adeta. Yirmili yaşların başında genç bir kadın öldürülmüştü. Etraf kan gölüne dönmüştü ve unutulması zor bir sahneydi. Polise haber veren şahıs ortalıkta yoktu ve telefondaki sesinden bir erkek veya kadın olduğunu anlamak çok zordu. Sanki kendini zorlayarak sesini erkek ve kadın arasında bir yerde tutmaya çalışıyordu. 

Olay yeri inceleme kurbanın topuz saçlarının arasında bir not bulmuştu:

                                 " Kana olan hasretim dinecek bugün ve ben doğacağım küllerimden yeniden. Ne kadar acı çektiysem ben, herkes çekecek en az o kadar. "

Bu nottaki yazılanlar, bir sosyopatın yazabileceği tarzdan yazılardı. Gecenin bu saatinde David'i buraya getiren şey; katilin kurbanın kanıyla bıraktığı imzaydı. Herkes David'in sorunlu bir adam olduğunu biliyordu ama asla cinayet işleyebileceğini düşünmezlerdi, bugüne kadar. David neler olup bittiğini anlamaya çalışıyordu, neden birisinin onun adının baş harfini ve soyadını kullanarak cinayet işleyeceğini ve bunu nereden bildiğini merak ediyordu. Cinayetin haberini aldığı saatte evdeydi fakat onun evde olduğunu kanıtlayabilecek hiç kimse yoktu, suçlu olduğunu kanıtlayabilecekte. 

"Keskin bir aletle kurbanın karnını yararak bağırsaklarının dökülmesini sağlamış ve yine bu aletle göğsünü yararak kalbini çıkartıp ikiye bölmüş. Boğazında da morluklar var, benim tahminim önce boğarak öldürdü sonra zevk için organlarını deşti. Bu cinayeti işleyen kişi çok titiz ve dikkatli, kim olabileceğine dair en ufak bir ipucu bile bırakmamış, kendini tarif eden not dışında. 

'Kana olan hasretim dinecek bugün.' Bu kısım kana susamış bir sosyopatın uzun zamandır kimseyi öldürmediğini ya da hayatında kimseyi öldürmediğini ve artık öldürmeye başladığını belirtiyor. 

'Ve ben doğacağım küllerimden yeniden.' Bu kısım ise ikinci teorimi çürütüp öldürmeye yeniden başladığını gösteriyor, yani daha önce birini veya birilerini öldürmüş. 

'Ne kadar acı çektiysem ben, herkes çekecek en az o kadar.' Bu kısmı yazarken hissettiği şey ona acı veren insanlardan intikam alma duygusu da olabilir, manyak bir sosyopatın öldürme arzusu da, emin değilim. Kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için otopsi raporunu beklememiz gerekecek."

"Dün gece neredeydin David?"

"Tanrı aşkına Tess, daha şimdi sana katilin nasıl biri olduğunu anlattım! Cidden bunları yapabilecek bir insan olduğumu düşünmüyorsun değil mi?" dedi David içerleyerek.

Tess saçmaladığını düşünerek üzgün bir şekilde "Hayır.. Tabii ki düşünmüyorum, kusura bakma David. Benim de kafam en az senin ki kadar karışık."

David, Tess'in böyle düşünmesine biraz da olsun hak veriyordu çünkü kendisi de biliyordu ki hiçte normal biri değildi, ancak asla cinayet işleyecek kadar ileri gidebilecek bir insan değildi. "Sorun değil Tess, seni anlıyorum. Ben olsam ben de benim öldürdüğümü düşünürdüm."

Tess David'e kızarak "Tanrı aşkına David, daha şimdi bana katilin nasıl biri olduğunu anlattın! Cidden bunları yapabilecek bir insan olduğunu düşünür müyüm sence?" dedi.

İkisi birden durumun ciddiyetini unutarak gülmeye başladılar. 

"Kurbanın kimliğini tespit edebildiniz mi?"

Tess ciddi bir şekilde "Evet. Pantolonunun cebinden çıkan cüzdanın içindeki kimlik kartında Ashley Wood yazıyor. Banka memuruymuş," dedi.

"Ailesine ulaşıldı mı peki?"

Geçmişin KapısındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin