Geçemiyorum Senden^^16. BÖLÜM
"Yokluğunda"Bölüm şarkısı; Buray / Sana Değmez. [Klip çok hoş]
(Yeni Hakan 👆)
💎
Küçükken birkaç masal dinlemiştim. Onları hep gerçek sanırdım. Hatta televizyondaki hayatlarında gerçek olduğunu düşünürdüm. Büyüyünce bunların aslında bir kurmaca olduğunu öğrendim. Peki hangi biriniz okuduğunuz kitapların hâlâ gerçek bir yaşam olduğunu düşünmeye devam ediyor? Bitmek bilmeyen hevesimle yine bir kitaba başladım. Okudukça bir yazıya denk geldim.
"Baba'nın dünyası amansızdı. İyi şeylerin hiçbiri bedava değildi. Sevgi bile. Her şeyin bedelini ödüyordun. Ve eğer yoksulsan, elindeki tek nakit, kahır çekmekti."
Neden bu kadar takıldım, bilmiyorum. Belki de iyi şeylerin gerçekten hiçbir zaman bedava olmadığının yeni farkına vardığım için. Lâkin iyi şeyler bedava olsaydı, benim için neyin iyi olduğunu gayet güzel biliyordum. Benim için iyi olan tek bir insan vardı. İnandığım bu doğru, gerçekten de bana bedeller ödetiyordu. Çünkü bende, Baba gibiydim. Dünyam amansız ve bol kahırlıydı. Buna sebep olan, aklım ve mantığım arasında sıkışmış olmaktı. Bir insanın bedenini iki düşünce esir alınca, galip gelen tarafın ne önemi vardı? Kazılan bir kuyuya, insan bile isteye düşer miydi? Aklımı dinleseydim, düşmezdim. Kalbi dinlemek mutluluk getirir. Ben de aynısını yaptım. Mutluluğu yakalamak için koştum. Fakat neden kalbimin her sözüne ayak uydururken, yine de acı çeken taraf oldum?
Hakan'ın, Ankara'dan gitmesinin üzerine sayamadığım kadar gün geçti. Fakat içimdeki acı ilk gün ki gibi tazeliğini koruyordu. Hiç kimse hangi ülkeye gittiğini söylemiyordu. Adnan amca bile, eskisi gibi değildi. Arada bir yalnız hissetmemesi için yanına uğruyordum. Hakan'ın bıraktığı hediyeleri hesaplayacak olursak, gitmesinin üzerinden üç küsür ay geçmişti. Her ayın yedisinde gidip benim için bıraktığı şeyi alıyordum. En son birkaç hafta önce üçüncü kar küremi aldım. Her birinin boyutu, ilk verdiklerine göre biraz daha büyüyordu. Ve hepsinin altında bir yazı yazıyordu. Son aldığımı hâlâ okumadım. Çekmeceyi aralayıp, önce altındaki düğmeye bastım. Müzik çalarken bir süre dinledim. Ardından yazıyı okumak için ters çevirdim.
Bazen bir son, birçok başlangıçtan kıymetlidir.
Müziği kapatıp, küreyi çekmeceye geri attım. Bana mesajlar vermesinden sıkılmıştım. Bu defa gitmeyi düşünmüyordum. Takvimler Haziran'ın sonunu gösterdiğinde, babamın karşısına bir cesaretle çıktım.
"Baba, ben çalışmak istiyorum."
Söylediklerime anlam veremedi. Bunu uzun zamandır düşünüyordum. Dünyada hiçbir amacımın olmaması canımı sıkıyordu. Aradan geçen üç ay, bana bir şeyleri öğretti. Neredeyse hafta da birgün Zehra teyzenin mezarına gittim. Onun dışında hiçbir şey yapmadım. Arada bir Olcay'la buluşup bir şeyler içtik. Bora denen herif, beni bazen rahatsız etmeye devam ediyordu. Artık evden uzaklaşmayı ve bir uğraşım olmasını istiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçemiyorum Senden
Teen FictionBuzdan Mafya karakterlerinden Hakan ve Şimal'in hikayesi... "Titanik izler misin benimle?" Bazen her şey bu kadar basit bir soruyla başlar. Defalarca kez izlediğim filmi, onunla izlemenin farklı bir son getireceğini düşünüyorum. "Ölme Jack, yalvarır...