Jungkook: "Chaeyoung neden benden kaçıyorsun?""Kaçmıyorum Jungkook."
Jungkook: "Tabi tabi. Euphoria'yı duyduktan sonra kahveni bile beklemedin Rosie."
"Rosie mi?"
Jungkook: "Sana böyle seslenebilir miyim?"
"Ah, evet."
Jungkook: "Yine konuyu değiştirdin."
Jungkook: Bunu yapmak sende çok tatlı duruyor. Söylemiş miydim?
"Ne yapmaya çalışıyorsun?"
Jungkook: "Konuşuyorum Rosie."
"Yapma Jungkook. "
"Klişe olacak belki ama benimle oynamanı istemiyorum."
Jungkook: "Mesaj atmak oynamak mı oluyor Rosie?"
Jungkook: "O zaman senin başlattığını hatırlatmam gerekiyor."
"Amacım seninle oynamak falan değildi Jungkook. Yaptığımın çocukça olduğunu fark edip yazmayı bırakmıştım zaten."
Jungkook: "Çocukça değildi Rosie. En azından bunu sen yaptığın için benimle oynadın diyemem."
Jungkook: "Peki neden yazdın ?"
"Jungkook gitmem gerek."
Jungkook: "Yapma Chaeyoung. Bir şeyleri artık açıklığa kavuşturmamız gerek."
"Yüz yüze konuşalım o zaman Kook."
Jungkook:" Kook mu ? :,) Bak yine aklımı dağıttın. Yarın okulun oradaki parkta buluşalım olur mu? "
"Tamamdır."
...
Çok soğuktu. Bugün extra soğuktu. Sanki gökyüzü buluşmamalısınız mesajı veriyordu. Ama dinlemeyecektim. Madem bu kadar öğrenmek istiyordu anlatmalıydım. Öğrenene kadar rahat bırakmayacaktı zaten. Ondan hoşlandığım için yazdığımı bildiği halde ağzımdan duymak istiyordu. Onun için bu ne değiştirecekti bilmiyorum.
Boynumdaki atkımı yine nerdeyse kafama kadar çekmiştim. Neden parkta buluşuyorduk ki bu havada ?
Bir ağacın altında beni beklediğini gördüm.
"Selam."
"Selam."
"Hava çok soğuk. Şurda yeni bir kafe açılmış oraya geçelim istersen. He tabi siparişin gelene kadar kaçmayacaksan."
Gözlerimi devirip,"Bana uyar." dedim.
Bu halime kıkırdadıktan sonra hemen parkın karşısındaki kafeye yürüdük. Self-servis bir kafeydi. Kahvelerimizi elimize alıp oturduk.
Her ne kadar randevu sayılmasa da bu Jungkook'la ikinci görüşmem olacaktı.
"Nasılsın?" Gözlerimin içine bakarak konuşması içimi ısıtıyordu.
"Aynı. Sen?"
"Aynı diyeceğim ama birbirimizin 'aynı'larını bilmiyoruz." Söylediği şeyden sonra hafifçe dudakları kıvrılmıştı.
"Ee Chaeyoung, anlatmak ister misin?"
"Hayır." Bu kez göz deviren oydu.
"Hadi."
"Lütfen kesmeden dinle ." Beni kafasıyla onayladıktan sonra konuşmaya başladım.
"Geçen seneydi. Sanırım eylül ayının sonları civarı, bizim okula yakın bir otobüs durağı var. Sen de ordan geçiyorsun. Ben orda bir kedi gördüm. Hava yağmurluydu ve durağa sığınmıştı. Aç olduğunu düşünüp markete girdim. Süt alıp ona verecektim ama marketten çıktığımda sen bunu benim yerime yapıyordun zaten." Masaya bakarak anlattıklarımdan sonra yüzüne döndüm.
"İşte ilk o zaman dikkatimi çektin. Sonra bizim okulda olduğunu ve popüler olduğunu öğrenince haberlerin ya da yaptıkların ben istemesem de gözümün önündeydi. Ama istiyordum Jungkook. Seninle ilgili bir şeyler görmek beni heyecanlandırmaya başlamıştı." Son cümlemle sertçe yutkundu ve gözlerime bakmaya devam etti.
"Arkadaşların dışında pek bir şeylerle ilgilenmiyordun. Sonra şans eseri basketbol takımında olduğunu öğrendim. Neredeyse müzik zevklerimizin aynı olduğunu öğrendim. Her şey sanki seni karşıma getiriyordu. Ben de yazmak istedim. Kendi hesabımdan yazacak kadar cesur olamadım çünkü tanışmamıştık bile. Lisa'yla konuştuğunu da öğrendim fakat ondan da böyle bir şey isteyemezdim."
Ellerimi sardığım kahvemden bir yudum almak zorunda kaldım çünkü konuşmaktan boğazım kurumuştu. O ise tüm konuşmamı ciddiyetle dinlemişti.
"Seni rahatsız ettiğim için üzgünüm. Kendim gelip konuşsaydım daha iyi olurdu. Belki arkadaş olabilirdik, belki..."
"Arkadaş olmak için mi yazmıştın Chaeyoung?" Ağzımdan bir 'hah' sesi çıktı.
"Bildiğin halde duymak istiyorsun değil mi Jungkook?" Ben de kollarımı masaya onun gibi yaslayarak yanaştım. Aramızda çok az bir mesafe kalmıştı. Gözlerimizi birbirimizden çekmiyorduk.
"Senden hoşlandığım için yazdım." Gözlerini dudaklarıma indirip tekrar gözlerime çıkardıktan sonra cevap verdi.
"Güzel. Çünkü sanırım ben de senden hoşlanıyorum Chaeyoung."
Evet, sonunda itiraflar :) Sıralamalarda yükselebilmemiz için oy ve yorumlarla destek olursanız sevinirim. Profilimi de takip ediniz, çünkü yakında yeni bir fic yazmayı düşünüyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Euphoria •rosékook
Fanfic... Ama tahmin etmek istemeyeceğim bir şey oldu. O, duymak istemediğim şeyleri, yalan sandığım kelimeleri doğruladı. Ona inanmak istediğim her saniye boğazımda düğümlendi, gözlerime doldu. jeon jungkook-park chaeyoung fanfic.