Süpriz yapmak istedim. Bugün normal de 1 bölüm paylaşacaktım ama 2 bölüm paylaşmaya karar verdim.. KEYİFLİ OKUMALAR :)
-TOPRAK-
Çağla'yla ciddi anlamada ilk defa kavga ettik ve bu beni çok üzdü. Anlayışla karşılamaları yerde bağırıp gitmeyeceksin diyorlar. Bende biliyorum beni tekrar kaybetmek istemiyorlar ama buna mecburum.. Gittiğimden ailemin bile haberi yok. Akşam eve geldiklerin de söyleyeceğim. Zaten yarın uçak kalkıyor, gitmeyeceksin deseler bile gideceğim..
Çağla'yla kavga ederken araya Emre girince bende hemen çantamı aldım oradan çıktım. Orada kalırsam daha büyük kavgalar çıkacağından eminim. Melis bu olayı anlayışla karşıladı fakat Çağla için aynı şeyleri söyleyemeyeceğim.. Melislerden çıktıktan sonra taksi çağırıp en yakın sahil kenarına gittim ve yakalıklara oturdum..
Neden aşk acısı çekiyorum.. Aslında çekmiyorum sadece kabullenemiyorum. Artık Mustafa yok Toprak! Buna alış! diyorum kendime ama olmuyor. Lanet olsun ki olmuyor! Belki takıntı haline gelmiştir diyorum.. Ayrılığını kabullenemiyorum işte! Dün benim için Mustafa bitti. Herkes kendi yolunda ilerleyecek artık..
Aslında istersem hemen birilerini bulup ertesi gün evlenirim ama mantık evliliği istemiyorum..Aşk evliliği istiyorum.. Kimileri aşk evliliği çabuk biter diyor ama ben buna inanmıyorum.. Gerçekten sevenler asla ayrılmazlar. Annem ve babam da aşk evliliği yapmışlar ve 25 yıldır evliler.. Ve ben 21 yaşındayım.. Çağla ve Melisden 1 yaş küçüğüm. Belki onlardan almam gereken akıllar vardır ama artık bunların hiç biri önemli değil.. Onlar mutlu olsunlar yeter..
Aslında Poyraz da çok iyi biri gibi duruyor.. Fakat güvenemiyorum.. Çok şıp sevdi biriyim, yalnız eğer birine"sana aşığım" dersem o zaman öldürseler bırakmam.. İşte ben bu kelimeyi Mustafa için söylemedim.. Kim bilir belki Poyraz için söylerim.. Hem Emre ve Rüzgar'ın arkadaşı.. Onlar 3 arkadaş biz 3 arkadaş çok iyi olurdu.. Ama olmayacak en az 3 yıl civarı gelmeyi düşünmüyorum.. Kafam çok karışık nereye gitsem, nerede olsam aklım da hep soru işaretleri var.. Aldatılmak hiç kolay değil.. Düşüncelerle boğulmak daha kötü birşey fakat sizi o düşüncelerden kurtaran biri olduğu zama daha iyi oluyor.. Mesala Poyraz gibi :)
P:Prenses?-Bu ne zaman geldi lan.. hiç duymamışım..
-Sen ne zaman geldin?
P:Az önce de.. Sen neden ağlıyorsun?-ağladığımı yeni farkediyorum.. Çok sulu gözüm kabul ediyorum ama bu kadar çok ağlamam normal değil..
-H.Hiç boşver.. Sen neden geldin?-konu değiştirme çabası vol:1 :D
P:Emre gile gidiyordum seni gördüm geldim. Hayırdır bir sorun mu var?-içimden bir ses anlat kurtul diyor, diğer yanım 2 günlük kişiye mi güveneceksin diyor.. Anlatmak en iyisi. Olan biten her şeyi anlattım. Bazı yerlerde şaşırdı.. Bazı yerler de üzülde.. Bazı yerler de sinirlendii..
-......... İşte böyle oldu..
Hiç birşey demeden sarıldı.. Yalnız bu çocuk da sarılma adet edindi ha :D Neyse sarılsın zaten ihtiyacım vardı.. Böyle durumlar da genellikle Melis sarılırdı bana o olmayınca Çağla.. Çoğu zaman hep abla nasihatı verdiler bana. Hele Yağmur öldükten sonra Çağla kimseye abla niyetinde yaklaşmadı.. Bende olsam yaklaşmazdım.. Poyraz biraz daha sarılıp ayağa kalkınca kolumdan tutup beni de kaldırdı.
-Nereye?
"Gidince görürsün"-deyip göz kırptı
Bak işte merak ettim. Ben çok meraklı bir insanım.. Bana süpriz yapılmaya gelmez ama burada susmak zorundayım çünkü Poyraz'ı çok fazla tanımıyorum.. Kısa bir yürüyüşşün ardından Poyraz'ın arabasının önüne geldik ve bindik. Emniyet kemerlerimizi taktıktan sonra arabayı çalıştırdı ve ters istikamete doğru sürdü. Lan yoksa bu beni Melislere mi götürüyor?! Yok artık öyle birşey yaparsa yolarım vallaha... 10 dakikalık bir yolculuğun ardından 2 katlı şirin bir evin önünde durduk.. Arabadan inip kapıya doğru yürümeye başladık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bambaşka Aşk
Romance18-19 Yaşlarında hayatı kararan bir kız; Melis, Erkeklere güvenmeyen, feminist bir kız; Çağla, Hayatı tozpembe olan bir kız; Toprak. Mafya, ukala, bir o kadar da sert; Rüzgar, Mafya, ukala, sert ve sadist; Emre, Deli dolu, espiri, sıcak kanlı; Poyra...