7 - Benim Yüzümden

773 29 7
                                    

~Arzu~

"Siktir."

Kaan'ın söylediği küfürle beraber enseme baskı yapan şeyle refleks olarak arkamı döndüm. Enseme bastırılan şey bir silahtı ve o silah şimdi alnıma bastırılıyordu. Karşımda duran adam cüsse bakımından neredeyse benim iki katım kadardı.

İlk kez birinin alnıma silah dayamasına rağmen oldukça soğukkanlıydım. Bu halime ben bile şaşırdım. Elimi tutan Kaan'ın eliyle Kaan'a döndüm. Silahı umursamıyordum. Kaan'ın bir kez daha özür dileyen ifadesini gördüğümde olanları anlamaya başladım. Karşımızdaki adamlar Kaan'ın düşmanlarıydı.

İlk başta fidye isteyen adamlar olduklarını düşünmüştüm çünkü annem çocukluğumuzdan beri bu tür adamların karşımıza çıkabileceğini söylerdi. Kaan'ı tutan adam da iri yarı bir adamdı. İkisi de takım elbise giymişti. Ceketlerinden bile belli olan kaslarıyla ve kel kafalarıyla televizyondaki boksörlere benziyorlardı. Adam bir kolunu Kaan'ın boynuna dolamış arkasında duruyordu. Elinde tuttuğu silahı Kaan'ın şakağına dayamıştı. Bu durumuna rağmen Kaan benim için endişeleniyormuş gibi görünüyordu. Saçmalama Arzu! Kaan'ı tanıyamadın mı daha? Ali'yi nasıl öldüresiye dövdüğünü, bugün sana yaptıklarını unuttun mu?

Bir de elimi tutuyordu gerizekalı! Öfkeyle elimi çekip Kaan'a "Dokunma bana!" diye bağırdığımda Kaan kaşlarını şaşkınlıkla kaldırdı. Ardından karşımda duran adam silahı alnıma daha çok bastırdı. Bu hareketi hafifçe gerilememe neden oldu.

"Bir daha bağırırsan kafanı uçururum." diyen karşımdaki iri adama alayla baktım.

"Umrumda mı?" dedim tek kaşımı kaldırarak.

"Değil mi?" dedi karşımdaki adam da tek kaşını kaldırarak. Beni taklit ediyordu.

Umursamaz ses tonuma bürünüp "Değil." dedim omuz silkerek.

Kaan sertçe kolumu tutarak dişlerinin arasından "Kes sesini." diye tısladı. Kaan'la birbirimize çapraz duruyor, birbirimizin yüzünü görebiliyorduk. Aramızda çok az mesafe vardı. Bize silah çeken adamlar Kaan'ın arkasında durduğu için Kaan ikisinin de yüzünü göremiyordu. Oysa ben adamların yüzünü çok net görebiliyordum.

Kaan öfkeyle bir bana bir de alnımdaki silaha bakıyordu.

Meydan okurcasına "Ne yaparsın? Yine böceklerin önüne mi atarsın?" dediğimde çatık kaşları bir kez daha şaşkınlıkla havaya kalktı.

"Şu an kaçırıldığımızın farkında mısın?" dedi.

"Seninle kaçırılmak bile istemiyorum." dedim inatla.

"İnanılmazsın! Beni deli ediyorsun!"

"Sen zaten delisin!"

"Nasıl bu kadar hazırcevap olabiliyorsun?" diye dişlerini sıktığında karşımdaki adam kolumdan çekiştirmeye başladı. Diğer adam da Kaan'ı çekiştiriyordu.

Kaan'ı çekiştiren adam "Kapayın çenenizi! Sizin gibi ergenlerle uğraştığımız yetmezmiş gibi bir de zorluk çıkarmayın." dediğinde bizi bir arabanın yanına getirmişlerdi.

Birden silahın alnımdan çekilmesiyle bakışlarımı bir kez daha karşımdaki adama çevirdim. Adam birkaç adım gerilemiş ve silahı tekrar bana çevirmişti. Alnımdan çekilen silahla etrafıma baktım. Bir kişi bile mi olmazdı? Otopark sessizdi. Onlarca araba vardı ama görünürde kimse yoktu.

"Üzgünüm tatlım sen bundan sonrasına katılamayacaksın. Sorun yok değil mi? Umursamıyordun zaten." dediğinde yutkundum. Beni öldürecekti. Ölecektim. Bildiğin, basbayağı ölüp gidecektim. Korktum sanırım. Oysa ölmek gerçekten umrumda değildi. Heyecanlanmıştım. Sonuçta ilk kez ölecektim. Haha! Ölürken bile espri yapıyorum ya. Şu anın selfisini çeksem süper olurdu aslında. 'Ölürkenee.ss' ya da 'Ölme qeyf.d' yok ya da 'Geçenlerde yine ölüyorum xd' falan. Retricadan Black&White ile selfie çekinsem çok dramatik ama güzel olurdu be. Ölmeden önce de Leyla öcüsüne whatsapptan atardım. Sevindirik olurdu kız.

KARMAŞAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin