Multimedya - Kaan
Bölüm Şarkısı: Teoman - Sevgi anlaşmak Değildir
Merhaba arkadaşlar bu bölümü geciktirdiğim için çok üzgünüm. Yazılılarım vardı ve inanın her boş bulduğum fırsatta yazmaya çalıştım. Umarım hikayeyi kütüphanenizden silmemişsinizdir. Ne kadar büyüklükte bir okuyucu kitlesine sahip olursa olsun Karmaşa'yı sonuna kadar yazmayı amaçlıyorum. Bunun için de çoooookkkkkk uzun bir süre var. Zaten henüz yeni başladı. :D
Hatamı telafi edemez belki biliyorum ama uzun bir bölüm yazdım. Gayet uzun. Ama yazdıktan sonra okuyunca çok fazla olay örgüsünün bulunduğunu fark ettim. Karakterlerimin bu bölüm mutlu olmasını istedim sanırım. :) :) :)
Biraz sınırlarımı zorladım. Bu konuda düşüncelerinizi merak ediyorum. Bu bölümde diğer bölümlerde olmayacak kadar çok Arzu ve Kaan yakınlaşması oldu. Bunun hakkında düşüncelerinizi gerçekten çok merak ediyorum. Diğer bölümleri de ona göre planlayacağım. Belki aceleye gelmiş gibi olmuş olabilir ama umarım beğenirsiniz. Diğer bölümler daha farklı olacağı için bu bölüm onları kavuşturmak istedim. Bence çok tatlı bir bölüm oldu. Ama dediğim gibi içime sinmeyen yerler var.
Bu arada bundan sonra bölüm isimlerinin başına numara koymaya karar verdim. Böylece sizin için de benim için de daha kolay olur diye düşündüm. :D
@betully adlı kullanıcının "Tımarhane" adındaki hikayesini şiddetle ve hiddetle öneriyorum :()
"On üç yaşında gösteriyorsun dedi ya. Hayır canım, ben daha zigotum ve 9 ayımın dolmasını bekliyorum. Hatta on yaş gençleştiren kremden kullansam kesin yok olurum ben." diye öfkeyle soluduğumda Kaan hâlâ gülüyordu. Arabaya bindiğimde sıcacık koltuğa büzülerek oturdum. Kıçım donmuştu. Kışın ortasındayız ve yılbaşına bir aydan daha az süre kaldı. Kıştan nefret ediyorum.
Kaan'a aklıma takılan soruyu sordum. "Neden sevgilim rolü yaptın? Kız senden hoşlanmıştı." dediğimde omuz silkti.
"Umrumda değil."
"Neden ki? Kız çok güzeldi. Gay misin yoksa?" diye sorduğumda yaptığım mallığın farkına varıp iki elimle ağzımı kapattım. Gözlerimi de sımsıkı kapattıktan sonra kafamı kuma gömme isteğim tekrar gün yüzüne çıktı. Tek gözümü açıp yandan Kaan'a baktığımda kahverengi gözlerindeki şaşkın ifadeyle beni izliyordu. "Hay dilimi eşek arısı soksun." diye mırıldandım. "Ya da sokmasın, çok acır." dedim tekrar kendi kendime konuşarak.
Kaan bana dönüp gülümseyerek yumuşacık bir tonda "Dilini eşek arısı sokmasın." dediğinde söylediğim şeyi dikkate almadığına sevinmiştim. Yine düşünmeden konuşmuştum. Birden ağzımdan çıkmıştı işte.
"Sevgilin var mı?" diye sordum cevabının hayır olmasını umarak. Eğer sevgilisi varsa Kaan'ın ağzına sıçardım. Sevgilisi olduğu halde beni öpüp durması iğrenç olurdu. Kadınların erkeklerden çok daha zeki olduğunu biliyordum ve salak yerine konmalarına katlanamıyordum.
Bana dönüp kaşlarını kaldırarak "Yok." dedi. Bu soruyu sorarken farkında olmadan kaşlarımı çatmıştım. Kaşlarımı neden çattığımı merak ediyor olmalıydı.
Kaan yüzümü incelerken yola kayan bakışlarımla Kaan'ın yola değil de bana baktığını farkettim. Çığlık atarak "Yola baksana! Şimdi birine çarpacağız!" diye bağırdım. Yol kenarında oynayan çocuklar vardı ve koşturup duruyorlardı.
Kaan gözlerini devirdi ve bakışlarını tekrar yola çevirdi. "Üzerinde bu etek olduğu sürece kaza yapma oranımız artıyor." dedi. Niye bu kadar takılıyordu? Okuldaki herkes podyuma çıkıyormuş gibi giyiniyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMAŞA
ChickLit14 yaşındayken bir araba kazası geçirerek tüm bildiklerinin yalan olduğunu öğrenen Arzu şimdi 17 yaşındaydı. Evlatlık olduğunu öğrendiğinde ailesinin ondan yavaş yavaş uzaklaştığını görmüştü. Ya da kendisi mi onlardan uzaktı? Kendinden bir yaş büyük...