Bölüm 23

235 18 21
                                    

Bölüm Şarkısı : Bilal Sonses & Tuğçe Kandemir - İçimdeki Sen
Keyifli okumalar dilerim 🙏

Eyşan

Demir'in bahsettiği dağ evine gelmiştik bir saatin sonunda. Evin dış görünüşü tamamen Demir'in tarzını yansıtıyordu Demir bagajdan eşyaları alıp yanıma geldi cebinden bir anahtar çıkarıp kapıyı açtı. Eliyle içeriye girmemi işaret edince içeri girip etrafa göz gezdirmeyr başladım. Evinin içerisi dışarıya oranla tamamen farklıydı. Rengarenk denebilecek gibiydi. Her şey çok güzel gözüküyordu. Bu ev Demir'i yansıtıyordu. Demir Uzaktan bakılınca çok sert duruyordu ama tanıdıkça o kadar da sert olmadığını anlamıştım. Demir sessizliği bozup konuştu.

' Nasıl buldun beğendin mi.'

' Güzelmiş. Dışarısı ile çok zıt ama'

' Biraz öyle sanırım.'

' Neyse. Ben nerede kalacağım.'

' Burada tek bir tane yatak odası var.'

' İyi. Sen burada salonda yatarsın o zaman.'

' Nasıl yani. Birlikte uyuruz diye düşünüyordum ben.'

' Çok beklersin Demir.'

' Benim burada belim falan tutulur nasıl kıyacaksın bana. '

' Sen bana nasıl kıydıysan bende öyle kıyarım. '

Bunu söylediğime bende inanamadım ama iyi olmuştu ona. Demir şaşırtmıştı böyle söylememe.

' Tamam yatarım ben burada. Aç mısın sen. '

' Biraz. Alışveriş yapmış mıydın sen. '

' Yok. Buraya 15 dakika kadar uzaklıkta bir petrol var alır gelirim ben hemen.'

' Tamam.'

' Yalnız başıma korkarım dersen gelebilirsin sende.'

' Korkmam. Git sen.'

' Peki o zaman. Yarım saate dönerim merak etme. '

' Tamam. '

Demir arabanın anahtarını alıp evden ayrıldı. O çıkınca kapıyı kapatıp mutfağa ilerledim. En azından kahve vardı. Ocağa biraz su koyup kaynattım. İki tane kupa vardı bir tanesini alıp içine kahve koyup kaynamış olan suyu döktüm. Kahveyi elime alıp cam kenarına geçtim. Hafif hafif yağmur yağıyordu. Cama gelen yağmur damlaları çok güzel gözüküyordu gerçekten. Yağan yağmuru kahve eşliğinde izlemek çok başka huzur veriyordu bana. Hafif hafif yağarken birden hızlanmaya başladı. Gök gürültüsü başlamıştı. Ben gök gürültüsünden korkardım. Demir'de gelmemişti hala. Çok şiddetli geliyordu ses. Ellerimle kulaklarımı kapatıp başka şeylere odaklamaya çalıştım kendimi ama bir türlü olmuyordu. Ne kadar uğraşsamda duyuyordum sesi. Korkudan gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı. Derin derin nefes alıp veriyordum. Sessizce fısıldadım

' Lütfen gel artık.'

Nerde kalmıştı Demir neden hala gelmiyordu. Benim gök gürültüsünden korktuğumu biliyordu neden hemen gelmiyordu. Kapının açılıp kapanma sesini duymamla birlikte hemen ayağa kalktım. Gelmişti sonunda. Sırılsıklam olmuştu yağan yağmur sayesinde. Tüm kırgınlıklarıma rağmen koşar adımla yanına yaklaştım o da bana yaklaşıyordu. Direk sarıldım ona o da direk aldı beni kolları arasına.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
YANGIN ( Töre )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin