♧3.Bölüm♧

387 97 43
                                    


"Çıkmaz yazdığı halde, ısrarla girdiğin sokağın adıdır Aşk"

Yüzümde bir sıcaklık hissediyordum. Elleriyle yüzümü okşayan saçlarımı koklayan biri vardı. Gözlerimi açtığımda annemdi bu gülümsedi bana o güzel yüzüyle.  "Hadi oğlum kalk yemek hazır" diyordu. Öyle güzel uyuyordum ki sanki senelerdir uykuya hasretmişim gibi. Gerçi uçak, araba yolculuğu, derken uykusuz kalmıştım.

"Oğlum! ben gidiyorum sen gelirsin" annem tam çıkacakken,

"Mehmet az kalsın unutuyordum oğlum baban o küpesini kıyafetlerini çıkarsın beni oraya getirmesin" dedi hafif bir gülümsemeyle,

" Ama anne!..." neyse tamam dedim çaresizce. Annem anlamıştı çaresizliğimi ama elinden hiç bir şey gelmiyordu.

Uykusuzluğumdan odama bakmamıştım bile, ama her şey hemen hemen aynı gibiydi. Ne yalan söyleyeyim odamı çok özlemiştim. Valizimi açtığımda hiç uygununu bulamadım. "İyide benim bütün kıyafetlerim aynı tarzda ne yapacağım ben!"

Küpelerimi ve bilekliklerimi çıkardıktan sonra, aynanın karşısına geçtiğimde karakterimden eser kalmamıştı. Babamın isteği olacak diye daha ne kadar eziyet edecektim ki kendime. "Utanmasalar evleneceğim kıza bile onlar karar verecekler. Yok canım o kadar da değil" dedi Mehmet bir sinirle,

balkona çıktığımda nefes
alamıyordum sanki. Derin bir nefes aldıktan sonra "Artık gidebilirim" dedim içimden. İçeriye girdiğimde mâ aile oradaydı o sırada beni gören üç küçük yeğenlerim dayı diye koşmaya başladılar, fakat kardeşlerim babamın korkusundan yanıma bile gelmediler.

Nur ablam ve Ali abim hiç istiflerini bozmazken, her zaman ki gibi Fatma ablam babamı umursamadan koştu yanıma,

O sırada babam kaşlarını çatarak,

"Ben kalkmadan kimse kalkmaz bilmiyor musun fatma!" Dedi.

"Ben doydum baba lütfen! bırakta kardeşimle hasret gidereyim biraz" babam Fatma ablama asla kıyamazdı bu yüzden onun için bu seferlik itina göstermişti.

"Ablacım Hoşgeldin Evine dur bir bakayım sana, Mehmet çok zayıflamışsın sen!"

"Yok abla aynıyım ya"

"Yok sen baya zayıflamışsın hemde, bilerek yemiyorsun dimi? diyet mi yapıyorsun?"

O sırada babam güldü alaycı bir şekilde,

" Diyetmi! kız gibi diyetmi yapıyorsun? erkek dediğin göbeği olur Ali oğlum gibi."

Babamın bu sözleri beni kırmıyordu ama üzüyordu. Hiç bir zaman beni beğenmez çocukken bile eleştirmekten çekinmezdi, Abim futbol seviyor, diye ben sevmiyorum diye bana kızardı.

Kavga edemiyorum diye hiç çekinmeden arkadaşlarımın yanında azarlardı, alışkınım ben nasılsa diye teselli ettim kendimi oan sadece. Daha sonra Nur ablam ve Ali abimde kalkıp sarıldıktan sonra yerime oturdum.

Annem en sevdiğim Adana kebabı yapmış sofrayı donatmıştı. Annemin yemekleri bir başka özlemiştim zaten deyip ben iştahla yemek yerken, babam beni süzüyormuşta haberim yokmuş.

Babam elimdeki dövmenin hesabını kesecekti ama unutmuştu. Elimde bir kez daha görünce iyice çıldırdı.
Elindeki kaşığı atarak,

"Mehmet! O elindeki ne lan!" dedi bir ışımla.

"Şey Baba, dövme Çiçek dövmesi"

"Çicek döğmesi ha! tamam"

Bende tamam derken ciddî ciddi inanmıştım babama salak gibi, bir de açıklıyordum iyice .Babam birden ayağa kalkıp,

Hafıza Çiçeği ( DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin