Başlangıçta hekes masumdur. Sonuçta kimse seri bir katil, hırsız veya herhangi bir suçlu olmaz. Herkes ilk başta masum bir bebektir. Önemli olan o masumluğu korumaktır. Bunun için bazı şeyleri bilmemek gerekir bazende hiçbir şeyi...
Denemelerimi yazdığım siyah kalın kapaklı defteri kapatıp kilitli dolabıma koyduktan sonra okul için hazırlanmaya başladım.
"Dolunay aşağıya gel" diye seslendi annem.
"Geliyorum" diye bağırdım ve paytak adımlara aşağıya indim. Bundan 2 yıl önce yani ben 16 yaşındayken Edirne'den İstanbul'a taşınmışız. Nedenini bana hiç söylemediler bende sormaya cesaret edemedim.
Aşağıya inince bize güzel bir kahvaltı hazırlamış olan annemi gördüm.
"Günaydın" her zamanki gibi gözlerim yine babamı aradı. Ama babam yine yoktu. Her sabah erkenden işe gider gece ise geç dönerdi ve ben yinede ne iş yaptığını bilmezdim. Aslında düşününce ben ailem hakkında nerdeyse hiçbir şeyi bilmiyordum.
"Sende Günaydın demeyecek misin?"
"Ah! pardon dalmışım. Aslında benim pek iştahım yok bir an önce okula gitmek istiyorum" dedim ve evden çıkıp yeni arabama bindim. 18 yaşında sayılırdım ama doğum günüm gelene kadar sadece yakın yerlere sürmeme izin veriyorlardı.
Okula geldiğimde arabımı herzamanki yerine park ettim. Arkadaşlarım Eylül ve Demir'in yanına gittim.
"Selam çocuklar" dedim gülümseyerek.
"Selam" diyerek cevap verdi onlarda.Eylül yine çok güzel ve şık giyinmişti. Süslü bir tarzı olduğu söylenemezdi ama genellikle okulun en güzel giyinen kızı olurdu.Demir ise normal liseli gençler gibi kot ve sıradan bir t-shirt giyiyordu.
Zil çaldıktan sonra bugün normalden daha geç geldiğimi fark ettim. Oysa ki erken çıkmıştım. Sınıfa doğru ilerlerken birşey beni rahatsız etti.
"İyi misin?" diye sordu Demir.
"Evet. Siz gidin ben geliyorum" dedim ve beni rahatsız eden şeyi çözmeye çalıştım. Ben etrafa bakınıp neler olduğunu çözmeye çalışırken bahçe yavaş yavaş boşalıyordu. Bahçe'de birtek ben kaldığımda telefonuma mesaj geldi.
Gönderen: Bir arkadaş
Bir arkadaş mı? En son hatırladığıma göre rehberimde böyle biri yoktu. Yinede merak edip mesajı okudum.
"Birkaç yıl önce benden kaçabilmiştin peki şimdi ne yapacaksın?"
Biri benimle dalga geçiyor olmalıydı. Büyük ihtimalle yaşadıklarımı bilen zorbanın biriydi. Bende kişiyi rehberimden silip okulun arka bahçesine doğru ilerledim.
Etrafta ben ve ben geldiğimden beri bana gözünü kırpmadan bakan çocuk dışında kimse yoktu ve bu beni ürpertiyordu. Büyük ihtimalle bu okuldan değildi çünkü 19-20 yaşlarında gösteriyordu. Üniversiteye gidiyor olmalıydı. En sonunda bakışlarından rahatsız olup konuştum.
"Sende kimsin? Burada ne arıyorsun?"
"Ruhumu. Bana yardımcı olur musun?"
"Ne?" Aynı gün içerisinde bu kadar alay konusu olmak benim için fazlaydı. Bana mesaj atan gerizekalı yetmezmiş gibi birde bana olan bakışları yüzünden çıplak hissetmemi sağlayan bir adam vardı.
"Hiçbir şey hissedemiyorum" bu sefer bana değil gökyüzüne bakmaya başladı. Ben ise hala bir yerden kamera çıkacak diye korkuyordum.
"Ben bu durumda ne yapabilirim?" diye sordum çekingence.
"Haklısın bişey yapamazsın. Ben.. ben gitsem iyi olacak" dedi ve boyundan asmalı deri çantasını alıp gitti. O ana kadar çantası olduğunu fark etmemiştim oysaki.
Biraz zaman sonra telefonumdan gelen mesaj sesiyle irkildim.
Gönderen: Bir arkadaş
"Bir şeyleri silmek hiçbir zaman işe yaramaz. Bekle beni çok yakında görüşeceğiz..."
-
LÜTFEN OKUYUN!
Çoğu kişi mesaj olayı olduğu için Pretty Little Liars'tan özentilik yaptığımı söylebililir ama mesaj olayı sadece Pretty Little Liars'a özgü değil. PLL'den sonra veya öncelerinde anonim mesajı konu alan bir çok film çekildi. Kitapta yazılmış olabilir ama bilmiyorum ve bu hikaye sadece mesaj olayını konu almıyor çok farklı noktalar var. Ayrıca mesaj olayı dışında pek bir benzerlik yok zaten. İlerledikçe farkına varabilirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHSUZ
Mystery / ThrillerSana bir nefes kadar yakın ama dokunamayacak kadar uzağım. Beni aslında her gün görüyorsun ama bunu bilmiyorsun...