Kalabalık dev topluluğunun arasında köşeye sıkışmış vaziyette bulunan Erlig, tüm dikkatini Cros'a vermiş gözlerini bir an olsun kırpmadan Cros'un yapacağı hamleyi bekliyordu. "Seni ikiye ayıracağım Tanrı!" diyerek Erlig'in üzerine doğru koşmaya başladı. Güven ve kudret kokan adımları her yere değdiği anda toprak sarsılıyordu. Erlig'e bir adımlık mesafe kaldığında sağ elini yumruk yapmış bir şekilde Erlig'e savurdu. Güçlü ayakları ile zıplayan Erlig, Cros'un yumruğundan kurtuldu. Yere düşerken boşa gitmiş yumruğu ile sarsılan Cros'un sağ koluna pençe attı.Uzun ve güçlü tırnakları bir kılıç gibi Cros'un kalın kolunda dört adet kesik oluşturdu. Cros Erlig'i fazla hafife aldığını anlamıştı bu hamleyle, bir adım geri atarak kendini toparladı.
Öfkesi katlanan Cros, güçlü sağ ayağı ile sağ dizi ve sağ pençesi üzerinde yere değecek şekilde oturur vaziyette duran ve alev kırmızısı gözleri ile alaycı bakışlarla kendisini izleyen Erlig'e nefretini kusar gibi tekme attı.
Bu hamleyi beklemeyen Erlig devlerin alaycı kahkahaları eşliğinde ansızın çok hızlı bir şekilde yuvarlanarak arkada duran kalın gövdeli karaağaca çarptı.
Tekmeyi atar atmaz koşmaya başlayan Cros ağacın gövdesinde sırt üstü öylece ne olduğunu anlamadan yatan Erlig'e ayağa kalkma fırsatını vermeden göğüs kafesine arka arkaya durmadan tekmeler savurmaya başladı.Kavganın kontrolünü bir anda kaybetmiş olan Erlig, Cros'un güçlü tekmelerine karşısında hiçbir şey yapamıyor, attığı hicbit tekmeye karşı koyacak gücü kendinde bulamiyordu, bilincini kaybetmemek için kendini zorluyordu.
Cros'un acımasızca savurduğu tekmelere başka bir canlı maruz kalsa çoktan göğüs kafesi parçalanmış olurdu. Devlerin kahkahaları her tekmede daha fazla artıyor ve Erlig karşı koymak hiç birşey yapamıyordu. Çaresizce yenilgiyi kabullenmiş adeta ölümü bekliyordu.
Cros attığı tekmelere son verip Erlig'in çoktan kaybettiğini düşünerek ellerini havaya kaldırıp sevinçle zaferini kutladı, sağ kolundan akan kanlar tüm kolunu kırmızıya boyamıştı çoktan.
Cros Mutlak zaferini kutlarken unuttuğu bir şey vardı. Biraz önce kavga ettiği herhangi bir yaratık değildi, TENGRİ'nin ilk oğlu tanrıların en kadim olanı Erlig idi.
Yerde yarı baygın yatan Erlig kanındaki kudret ile kendini toparlamaya başladı. Nefes almakta güçlük çekiyor kalp atışları çok hızlı ve düzensiz atıyordu. Olanca gücüyle dizlerinin üzerine kalkmayı başardı, önünde zaferini kutlayan Cros'un dizleri vardı. Sağ ve sol pençelerini v harfi şeklinde havaya kaldırdı: "Benim adım Erlig! TENGRİ'nin oğlu Erlig! " dedikten sonra Cros'un sağ ve sol dizlerine pençe attı. Erlig'in sözleri ile zafer sarhoşluğu sona eren Cros dizlerine aldığı pençe darbelerine engel olamamıştı.
Can havli ile boğazından tuttuğu Erlig'i bir anda havaya kendi yüz hizasına kadar kaldırdı, kolundan akan kanların boyadığı koca elleri ile Erlig'e yumruklar savurmaya başladı. Erlig köşeye sıkışmıştı ve artık Cros'un onu hafife alması gibi bir ihtimal de söz konusu değildi, Erlig ölene kadar yumruk atmayı bırakmayacaktı.
Cros, Erlig'e durmadan yumruklar atarken, Erlig içinde kalan son gücüyle Cros'un bileğini ısırdı. Cros acı ile Erlig'i bıraksa da Erlig'in güçlü çenesinden kurtulamadı. Erlig saniyeler içinde Cros'un elini kolundan söküp almıştı.
Çektiği acı ile çığlıklar atan Cros'un kolundan akan kanlar geçen her saniyede onu ölüme biraz daha yaklaştırıyordu. Erlig artık kendini toparlamaya başlamıştı, Cros'un göğsüne defalarca pençe atmaya devam etti. Güçsüz ve bitkin düşen Cros dizlerine aldığı yaranın da etkisi ile dizlerinin üzerine çöktü. Boy avantajı artık Erlig'in lehine dönmüştü, yaralı Cros'un gözlerine bakan Erlig, gözlerinde ölüm korkusunu gördüğü Cros'a: "Benim adım Erlig!" dedi ve sağ pençesini Cros'un göğüs kafesinin içine soktu, pençesi yaralı devin sırtından dışarı çıkmıştı. Gözlerindeki kibir ile Cros'un gözlerine son bir defa baktı ve pençesini geri çıkarttı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AKHİRA - Kıyamet Vakti (KİTAP OLDU)
FantezieBilinen tarihlerin çok daha öncesinde, bizler için bir efsane olan kurt adamlar ve insan oğlunun savaşı. Şimdiye kadar duyduğunuz efsaneleri unutun, sizleri bambaşka bir öykünün içerisinde dudak ısırtan sürprizlerle bir fantastik maceraya davet ediy...