Jungkook'un acı inlemelerini duymamla birlikte hemen gözlerimi açıp yatakta doğrulmuştum.Gözleri yarı açık bana bakarken konuşmak için kendini zorluyordu,ne olmuştu bir anda?
Endişeyle ve dolmaya başlayan gözlerim ile ne olduğunu anlamaya çalışıyordum çıkarabildiğim kadar çıkan sesimle ''Jungkook'' diyebilmiştim,elleri ellerimi kavradığında beni sakinleştirmek ister gibi hafif bir gülümseme kondurmuştu yüzüne ''Ağlama Taehyung,iyiyim.'' bu halde nasıl iyi olduğunu söyleyebiliyordu ki.
''Değilsin,Yoongi'yi arayacağım birazcık bekle tamam mı sevgilim.'' elinin üstüne hafif bir öpücük kondurup söylemiştim bunları,o da kafası ile onaylamış yanından hızla ayrılmıştım.Bulanıklaşan göz alanımla telefonumu bulmaya çalışıyordum.
Birkaç arayıştan sonra gözüme gözüktüğünde hemen alıp aramaya başlamıştım.
''Yoongi.'' diyebilmiştim titreyen sesimle ''Yardımına ihtiyacım var Jungkook'a bir şeyler oluyor.'' pek anladığını sanmıyordum çünkü ağlamaktan bir şeyler anlatamamıştım,fakat telefonu yüzüme kapatmasından anlıyordum ki hızlıca buraya gelecekti.
Üst kata odamıza çıktığımda Jungkook öylece yatıyordu,yanına gidip alnına kısa bir öpücük kondurdum ''Jungkook neren acıyor?'' bir süre gözlerini gözlerimle birleştirdiğinde yutkunmuştu bu bakışlar beni dahada çok endişelendirirken gelecek cevabı bekliyordum.
''Kasıklarım'' demişti gözlerim gittikçe büyürken tişörtünü hafif kaldırıp bakacağım sırada beni durdurmuştu ''Dur Taehyung.'' gözlerimi bedeninden ayırıp onla buluşturdum.Acıyla yatakta doğrulduğunda derin nefesler almaya başladı.
''Daha iyiyim.'' hayır anlamında başımı sallamıştım ''Değilsin,ne saklıyorsun?'' tekrardan ellerimizi birleştirdiğinde dudağımın kenarına öpücük kondurmuştu ''Bak Taehyung senden hiçbir şey saklamıyorum,fakat tam senin izinin olduğu yer olması beni korkutuyor seni üzmek istemiyorum.''dökülüvermişti o pembemsi dudaklarından.
Ellerim yavaşça tişörtüne kayarken kapının hızlıca vurulma sesiyle irkilmiştim,Jungkook gidip açmam gerektiğine dair işaret yapınca hızlıca koşup açmaya gitmiştim.Yoongi beni dikkatlice süzerken nefes nefese kalmıştı.
''N-e oldu!'' ellerimle yukarıyı gösterirken bir yandan da dudaklarımı dişliyordum güçsüz olmamalıydım ''Jungkook'' diyebilmiştim. Yoongi koşarak yanına gittiğinde yanına yerleşti.Jungkook Yoongi'ye kaş göz işaretler yaptığında Yoongi bana bakmıştı.
''Taehyung bize biraz müsaade eder misin?'' gözlerim şaşkınlıkla büyürken ''Hayır'' diye karşılık vermişti ''Çıkmayacağım.'' Jungkook'u böyle gördükten sonra hiçbir yere gidemezdim,yapamazdım.
Fakat Yoongi'nin ısrarları sonucunda onları kapının ucunda beklemeye başlamıştım,içim içimi yiyordu ve nefes almak zorlaşıyordu.Neden her şey güzel giderken bir an kötüye gitmeye başlamıştı?
Şakaklarımı ovup sakince düşünmeye başladım,sadece şu kapı engelini geçip ona sıkıca sarılmak istiyordum.Tekrar dudakları dudaklarımda nefes alışverişini boynumda hissetmek istiyordum.
Kapı açıldığında hızlca bakışlarımı Yoongi'ye yönlendirmiştim fakat ifadesinden hiçbir şey anlamıyordum.Jungkook az öncekine karşı daha iyiydi ve bana kollarını açıp gülümsüyordu,endişelenmem gerekiyor muydu?
Jungkook'a sıkıca sarıldıktan sonra ortamdaki sessizliği bozdum ''Ne konuştunuz ve Jungkook neden böyle oldu?'' Yoongi bedenini benden tarafı çevirdiğinde gülümsemeye çalıştı ''Arada oluyor böyle'' diye geçiştirmişti beni.
İçimdeki kötü düşünceler tekrar meydana çıkarken daha çok sıkı sarılıyordum ona,onu kaybedecek miydim? Böyle bir şey olamazdı,beni bırakamazdı bana söz vermişti.
''Beni bırakmayacaksın değil mi?'' demiştim boğuk çıkan sesimle Yoongi bu sırada bizi yalnız bırakmış aşağı kata inmişti.Parmakları her bir saç telim de yavaşça gezerken fısıltı halinde konuşmuştu ''Bırakmayacağım.'' ağlamaktan kızarmış gözlerimi onunla buluşturduğum da serçe parmağımı ona uzatmıştım.
''Bana söz ver.'' hafif gülümsemiş dudağıma uzun bir öpücük kondurup parmaklarımızı birleştirmişti ''Sana söz veriyorum Taehyung,seni bırakmayacağım.''