"Hayır. Korkmuyorum. Daha kötü kavgalarda izlemiştim ama yaptığınız çok acımasızcaydı. Çocuğun size ne yaptığını bilmiyorum. Belki de onu dövmekte haklıydınız ama üçe tek pek de adil bir kavga değil." Gözleri arkamda biryere takılmıştı. Merak etmiştim. Arkamı dönmek için bir hamle yaptığımda Berke bileğimi tuttu.
"Arkanı dönme." Emir'e bakarak beni işaret etti. "Sen Helin'e göz kulak ol. Ben halledip gelirim." Emir kafasını onay verircesine salladı.
"Merak etme sen ama acele et."
Berke gittikten sonra diğerleri de gitti Emir o oturana kadar orda olduğunu fark etmediğim banka oturdu. Ayakta durmaktan sıkılmıştım ben de sınıfa çıksam iyi olurdu. Dersi de kesin kaçırmıştım. Bir kaç adım atmıştım ki Emir şaşırmış bir sesle
"Nereye gittiğini sanıyorsun sen ?"
Sınıfa çıkmak için tanımadığım birinden izin almama gerek yoktu her halde. Hafifçe sırıtarak
"Müsadenizle sınıfa çıkıyorum Emir hazretleri."
O da gülümsedi.
"Hmmm... Bi düşüneyim."Ya sen şaka mısın?! Sinirle arkamı döndüm ve ilerledim.
"Hiç bir yere gitmiyosun. Berke gelene kadar bekle. Seni burda görmezse sinirlenir." Çok da bir yerimdeydi zaten. Arkamdan gelerek kolunu omzuma koydu. Bileğinden tutarak kolunu ters çevirdim. Ağzından acı dolu hafif bir inleme çıktı. Duraklarım yukarı doğru kıvrıldı. Yavaşça Emir'e doğru döndüm. Bileğini bırakır bırakmaz kolumu tutarak beni itekledi.
"Berke seni bana emanet etmeseydi işini çoktan bitirmiştim. " Kolumu kendime doğru çektim. Onun oturduğu banka oturup arkama yaslandım. Yanıma oturup cebinden sigara paketini çıkardı.
"İster misin güzellik?" Güzellik ?! Sıçarım güzelliğine gerizekalı! Daha demin bağırıyodun. Pakete kısa bir bakış atıp yüzümü buruşturdum. "Kullanmıyorum."Omuz silkip paketten bir tane çıkardı ve dudaklarının arasına yerleştirdi. Çakmağını çıkarıp sigarasını yaktı. Dumanını üfledikten sonra bana dönüp durakların araladı. Tam o anda Berke nefes nefese bahçeden içeri girdi. Gözlerimiz birbirini bulunca konuşmaya başladı.
"Güzel gitmemişsin. Bi de seni almak için sınıfa çıkmadım."
Emir'e kısa bir bakış attım ve ayağa kalkıp Berke'nin karşısına geçtim"Evet gitmedim ama gidicektim. Niye beni burda tutuyorsun? Derse geç kaldım." Sözümü bitirir bitirmez zil çaldı.
"Sayende ilk günden yok yazıldım."
Aramızdaki boşluğu bir kaç adımda doldurdu. "Müdür yardımcısının yanına gider yanlış yazıldığını söylersin.""Eeee o zaman beni tutma da gidip işimi yapayım dimi?" Yanından geçecekken kolumu hafifçe tuttu ve eski yerime doğru ittirdi.
"Kimi dövdüğümüzü biliyor musun?"
Derin bir nefes alıp devam etti
"Dövdüğümüz kişi sevgilindi." Banane ya kimi dövdüysen dövdün. Bir dakika sevgilin mi dedi o? Sinirden küçük bir kahkaha attım."Benim sevgilim falan yok." Şaşırmış bir şekilde bana baktı.
"Dün beraber olduğun çocuk sevgilin değil miydi?" Dün kimle beraberdim ki ?
Mert... duymalarından korkarmış gibi adını fısıldadım. "O benim sevgilim değil! Niye dövdünüz onu!?"
Bir kaç adım uzaklaştı. Elini ensesine götürüp tuttu.
"Boş ver. O senin sevgilin değil mi?"
Ben burda neyin derdindeyim çocuk neyin derdin de ya. Berke'yi hafifçe iterek yanında geçtim. Merdivenleri üçer üçer hızlıca çıktım. Evet şimdi Mert hangi sınıfta acaba? Önce 11-A sonra da c ye girdim. Bizim sınıfa değildi öyle olsa sabah görürdüm. Bi dakika ya. Elimi anlıma götürüp vurdum. O halde sınıfa çıkamazdı ki. Bir anda aklıma Nazlı'nın gelmesi ile sınıfın içine resmen uçtum. Böyle olunca tüm gözleri de üstümde toplamış oldum. Hiç bir şey olmamış gibi Nazlı'yı aramaya başladım. Sınıfın arka taraflarında oturmuş bir kızla konuşuyordu. Yanlarına bir sandalye çekip oturdum.
"Selam kızlar."
Nazlı'nın yanında ki kıza doğru elimi uzattım.
"Ben Helin." Elime kısa bir bakış attı ve tutup sıkıca sıktı.
"Ben de Gizem. Tanıştığımıza sevindim." Arkama yaslandım ve Nazlı'ya döndüm. Rahat bir ifade takındım.
"Nazlı Meriç sana bir şey yaptı mı ?"
Gülümsedi ve kafasını iki yana salladı."Yok yapmadı. Kendini kötü çocukmuş gibi gösteriyor ama aslında iyi biri. Bi de şu soğuk esprileri olmasa daha iyi olur."
Küçük bir kahkaha attı.
"Hatta sınıfa çıkarken okuluda gezdirdi. Bir ara çok yorulduğumu söyledim. Beni kucağına alıp okulu gezdirmeye devam etti. Bu katta ki merdivenlerde nöbetçi öğretmen bizi gördü. Kucağından inmek için hafifçe doğruldum. Bırakmadı beni. Hocaya ayağımı burktuğumu söyledi. Sınıfa kadar taşıdı."Sözleriyle şaşırmıştım.
"Ooo sizin aranız baya iyiymiş." Gizem'in sözleriyle hafifçe güldüm. Alaycı bir ifade takınmaya çalıştım.
"Yaa ne demezsin. Arka bahçedeyken kızı sürükleyerek sınıfa çıkaracaktı."
Nazlı dikkat çekmek istercesine hafifçe öksürdü."Beni boş verin şimdi. Sen ilk günden başını bela almadın dimi ?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat Lise Aşkı
ChickLitBahçeden içeri girerken arkamdan gelen ayak sesleri ile arkamı döndüm. Gökhan ve Meriç arkamdan geliyordu . Bahçe kapısından içeri girdiğimde gördüğüm manzara karşısında şok oldum. Berke Kağan ve Emir bir çocuğu acımasızca dövüyorlardı. Çocuğun yüzü...