Öncelikle çok özür dilerim. Hikaye yazdığımı unutmuştum. Yeni bir bölümle tekrardan burdayım.
İyi okumalar...Berke tüm vücut hatlarını belli eden bir sweatla karşımda duruyordu.
"Ne arıyorsun burada? Eve gitmedin mi?" Telefonumu cebime attım. Biraz yaklaşıp cevap verdim."Bundan sana ne? Ne zaman eve gideceğimi sana mı soracağım? Ayrıca niye durdun sen? Devam etsene. "
Kısa bir bakış atıp yanıma yaklaştı. Yerdeki poşetleri eline alıp bagaja koymaya kalkışınca buna engel oldum.
"Ne yapıyorsun? Birazdan şoförüm gelir. Onunla giderim. "
Beni sallamayıp poşetleri yerleştirdi. Şoför kapısına doğru ilerlerken konuştu.
"Bu kadar paketli gıdayı bir günde yemek için almamışsındır umarım."
"Bundan sana ne yiğido!?" Demek istesem de daha fazla kabalık yapmamak için sustum.
"Tek günde yiyeceğim bir sorun mu var?" Gözlerindeki bariz şaşkınlıkla bana baktı.
Evet hiç kabalık yapmadım.
"Ciddi misin sen?" Gözleri üzerimde gezindi. "Ve hâlâ bu formasın öyle mi? Şaşırtıcı doğrusu."
Yiyip yiyip kilo almayanlar kategorisinde olduğum için şanslıydım.
"Spor yapıyorum ondandır." Hayatım boyunca yaptığım tek spor koşmaktı. O da beden öğretmenimizin zoruyla oluyordu.
Gözleriyle ön taraftaki kapıyı işaret etti. "Hadi binde gidelim." Arka kapıyı açıp oturacakken bir el bileğimi tuttu. Sen ne ara geldin?
"Ön tarafı işaret ettiğimi hatırlıyorum." Bileğimden tutup hafifçe ittirdi. "Hadi atla gidelim. Fazla uzatma."
Dediği gibi uzatmak istemedim ve yolun olabildiğince hızlı bitmesini ümit ederek ön tarafa oturdum. Berke yanımda yerini alır almaz arabayı çalıştırdı. Aklıma Osman abi gelince hemen onu aradım. Adam gelip burada beni beklemesin.
"Alo. Abi ben yolda bi arkadaşımı gördüm o bırakacak beni. Sen boşuna gelme." Karşı taraftan onaylayan sesler geldi. "Tamam Helin hanım." Telefonu kapatıp dizlerimin üzerine bıraktım. Aklıma aldığım çikolatalar gelince hemen arka tarafa uzandım. İki tanesini çıkarıp önüme döndüm. Birini Berkeye uzattım.
"İster misin?" Bana kısa bir bakış atıp gülümsedi.
"Araba kullanıyorum ama sen yedireceksen isterim." Çikolatalardan birini açıp ağzına doğru uzattım. Gamzesini belirterek gülümsedi ve çikolatayı ısırdı. O an hafifçe geri çekilip yüzünü inceledim. Güneş'in batarken yaydığı ışık yüzünü çok daha çekici kılmıştı. Mavi gözleri benimkilerle buluşunca aceleyle önüme döndüm."İlk günün pek de iyi geçmedi galiba?" Bakışlarımı dışarı çevirdim. "Daha iyi günlerim olmuştu. İlk günden iki arkadaş edindim. Yıllar önce ayrıldığım en yakın arkadaşımla aynı okuldayım. Ve yine aynı gün içerisinde en yakın arkadaşımı bir hastane odasında ziyarete gittim." Kısa bir nefes alıp verdim. "Evet mükemmel bir gün."
Bakışlarımı ona doğru çevirdiğimde bakışlarımız birbirini buldu. "Bugün burda geçirdiğin en sakin gün olacak gibi duruyor."
Araba durunca dediği şeyi boşverdim.
"Evinin nerde olduğunu sormayı unutmuşum. Kendi evime doğru sürdüm. Biraz kalalım istersen çok geç olmadan da evine bırakırım."
Kızları evime çağırmıştım. Olmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat Lise Aşkı
ChickLitBahçeden içeri girerken arkamdan gelen ayak sesleri ile arkamı döndüm. Gökhan ve Meriç arkamdan geliyordu . Bahçe kapısından içeri girdiğimde gördüğüm manzara karşısında şok oldum. Berke Kağan ve Emir bir çocuğu acımasızca dövüyorlardı. Çocuğun yüzü...