21.Bölüm

1.7K 66 44
                                    

Her gece başımı yastığa koyduğumda seni düşledim.
Senin hayalin gözümün önündeydi.
Dokunuşlarını hissetmek istedim çoğu gece tenimde .
Dudaklarımda dudakların olsun, ellerin ellerimi tutsun istedim.
Gülüşlerin geldi gözümün önüne.
Hayalin tam karşımdaydı.
Sana yetişmek , sana dokunmak istedim.
Dokunuşumla yok oldun.
Olsun dedim olsun.
Hiç değilse yüzünü unutmuyorum.
Ben sana bile doyamazken şimdi ne hallere düştüm.
Ben sana bile doyamazken şimdi hayalinle yaşıyorum .
Ben sana bile doyamazken her gece soğukluğundan üşüdüm.
Ben sana bile doyamazken şimdi sensizlikten ölüyorum.

Arabadan inip Akın'ın yanına gittim. Diz çökmüştü ve elinde yüzük kutusu vardı. Bana aşkla bakan adama ve elindeki yüzük kutusuna baktım.
Her kızın hayalini yaşıyordum şu an.
Kalbim yerinden çıkacakmış gibiydi ve ben heyecandan ne diyeceğimi bile bilmiyordum.

Evlilik hiç düşünmediğim bir konuydu. Bazı geceler Akın ile evlilik hayalleri kurardık. O ne kadar mutlu olacağımızı söylerdi bense evliliğin erken olduğunu söylerdim.
Hayır diyemezdim. Çünkü hem Akın'ı seviyordum hem de Cihan'dan uzak durmak istiyordum.
"Hadi Elvan bir şey söyle dizlerim ağrımaya başladı."
Karşımda diz çökmüş Akın'ın ellerinden tutup ayağa kaldırdım.

"Ben ne diyeceğimi bilmiyorum. Bana evlilik teklifi edeceğin aklımın ucundan bile geçmedi.
Çok heyecanlıyım. Seni çok seviyorum. Evet . Evet kabul ediyorum ."
Yüzüğü kutudan çıkartıp parmağıma taktı. Bana sarılıp kendiyle birlikte döndürdü. Ayaklarımı yerden kesti.
"Akın dur artık midem bulunmaya başladı."
"Çok mutluyum Elvan."
O gün o kadar mutluyduk ki yüzümüzde tebessümler eksik olmuyordu.
Sarhoş gibi olmuştuk.
El ele arabaya geçtik.
Akın iki de bir parmağımda yüzük olan elimi öpüyor beni ne kadar çok sevdiğini anlatıyordu.

"Ne zaman evleneceğiz? Bana kalsa hemen şu dakika evlenebiliriz."
"Saçmalama Akın. Bu sene son senem biliyorsun. Okulum bitsin sonra evleniriz."
"Bir sene bekleyebilir miyim bilmiyorum. Sen yine okulunu bitir biz de bir kaç aya evlenelim olmaz mı? "
Ellerimi ellerinden çektim.
Mesleğimi seviyordum ve okulum bitmeden evlenmek istemiyordum.

"Hayır , okulum bitmeden olmaz."
Tekrardan ellerimi ellerinin arasına alan Akın'a baktım. Ellerimi dudaklarına götürdü ve öptü.
"Tamam birtanem , sen ne zaman istersen o zaman evlenelim."
Beni kollarının arasına aldi ve sımsıkı sarıldı.
Sevdiğim adamın kokusunu doya doya içime çektim.
"Seni eve bırakayım."
Kollarının arasından çıktım. Kafamı tamam anlamın da salladım. Tutmam için uzattığı eli hiç bırakmayacakmışım gibi tuttum. Artık parmağımda sevdiğim adamın bana taktığı yüzük vardı. Parmağım da duran yüzüğe baktım. Ayın ışıkları vuruyor ve yüzük mutluluktan parlıyordu sanki.

"Kendine dikkat et güzelim." Ne zaman geldiğimizi anlayamayıp çoktan geldiğimizi daha yeni fark etmiştim. Pencereden dışarıya baktım.
"Seninleyken yollar ve zaman kısalıyor. "
Bana gülümseyip alnımdan öptü. Beni ne hale soktuğunu bilse böyle öpmezdi. Kalbim yeni deli gibi atmaya başlamıştı.
Arabadan inip ona el salladım. Ben apartmana girene kadar baktı ve kapıyı kapatır kapatmaz cadde de arabasının sesi yankılandı.
Sersemleşmiştim.
Sebepsizce gülüyor ve sürekli parmağımdaki yüzüğe bakıyordum.
Çalan telefonumu geç farkettim.

"Bu telefon neden açılmıyor Elvan?"
"Ne var? "
"Benimle böyle konuşma. Yarın seni almaya geleceğim. O elbiseyi giy ve saat birde aşağı da ol."
Onu tamamen unutmuştum. Şimdi ona nasıl " Akın bana evlenme teklifi etti." derdim?
"Bu son olacak ama."
"Hayır. Uzatma Elvan, işim var kapatıyorum."
"Cih-"
Cümlemi tamamlayamadan telefonu suratıma kapattı.

Krizantem(Wattys 2019)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin