YİRMİ DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

4.8K 269 47
                                    

- Sınav Sabahı -

Dünden beri içim içime sığmıyordu heyecandan.

Kotumun üstüne beyaz tişörtümü giyip saçlarımı da açık bıraktıktan sonra hazırdım.

Sınava daha iki saat vardı.

Zaten heyecandan zar zor uyuyabilmişken birde erkenden kalkmıştım.

Yatağa oturup telefonla oyalanmaya başladım ama vakit geçmek bilmiyordu.

En iyisi Ezgi'yi çağırmak diye düşünüp telefona sarıldım.

Sınava girmeden önce birbirimizi görelim demiştik dün. Bu yüzden kısaca bir mesaj attım.

Siz: Seni bekliyorum. Gelince mesaj at, kapıyı açayım.|08.06|

Ezgi: Geldik, kapıyı aç. |08.06|

Telefonu yatağa bırakıp başımı bazanın başlığına yasladım.

Ben burada heyecandan öleceğim, Ezgi hâlâ dalga geçme peşindeydi.

Şakaklarımı ovalarken telefonumun titremesiyle bir elimi telefona götürdüm.

Ezgi: ağaç olduk ulan açsana kapıyı! |08.08|

Bismillahirrahmanirrahim.

Kapıya doğru giderken içimden üçe kadar saydım.

Mercekten baktığımda Ezgi ve Tuğra'yı gördüm.

Ya ışınlanmışlardı, ya ışınlanmışlardı.

"Açmasaydın kanka ya, ne gerek vardı."

"Bana da söyleyin lan, valla kimseye bildiğimi söylemem." Dediğimde ne dediğimi anlamaya çalışır gibi baktılar.

"Işınlanmayı diyorum, bana da söyleyin."

"Ya bir git Allahsen." Deyip yanımdan geçtiler.

Kapıyı kapatmadan terliklerimi giyip Alp'lerin kapısının önünde bittim.

Sonuçta karşı komşuyu sınava uyandırmak sevaptı değil mi ?

Kapıyı tıklatınca beklenmedik bir hızla açılan kapıdan Alp'in kafası çıktı.

"Kurtar beni çıkamıyorum."

Ne dediğini anlamaya çalışırken çok geçmeden Ayla Teyzenin sesi yankılandı apartman duvarlarında.

"Oğluşum valla şunu da ye son yahu ! Okundu üflendi hep bunlara."

Ben kapı ağzında kıkırdarken Ayla Teyzenin radarına yakalanmıştım bile.

"Oy benim gelinim mi gelmiş oğluşumu almaya. Gel kızım sen de ye şundan biraz. Bak okundu hep bunlar."

Ben hâlâ gelinim kısmında kalmışken gözlerimi büyüterek Alp'e bakıyordum.

Ne yapayım anlamında omuz silkince utanarak yere baktım.

"Oy benim gelinim utanırmıymış oy." Diyen Ayla Teyze bokunu çıkarmakta kararlıydı anlaşılan.

"Sence de bu muhabbet fazla uzamadı mı anneciğim ?" Diyen Alp'e destek çıkan gözlerle baktım.

Ayla Teyze gözleri dolu dolu baktıktan sonra öpüp koklayıp salmıştı bizi. 

Yağmurdan kaçarken doluya yakalanmak demek, Ayla Teyzeyi atlattık diye sevinirken annemin radarına takılmak demekti.

Saat neredeyse dokuza gelirken hâlâ annemin öpüp koklamaları bitmemiş, sınava gidememiştik.

Yeni Okul AlarmıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin