MECBUREN⚜ #watty2019

1.Bölüm (İFLASIMIZI KUTLAYABİLİRSİNİZ!)

   Neşeyle elindeki dosyalara bakıyordu genç kadın. Bu iştende başarıyla sıyrılmıştı ya daha ne isteyebilirdi ki. Bu işi almak için gecesini gündüzüne katmıştı. Ve sonunda da başarmıştı. kabul görüşmesi yapılmıştı. O işin reklam yöneticiliğini ve tasarısını üslenecek olan kişiydi artık. Mutlulukla, ona ayrılmış odada kahvesini içerken kağıtlar önünde gurur tablosu niyetine duruyorlardı. odasının kapısı çalındığında içeri giren kişi kendi kadrosunda çalışan biricik arkadaşı İpek Coşer'di.

-Aldım işi ipek aldım'dedi genç kız ellerini birbirine çarparken.

-Tebrik ederim Nehirr çok sevindim valla.

-Hiç umutlu değildim biliyorsun.

-Senin aptallığın. Bu işin olacağı belliydi boşuna üzdün kendini. Yaptığın onca telaş boşunaydı.

-Neydi ki seni bu derece emin kılan şey?

-Yapma nehir, sen Kahyalar holdingin sadece reklamcısı değilsin farkındamısın bilmiyorum ama bu şirket babanın.

-Ne demek bu, o halde kabul görülen iş görüşmemin sebebi sadece bu holdingin sahibi olmam mı? günlerce uykusuz kalıp uğraştığım çizimler yada emek verdiğim bu tasarıların hiç mi önene mi yok.

-Onu demek istemiyorum. bunlar göz ardı edilmeyecek şeyler elbette. ama sende biliyorsun ki, iş adamları bu tür konularda arkası sağlam güçlü şirketlerle kurulan bağları önemserler.

Neden hep bu tür şeylerle itham ediliyordu Nehir Kahyalar? onun başarısının hiçmi önemi yoktu? bunca yıl bu şirketin sahibi değilken yaptığı onca başarı varken tek sebep, yada en etkin sebep olarak neden bu holdingin sahibinin babası olması öne sürülüyordu. En yakın arkadaşı bile bunu en çıplak haliyle sunmuyor muydu önüne. bu sırada geçen kadının kapısı tekrar çalınmış bu sefer 'giir' izniyle içeri giren kişi bir diğer arkadaşı olmuştu.

-nasıl alabildin mi işi?

-Almış mıyımdır?'dedi genç kadın tek kaşını havaya kaldırarak. Faruk'un onun arkasında oluşunu istiyordu. Faruk genç kızın başarısını hep takdir eder ve ona büyük bir hayranlık duyardı tanıştığından beri. Şimdiyse işi aldığından öylesine emindi ki.

-Tabi ki aldın'dedi yanağına bir öpücük kondurarak.

-Bildin canım.

-Tabii ya o tasarılara, senin iş gücüne kim hayır diyebilirdi ki.

-Sonunda başarım sayesinde bu işi aldığımı biri kabul ediyor.'dedi genç kadın ipek'e laf çarparken. ipek de arkadaşının başarısını biliyor ve farkına varıyordu elbette. ama onu bu işin olacağına emin kılan şey kahyalar holdinginin sahibnin kızı olmasıydı. Nehir yanlış anlasın istememişti.

-Yapma nehiiir.'nehir kırıldığını, ipek nehir'in yanlış anladığını anlatmaya çalışırken içeri abisi Savaş girmişti. Ah bu adamı ne kadar da çok seviyordu. böyle bir abiye sahip olmak harika bir şeydi. Nazlının ne kadar şanslı olduğunu düşünüyordu sürekli. Kendisi kadar şanslıydı nazlı.. Savaşın sinirli sert kıskanç yapısı nehir kadar Nazlıyı da zorluyorken, iki kadında bu sahiplenmeyi bazen sevebiliyordu. Ah onun koruyucu, kıskanç sert abisi.

-Bana işi aldığını söyle nehir'dedi gülümseyerek abisi.

-''Elbette aldım en yakışıklı abim. ''dedi savaş'a sarılarak. Abisiyle içten bir sarılma yaşarlarken gelen sese yöneldi iki kardeş.

-Peki ben nehir hanım? ben abiliğin hangi kategorisindenim acaba'dedi sitem ederken büyük abisi Mahir. işinde son dererece başarılı babasının yerine geçse geçse bu geçer dedikleri abisi. başarılı, yakışıklı, korumacı, ve yeni evli abisi. Nehir böyle iki mükemmel abisi olduğu için ne kadar da şanslıydı. Bu şansının da farkındaydı.