-nehir gitmeyecek Mahir! O kadar da uzun boylu değil artık.
-sana mı sorucam lan!güldü kayhan. tabiki soracaktı. kimse nehiri alamazdı ondan.
-ya kime soracaktın? kocasıyım onun. Nehiri benden alamayacağını bilmen gerekirdi.
İkiside bilmiyordu ki nehir ikisinden de izin alma mecburiyetinde değildi. ama kızmadı nehir. abisi ona zarar veren adamda kurtarmaya kocasıda, onu vermemeye çalışıyordu.yani sahte bile olsa evililikleri bozulmamalıydı. yoksa kayhanın nehire sunduğu sahiplenişin başka amacı olamazdı. aslıda nehirde orta kalmış sinirli iki adama bakıyorlardı. -mahir. iki dakika dışarda bekle nehiri ben getireceğim lütfen.-bu adamla bir dakika daha kalmayacak bu evde aslı.!
-mahiir. lütfen hayatım.mahir kapıda beklemeyi kabul etmiş tüm gergin ifadesiyle açık olan kapının önünde beklemeye başlamıştı.aslıysa kayhanın arkasına aldığı nehire baktı. nasılda özlemişti onu. kayhan gerçekten bunu yapmışmıydı nehire.
nehirin canı yanmış olmalıydı.-nehir?
-yenge kayhan bana bir şey yapmadı ki. yemin ederim yapmadı. ben dün akşam salatayı taşırken başım döndü düştüm.-inanma mı bekliyorsun?
-evet yenge. inanmanı bekliyorum.
-kayhan?
kayhan umursamazca "ne?" der gibi bir ifadeyle salladı kafasını.
-nehire gerçekten el kaldırdıysan..
Cevap vermedi kayhan güldü sadece.-yengecim yemin ederim ki olmadı öyle bir şey.
-gel eve başka türlü ikna olmayacak abin. güzelce açıklar ikna edersin. benide abinide. hatta annenleride.-annemlerde mi duydular?
güldü kayhan.
-birde gerçekten bir şey yapsam yedi sülalen ellerinde sopalarla gelecekti heralde nehir.
-emin ol geliriz. hele bir bir şey yap nehire.
Nehir gidecekti. herkes yanlış anlasın istemiyordu çünkü.
-gelin kahvaltı yapalım?
bu teklif kayhandan gelmişti.
-sen bizim kızımıza el kaldır biz senin sofranda yemek yiyelim.
-nehire el kaldırmadım aslı.
-hadi nehir.
-gelmeyecek.
-gelecek.güldü kayhan. nehir istemeden buradan gitmeyecekti.
-yenge gerçkten kayhan bana bir şey yapmadı. masanın bulunduğu yükseğe çıkarken başım döndü oraya çarptım dudağımı. ama madem böyle anlaşıldı geleyimde anlatayım hepinize.
-iyi olur. bekliyoruz seni hadi.
Aslı kapının önüne çıktığında kayhanla nehir gülüştüler. ne duruma düşmüşlerdi ama.
-ben gideyimde konuşayım ailemle tamam mı :)
-akşama seni alırım.
-tamam.nehir gülümseyerek ayakkabılarını ayağına geçirdi ve ceketini çantasını aldı. abisi ve yengesinin yanına geldiğinde mahir sıkıca tuttu kardeşini.
-sen bir daha rüyanda görürsün kardeşimi, şerefsiz.!
Nehir gülerek baktı abisine. arabaya bindiler. aslı arkaya nehirin yanına oturdu. mahir son surat gidiyordu böyle devam ederse iki dakikaya varacaklardı eve.
-beni dinleyecek misiniz?
-yalanlarını dinlemeyeceğiz nehir. boşanacaksın. hemen bitecek bu iş.-abi neden boşanayım. kayhan bana birşey yapmadı yemin ederim ki yapmadı.
-ne o dudağının hali o zaman.
-düştüm ben. başı...
-kes sesini. inanmıyorum saçmalıklarına.
-ama doğru bu abi.
-dün kavganızın ortasında yakalamış ender sizi, tabaklar kırılmış yerler dağınık.
-abi işte ben düştüm, kayhan dudağımı siliyordu daha toparlamamıştık bile son..
-nehir dinlemeyeceğim. inanmıyorum sana çünkü.
Güldü nehir.hakikaten de kayhan birde vursaydı nehire ozaman ne olacaktı.
-annem babamda yanlış anladı.
-savaşda vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MECBUREN⚜ #watty2019
FantasyBir mecburiyet hikayesi. İçine düştükleri durumdan birbirlerine zarar vermeden çıkmaya çalışan iki hayat hikayesi. Mecburiyetlerin değiştirdiği hayatları, acı geçmişi, intikam hırsı ile yakmak isterken yanan Ender'i, yan karakterlerin devasa aşkları...