15.Bölüm: "Masum Gülüşü"

321 53 32
                                    

Sürpriz! Erken bir ara bölüm güncellemesi yapayım dedim. Son zamanlarda hikayedeki durağanlıktan(bence) okunmalarda biraz düşüş olmuş ama sizlere heyecanlı bölümler hazırlıyorum o yüzden merak etmeyin... ( ͡° ͜ʖ ͡°) Gelecek bölümde görüşürüz, iyi okumalar!

☆.。.:*・°☆.。.:*・°☆.。.:*・°☆.。.:*・°☆

2 hafta sonra

Taehyung'un bakış açısından

"Düzenlemelerin mailini tam 7 dakikadır bekliyorum ama gelmedi... Siz oradakiler dosyaları postaya verdiniz mi? Jung Shin yolladığın dergi sayısında hata var... Herkes işini düzgün yapamaz mı? Bu kadar zor olmamalı... Delireceğim!"

Jung Hoseok bir basım dönemi tekrar dergi binasında terör estiriyordu. Adım attığı yerlerden sanki ateş yükseliyordu, herkes korkuyla azar sırasını bekler gibi Jung Hoseok'un geçişini izliyordu. Yanımda oturan Jungkook dişlerini sıkarak kafasını eğdi.

"Yine başladı... Gelip kılıcıyla başımı gövdemden ayırmadan önce harakiri yapsam iyi olacak."

Dediği şey o kadar komik gelmişti ki kendimi tutamadan kahkahalara boğuldum. Sesim biraz yüksek çıkmış olacak ki Jung Hoseok soluğu bizim oturduğumuz masada aldı, resmen burnundan soluyordu.

"Kim Taehyung!"

Gözlerimi korkuyla ona çevirdiğimde işinden dolayı yüzünde beliren ciddiyet gerçekten de korkutucuydu.

"Gülüp eğlenecek zamanın çok olduğuna göre son yazını da umarım en yakın zamanda teslim edersin."
"Tabii efendim."

Jungkook gülmesini bastırmak için dudaklarını ısırıyordu ki Jung Hoseok elindeki poşet dosyayı Jungkook'un önüne yavaşça attı.

"Jungkook üçüncü paragraf ve beşinci paragraf arasındaki kısmı acilen düzeltmen gerekiyor, tam anlamıyla berbat bir geçiş yazmışsın."

Jungkook öfkeyle poşet dosyaya baktı ve daha sonra gözlerini kısarak Jung Hoseok'a döndü.

"Peki."

Jung Hoseok bize birkaç saniye daha baktıktan sonra ani bir hareketle dönüp odasına doğru adımladı. Onun odasına çekilmesi ile ofiste herkes derin bir nefes aldı. Jungkook gerçekten sinirlenmişti ama yine de bunu pek belli etmemeye çalışıyordu. Onu teselli etme amaçlı gülümsedim.

"Eminim ki berbat değildir sadece sinirli olduğu için bir kulp aradı."
"Tabii ki de berbat değil! Jung Hoseok'a yazı beğendirmek üniversiteye girmekten daha zor!"

Buruk bir şekilde gülümsedim ve düşünmeye başladım. Jung Hoseok gerçekten kimsenin yazısını beğenmiyordu. Bu dergide ve diğer dergiler arasında da en çok okuyucuya sahip kişi Jungkook'tu ama onun yazılarına bile burun kıvırıyordu. Bir yandan düşününce de Jung Hoseok benim yazılarımı her zaman beğenmişti. Buraya geldiğimden beri yazılarımın içeriği hakkında 'berbat' vb. bir yorum hiç işitmemiştim. O yüzden şaşkınlığım artsa da bu durumu kendi içimde küçük bir zafer olarak kabul ettim.

Tüm günü çalışarak geçirdikten sonra sonunda bitmesi gereken işleri tamamlamıştık ve eve dönmek için hazırlanıyorduk. Jimin'in de yanımıza gelmesi üzerine üstlerimize ceketimizi geçirip kattan ayrılmak için çıkıyorduk ki fotokopi çekmekten dönen bir çalışan beni görünce el sallayarak yanıma geldi.

"Çok üzgünüm ama Jung Hoseok seni çağırıyor, sana söylememi istedi."
"Şimdi mi?"
"Evet, az önce söyledi çıkmadan yanına uğramalısın."
"Teşekkür ederim haber verdiğin için."

My Dear Poem ° VhopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin