Birinci Sezon, Yedinci Bölüm -01.07-

442 40 14
                                    

05

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

05.08.2019

Bugün günlerden pazar ve saat daha beş. Haliyle kimse uyanık değil, herkes uyuyor. Ben ise koşuya anca kalkabildim, şimdi giyiniyorum ve çıkacağım. Pazartesi günü Deniz'le okulda karşılaşmamızdan sonra bir daha o kadar büyük olay olmamıştı. Garip bir şekilde o da diğerleri gibi sessizliğe bürünmüştü ki ben görmeye çalışmadığım sürece yüzünü bile göremiyorum. Affan'a saldıran ve bana saldırmaya çalışan çocuklar ise Yasin gibi devamsızlıklar yapmaya başlamıştı. Yasin'in planı olduğunu bu olaydan anladım. Odamdan çıkıp mutfağa gittim ve dolaptan sütümü aldım. O sırada mutfağa Kaan girdi, o da benim gibi eşofmanlı.

"Bu saatte yürüyüşe mi çıkıyorsun?" diye sordu. Üzerimde eşofmanlar, elimde süt dolu bir şişe ve saat beş başka nereye gidebilirim? Belki kreşe ama yaşım uymuyor.

"Yok, koşuya çıkıyorum." O dolaptan dün gece hazırladığını gördüğüm ne kadar yeşillik varsa hepsini sıktığı ve onun tabiriyle detoks suyunu aldı. Sütümü içene kadar beni izlemesine takılmadım.

"Sabah sabah koşulmaz, Deli." Sütüm biter bitmez bardağımı yıkadım, o da beni izliyor. Merak ediyorum; hem deli deyip hem de nasıl hayran gibi bakabiliyor? Ona cevap vermek yerine çıkış kapısına geçtim ve ayakkabılıktan Affan'ın koşu ayakkabısını alıp giyinmeye başladım. Benim sürekli koşuya çıktığımı öğrenince onunkileri giymeme izin vermişti. "Deli." Kaan yine bana seslendiğinde ona baktım; ayakkabılarını giyiniyor olsa da yüzü bana dönük.

"Şimdi sana anlatamam, saat işliyor Kaan. O kadar merak ediyorsan benim tempoma uyarsın."

Evden çıktığım gibi hafif bir tempo tutarak yolda ilerlemeye başladım. Bu mahallenin sevdiğim yani her evin araba alacak parası olmadığından kenarlarda arabalar yok, mahalleye girip çıkan araçlar da olmuyor. Koşmaya, vücudum bu harekete alışınca başlayacağım.

Üçüz kardeşimin olma avantajları çok fazlaydı, şu aralar bunu çok iyi anlıyorum. Misal artık tüm eşyalarımızı ortak kullanıyoruz -ki her ne kadar benim onların da kullanabileceği kadar çok eşyam olmasa da onlar bana severek veriyorlar-, illa birinden biri her şeyine ortak olabiliyor ve hiç yalnız hissetmiyorsun. Affan'la ders çalışabiliyorken Odkan'la da spor yapabiliyoruz. Evde mekik çekmeme, boks partnerim olmaya hep Odkan yardım ediyor.

Evden çıkmış Kaan, bana yetişmek adına kısa bir süre koştu. Yanıma gelince de benim tempoma uydu ve konuşmasına başladı; "her sabah böyle koşar mısın? Diğer sabahlar seni görmedim." 

O koşuya 5'te çıkıp 8'de dönüyor. Birbirimizi fark etmemiz imkansız ama genelde uyanık olduğumdan onun sesini duyuyorum.

"Bugün geç kalktım. Normal de saat dörtte çıkardım da bugün geç kaldım o yüzden. Dörtte çıkar, dört buçuk da dönerim." Açıklamamdan sonra bana kısa bir bakış atıp önüne döndü.

KardeşlerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin