|Sadece aile kurgusudur.
Lgbti+ yoktur, karakterlerin hepsi kardeşler veya birbirlerini kardeş gibi görürler.
Hikâyemde ütopik bir dünya vardır; aşkın, sevdanın uzak olduğu, sadece aile bağlarının işlendiği. Aile olmak illa kana ihtiyaç duymaz ya da...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
12.08.2019
Deniz'i istememin ardından bir süre daha konuştuk ve bu görevler için özel motel tutulacağını, polisler tarafından korunacağımızı anlatıp sadece motelde çalışmamızı istediler. Şu anlık Deniz'in haberi olmasa da hemen haber verileceğini söylemekten geri durmadılar. Yarım saat kadar sonra o odadakilerle bahçeye çıktığımızda kardeşlerimin bahçenin köşesindeki bankta oturduğunu gördüm; Affan test çözüyor, Odkan'sa çizgi roman okuyordu. Onlara açıklama yapmak zorundayım. Odkan'ın hayal kırıklığına uğrayacağını biliyorum ama yaşıtlarımın can sağlığı adına bu görevi sırtlanmalıyım. Uyuşturucu sadece kişiyi değil, çevresini de tüketen bir zehir.
"Onlara açıklama yapmalıyım," dedim müdüre bakıp kardeşlerimi gösterirken. Hepsi oraya baktıklarında Odkan'ı çok seven ve onu yardımcısı yapan bedenci gülümsedi. Garip bir şekilde kardeşimle bu beden hocası çok iyi anlaşmış, derslere beraber karar vermeye başlamışlardı.
"Gerçekleri söylememeye çalış lütfen. Ne kadar az kişi bilirse o kadar iyi olur," diyen müdür yardımcısını başımla onayladım. Kardeşlerime doğru yürürken beni ilk fark eden Affan oldu, anında Odkan'ı dürttü ve yanlarına vardığımda ikisinin de bakışları benle arkamdaki kişilerde mekik dokudu. Odkan'a ne diyeceğim...
"Beyler özür dilerim ama okuldan sonra kurduğum planları gerçekleştiremeyeceğiz. Onlarla işim var ki aslında biraz gönüllü olduğum bir iş. Bakın bunu telafi edeceğim tamam mı? Gerçekten üzgünüm," diye direkt içimdekileri söyledim. Odkan'ın anında düşen omuzlarına rağmen anlayışla başını aşağı yukarı sallarken Affan hâlâ merakla bakınıyordu.
"Sorun değil be kanka. Okul için gideceksen önemi yok, biz sonra da plan yaparız." Odkan her ne kadar sesini sıcak tutmaya çalışıp zorla gülümsese de anladım, gönlü fena kırıldı. Onun yanındaki çantamı açıp, adres defterini aldım ve sayfalarını açarak Odkan'a gösterdim.
"Bak burada pizzacıların, oyun salonlarının adresleri yazılı. Buraya gidip zaman geçirebilir ya da yarını bekler, beraber o planladığım boks kursuna gideriz. Zaten kayıtlar tamam, adresi burada da yazılı. Gerçekten kusura bakmayın lan. Bugünlük... Sadece bugünlük." Odkan'ın moralini düzeltmeye çalıştığımda Affan göz devirip test kitapçığını kapadı ve çantasına koydu.
"Kanka, bizim için elinden geleni yapıyorsun zaten. Neden üzülesin? Sorun yok vallahi. Hem biz bugün gider etrafa bakarız, yarın da dediğin gibi beraber takılırız." Odkan'ın gerçekten gülerek söyledikleri içimi rahatlatınca ona sarılıp teşekkür ettim, anında karşılık verdi.
Onlardan ayrılmak istemesem de gitmek zorunda olduğum için hocaların yanına döndüm. Sivil polis aracına ben, başkomiser ve müdür bindik. İlçenin derinliklerinde, evimize altı durak uzak üç katlı motele geldiğimizde araçtan indik. Öğrendiğim kadarıyla dışı bordo renk olan bu motel seneler önce sivillere kapatılmış ama sivillerin bundan haberi yokmuş. Üçüncü katın sağ koridorunun en sonundaki odaya geçtiğimde istemsizce ıslık öttürdüm. Tekli yatak en köşeye çekilmiş, birçok masa var ama asıl önemli olan açılmamış koliler. Hepsinin dosya kaynadığını başkomiser anlatmıştı. Boşaltılmış kolilerin içindeki dosyalar o kadar fazla ki çoğu masaların, yatağın ve koltukların üzerine sığmadığı için yerlerde üst üste koyulmuş. Şaka olmalı?