Birinci Sezon, Sekizinci Bölüm -01.08-

437 35 43
                                    


05

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

05.08.2019

"Yeter! Allah aşkına, yeter. Bakın kaç ay oldu ama yeter! Okul, okul ve gene okul. Ulan damızlık hayvanları bile arada dışarı salıyorlar da biz niye ev ile okul arasında bu kadar mekik dokuyoruz!" diye söylenen Odkan yüzünü de ekşitiyor.

Bu çocuğun ciddi sorunları olduğunu düşünüyorum; her şeyden çok çabuk sıkılabiliyor, kafasına koyduğunu yapabilmek adına yapamayacağı bir şey yok. Daha dün hep beraber diğer ilçedeki sahaya gitmiş, futbol oynamıştık ki Affan hâlâ o yorgunluğunu atamıyor.

Buraya geleli de 2 ay oluyor. Bu zaman içinde birbirimize biraz daha kaynaşmıştık, en azından Pars, bizden bir şey isterken çekinmiyor, Atilla istediği gibi sevgisini gösterebiliyordu. Yemeklerimiz artık daha eğlenceliydi ki Kaan'la beraber Pars'ın üzerindeki sorumluluğun çoğunu almıştık; yemek, temizlik vesaire... Hem Kaan'ın istediği o kitap listesini de yapmıştım, görünce öyle çok şok olmuştu ki o halini hatırladıkça sırıtasım geliyor.

"Bağlayan yok ya, sen gidebilirsin." Affan konuşurken başını test kitabından kaldırmamış, üstüne bir de soruyu cevaplamıştı. Ben de onu onayladığımda Odkan, ikimizin de kafasına birer kez vurdu.

Şu anda okuldayız, derste olsak da hoca olmadığı için sınıf rahat. Affan test çözüyor, Odkan arada telefonuna bakıyor ve ben etrafı dinliyorum. Kesinlikle okulda uyuşturucu dolanıyor, bunu kulak misafiri olduğum şifreli konuşmalardan anladım.

"Ben hobi edinmekten bahsediyorum lan! Gezmekten nereye varacağız? Hobi edinelim ya da ne bileyim ek dersler alıp kendimizi geliştirelim. Beraber bir şeyler yapalım diyorum ya!" Odkan'ın sözlerine iç çektim. Bu çocuk taktı 'biz' olmaya, her şeyi birlikte yapmaya çalışıyor, eskiden arkadaş olduğu elemanları bulduğunda onları bizimle tanıştırmaya da inat etmişti. Tuvalette fazla kalsak kapıda bitiyor. Anlamıyorum, kendi yalnızlığına da mı saygısı yok?

Teneffüs zili çaldığında Affan test kitabını kapatarak ayağa kalktı ve bizi de kaldırdı. Bahçeye çıkarken Affan'a bakıyorum. Buraya geldiğimiz ilk zamanlardaki enerjisi kayboldu, artık daha fazla bıkkın gibi. Sürekli bizden uzaklaşıyor, Kaan abi telefonu çaldığında uzaklaşıyor, mesajlarını bile görmemize izin vermiyor. Ne saklıyor? Hem de sürekli korkak, biri ona sessizce yaklaşsın ödü kopuyor. Okulda yalnız bir saniye bile geçirmek istemiyor. Neden bu kadar korkak? Halbuki boylarımız falan aynı ve istese herkesi korkuturdu. Ama o genellikle korkan taraf oluyor. Neden?

"Şu isim etiketleri çok canımı sıkıyor. Biz anaokulunda bile yapmadık bunu," diyen Odkan ceketinin cep kısmındaki etiketi çıkarmaya çalışıyordu. 

Affan'ı nasıl cesaretlendirebilirim? Bunu bir şekilde halletmeliyim, 18 yaşımızdayız ve birilerinden korkmak için son dönemlerimizdeyiz. Artık reşit olduk, korkmamalı, bizi korkutmaya çalışanları korkutmalıyız. Ne yapabilirim?.. Dövüş sanatları kursu onu cesaretlendirir mi? Bildiğim kadarıyla dövüşmeyi bilmiyor.

KardeşlerimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin