Just Imagine

20- "O ucubelerle mi?"

Ne ara 20. bölüm olduk biz? Oha'rika.(simay kanki asjfgasj) Bu arada hikayeyi baştan sona okudum ve başları biraz fazla... acemice. Ben bu yüzden okuyucu kaybettiğimi düşünüyorum. Ama düzenlemeleri kitap bittiğinde yapacağım. Neyse bölüme geçin siz. Bu arada önceden yazdığım bölüm silinince mal bir bölüm çıktı ortaya çok üzgünüm... MULTİ HAYAL :3

 

Banyoya girip kısa bir duş aldım. Saçlarımı yandan bir mısır örgüsü yapıp sıradan beyaz şort ve siyah badi giyip siyah Converse'lerimi aradım. Bulamayınca beyaz olanı alıp ayağıma geçirdim. Sonra aşağıya indim. Mert koltukta uyuya kalmıştı. Uyanması için dürtüklerken birden hani, tik olduğunda insanlar iki büklüm olurlay ya, öyle olmuştu. Tam da omzu ile boynu arasındaki yerden. Ah, süper.

 Tikiyle biraz daha oynayınca elime vurdu. Sonra da gözlerini açtı. Bana biraz bakıp samimi bir gülücük belirdi suratında.

"Tikini buldum." dedikten sonra gülümsedim.

"Ben seninkini zaten biliyordum." diyip üzerime gelmeye başlayınca koşarak kaçmaya başladım. Biryandan da bağırıyordum.

"Abi yapma noolursun. Api yapma api. Api büyüksün api. Api gelme apiğ!" Gülerken peşimden koşmaya devam ediyordu. Arka bahçeye çıkıp kaykayımı aldığım gibi hızla uzaklaştım. Arkama bakmamla bana yaklaştığını gördüm. Kaykayına binmişti. Zeki jojuk.

MERT

Hayal yukarı çıkmış ve uzun bir süre inmemişti. Onu beklerken uyuyakalmıştım.

-- 

Bir hassas noktama dokunduğunda rahatsız oldum ve kıpırdandım. Ama bu şahsiyet devam edince eline vurdum ve gözlerimi açtım. Karşımda kocaman gülümseyen Hayal'i görmemle şok geçirdim. 

"Tikini buldum." diyince sırtıp cevap verdim.

"Ben seninkini zaten biliyordum." diyip üzerine yürüdüm. Ben kovalamadığım halde bağırarak kaçışıyordu. Bense gülüyordum.

"Abi yapma noolursun. Api yapma api. Api büyüksün api. Api gelme apiğ!" Gülüp peşine takıldım. Arka bahçeye çıkıp kaykayına bindi. Bende aynısını yapıp onu takip ettim. Arkasını dönüp bana bakınca dengesi bozulur gibi oldu. Arkadaki duvarı farketmemle bağırdım.

"Hayal! DUR!" Daha ne olup olmadığını anlayamadan duvara çarpmış, yere yığılmıştı. Hızla yanına gidip sarsmaya başladım. Neden bana bakıyorsun ki zaten?

"Hayal? Hayal? Şaka yapmıyorsun değil mi? Uyansana?! HAYAL?!" Kucağıma aldığım gibi eve girdim. Ona birşey olamaz.

"Rüya çabuk arabaya."

"Nooldu abi?"

"Çabuk Rüya!" Rüya paldır küldür aşağı indi ve kaşlarını çattı.

"Hayal ablaya nooldu?"

"Bayıldı. Anahtarları al da hastaneye gidelim." Çekmeceden anahtarları alıp kapıyı açtı. Arabayı da açınca Hayal'i arka koltuklara yatırdım. Rüya kafasını kucağına koymuştu.

"Abi filmlerde kolonya koklatıyolardı." Arabayı çalıştırıp torpidodan küçük kolonyayı arkaya uzattım ve hızla hastaneye sürdüm.

"Hayal abla? Orada mısın? Uyan hadi? Ama uyanmazsan ben ağlarım. Sen benim ağlamama dayanamazsın. Değil mi?" Sesi titremeye başladı. Aynadan gördüğüm kadarıyla kolonyayı eline sürmüş, burnuna tutuyordu. Ağlamaklı çıkan sesiyle devam etti.