Hayallerimi sende unuttum sevgilim. Geri veremedin. Kırılmıştı hepsi.
**
Yemekler hazırdı ve tatlarına baktığıma göre güzel olmuşlardı. Bu anı tarihe geçin. Zehirsiz yemek yaptım! Yemekleri tabaklara güzelce yerleştirip servise hazır hale getirdim. Hepsini hala sıcak olan fırına koyup soğumamasını sağladıktan sonra masaya son kez bakmaya gittim. Son kez düzelttikten sonra Özgür ve Melisa aşağıya indiler. Çok şıktılar. Kendi üzerime baktım. Şort ve bluzla çok... spordum. Melisa koltuğa oturunca Özgür yanıma geldi.
"Merak etme. Şık olmana gerek yok." Gülümsedim ve Rüya'nın yanına çıktım. Dolabın başına bağdaş kurmuş oturuyordu.
"Nooldu Rüya?"
"Ne giyeceğim Hayal abla?" Dolabından birkaçşey çıkarıp uzattım. Son olarak siyah bir cap taktım kafasına.
"Aşağıya gel tatlım."
"Tamam." Gülümseyip kıyafetleri yatağa bıraktI. Kapıyı kapatıp aşağıya indim. Mert aşağıya inmiş masaya bakıyordu.
"Nasıl olmuş?" Bana döndü gri dar kot ve süt kahvesi gömlek giymişti.
"Güzel. Umarım yemekler de masa gibidir."
"Umarım." Kapı çalınca herkes dönüp bana baktı. Gerile gerile kapıya yaklaştım. Kapıyı açmadan önce yutkunup gülümsedim. Kapıyı açtım ve karşımda daha yaşlı bir çift beklerken... çok gençlerdi.
"Merhaba." Elimle içeriyi işaret ettim. Kafalarıyla selam verip içeriye geçtiler. Melisa ve Özgür hemen diplerinde bittiler. Onlar sarılırken bende merdivenlerin yanında duran Rüya'nın yanına geçtim. Saçlarını elimle düzeltip gülümsedim. Herkesin sarılması bitince içeriye oturmaya geçtiler. Bizde peşlerinden gidip tekli koltuğa oturduk. Zaten tekli dememe aldanmayın biraz fazla genişti.
Herkes sohbet ederken adınının Eslem olduğunu düşündüğüm kadın dikkatle beni izliyordu. Biranda sessizlik olunca kadın konuştu.
"Senin adın ne?" Herkes bana döndü.
"Hayal." Eslem'in kocası olduğu söylenen Berke rahatsızca kıpırdanıp yutkundu. Eslem'in gözleri çok hafif -belkide ben yanlış gördüm- dolunca izin isteyerek lavaboya gitti. Diğerleri konuşurken Eslem uzun süre gelmeyince Berke yukarıya çıktı. Bende rahatsızca kıpırdandım.
"Rüya ben tatlı yapacağım yardım eder misin?"
"Evet!" Kalkıp mufağa gittik. Ben kek malzemelerini çıkarıp sırayla kaba koydum. Rüya da çırpıyordu. Kekin işi bitince fırına koyup pişirdik. Pişince dolaptan Nutella'yı çıkarıp keki dikkatlice ikiye böldüm. Alt kısmın içini oyduktan sonra oraya Nutella doldurup üstnü kapattım. Üzerine çikolata sosu yapıp kabına yerleştirdikten sonra içeriye geçtik. Herkes oturup gülüşüyorlardı. Mert dışında. O telefonuyla uğraşıyordu. Özgür birden lafa girdi.
"İsterseniz masaya geçelim." Herkes onaylayınca masaya oturdular.
"Yemekler Hayal'den." Özgür yine gülümseyerek beni ateşe atmıştı.
"Ben çorbaları getireyim." İçeride çorbaları kaselere doldurup servis yaptım. Sonra afiyet olsun diyerek mutfağa geçtim.
Beğenecekler mi? Beğenecekler mi? Beğenirler ya. Beğenirler. Off! Mutfakta dört dönerken içeriye Mert girdi.
"Yemekleri servis edebilirsin. Bu arada çorbayı beğenmdiler." Yaa niye beğenmiyorlar kii! Mert gittikten bir süre sonra içeriye geçtim ve çorba kaseleriyle boş tabakları alıp gittim. Fırından yemekleri çıkarıp servis ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just Imagine
De Todo'Hep mutlu ol.' demişlerdi bana. Oysa hayatta hep mutlu olursam hayal kuracak neyim kalırdı ki? YAZAR: Arkadaşlar ilk hikayem olduğundan çok saçma ve rastgele bir kurgusu var uyarılır :d okumayın bence yani