Hep başkarakterlere bir şey olacak değil ya! Diye düşünüp Su’yu kaçırttım. Evet ben kaçırttım. Ömer değil.ndhac ayftguyaf taam vurmayın :D Karakterler değişti. Mulitlere aldanmayalım.
Su…
Ömer Ömer Ömer… Hayal mi söylemişti bu ismi? Hm…. HAYIR! OLAMAZ… DEĞİL Mİ! İşte şimdi sıçtık.
“Şey… adınız?”
“Serdar.”
“Su alabilir miyim? Boğazım kurudu.” Bana tuhaf bir bakış attı.
“O kadar konuşmaya beklerdim. Bekle ve yaramazlık yapma.” Sevimsizce gülümseyip çıkmasını istedim. Ellerim ile arka cebimden telefonumu çıkardım. Sonra Selim’e mesaj attım.
Kime: Seloş dasgdka
Lütfen arka taraftaki depoya gelin. Hayal’in babasının adamı kaçırdı beni. Kavga çıkabilir. Hayal gelmesin. SAKIN!
Çok açıklayıcı mesajımı gönderip telefonu yere fırlattım. Kapı açıldı ve Serdar girdi.
“Sana yaramazlık yapma demiştim!”
“Zaten elimden kaydı yoksa çoktan birilerini aramıştım!”
“Su yok sana.”
“HAYIR! VER YOKSA BİN KELİME SÖYLERİM DURMADAN!”
“Aman Allah korusun!” Suyu ağzıma uzattı. İçip geri çekildim.
“Sağol.” Bir şey demeden karşıma oturdu.
“Biliyor musun Önemli Değil diye bir kelime var.” Güldü. Sinir.
“Ya ne sırıtıp duruyosun!”
“Konuşsana!” Gıcık dalcam buradan… Tamam şuan ellerim falan bağlı olabilir ama… Ya kesin!
“Sen b…” Kapı birden açıldı ve Selim, Mert ve tanımadığım bir grup çocuk içeriye daldı. Hayal de arkadaydı. Ben o Selim’i var ya… Grup ve bizimkiler çocuğa dalınca içeriden 3 kişi daha gelip gruba saldırdı. Hayal arkadan gelip ellerimi çözdü. Bende ayaklarımı çözüp ayağa kalktım. Sarıldım
“Selim’e seni getirmemesini söylemiştim.”
“Zaten gelmemi engellemek için binbir türlü yalan attı.” Ayrılıp yerdeki sopayı elime aldım.
“Neden geldin peki?”
“Sana bir şey olduğunu biliyordum.” Hayal deponun köşesinde olan başka bir sopa aldı.
“Haydi.” Beni kaçıran adamın üzerinde yumruklayan Selim’e döndü.
“Gerisini bize bırak.” Selim bize ve elimizdeki sopalara baktı ve gülümseyip kalktı. Kavga eden gruba saldırdı.
Hayal sopayı Serdar’a geçirdi.
“Bu (Karnına vurdu.) seni (Yine karnına vurdu. ) üvey (sırtına vurdu.) babamın (Beline vurdu) gönderdiği (omzuna vurdu) için.” En son hiç de hoş olmayan bir yere vurup geri çekildi. Ben gelişi güzel vurup sopayı ona fırlattım. Selim, Mert ve grubu bizi izliyordu. Üç adam yerde yatıyordu.
“Haydi kızlar işiniz bittiyse?” Hayal eliyle bir dakika işareti yapıp adamların yanına gitti. Hepsine sopayı geçirdikten sonra bağırdı.
“O Ömer bozuntusuna peşimi bırakmasını ve arkadaşlarıma dokunursa onu bunu yaptığına pişman edeceğime emin olabileceğini iletin. Bana boşuna boks öğretmedi.” Sopayı ortadakinin kafasına fırlatıp yanımıza gelip koluma girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just Imagine
Aléatoire'Hep mutlu ol.' demişlerdi bana. Oysa hayatta hep mutlu olursam hayal kuracak neyim kalırdı ki? YAZAR: Arkadaşlar ilk hikayem olduğundan çok saçma ve rastgele bir kurgusu var uyarılır :d okumayın bence yani