-35- "Kapıyı niye çarpıyorsun manda!"

297 2 2
                                    

“Adının anlamı ne?”

“Dürüstlük.”

“Önceden gördüğümde gözlüklerin vardı?” Gözüm Arel’e kaydı. Gözlük takmamıştı.

“Beni daha önce nerede gördün?”

“Hayal, sizin evinize geldiğinde.”

“Evi mi gözetliyordunuz?”

“Gözüm takılmıştı.”

“Tamam. Gözlük takmayı pek sevmem.”

“Bence daha iyi duruyor.”

“Başka soru?” Gülmüştüm. Kızlar yaklaşık on beş dakikadır alakası-alakasız sorular soruyorlardı. Arel bıkmış gibi görünüyordu.

“Yok.”

“Benim gitmem gerek. Görüşürüz!” Ne olduğunu anlamadan evden çıkmıştı.

“Pizzalar?!” Arel ile uğraşmaktan unutmuş olmalılardı.

“Bekleyin.” Pizzalar soğuduğundan fırını ısıtıp pizzaları içine koydum. Çıkarıp büyük tabaklarımıza yerleştirdim. İçeceklerle birlikte masaya koydum.

“Kızlar!” Hızla gelip oturdular ve kibarca yemeye başladık. Tamam, hiçte kibarca değildi. Abandık diyebilirim. Su ağzı doluyken konuşmaya başladı.

“Ouy nü güzülmüşş!”

“Ağzındakini bitir Su!”

“Ay ne güzelmiş bu!” Güldüm. Birden kapı çalınca üçümüz birden yüzümüzü buruşturduk. Birbirimize bakarken yine açmak bana kalmıştı. Oflayıp kapıya ilerledim. Açtığımda Mert, Selim ve Furkan kapıda duruyorlardı. Furkan ne kadar da… yüzsüzdü! Derin bir nefes alıp dışarıya çıktım ve kapıyı kapattım.

“Yine niye geldin?! Gelmemen gerektiğini bilmiyor musun?! Lütfen git. Mira’nın moralini tekrar bozmana izin veremem. Kafası dağıldı.”

“Hayal, bırak konuşsun.” Selim’i ilk kez ciddi görüyordum.

“Hayır!” Çok mu fazla bağırmıştım?

“Ne oldu Hayal?” Evet. Çok fazla. Mira kapıyı açtı. Erkeklere baktı. Furkan’da bir iki saniyeyle oyalandı.

“İçeriye gelsenize.” Gözlerimi önce pörtlettim sonra kısarak baktım. Kapıyı açarak kenara çekildi. Su’ya bir bakış attı. Hızla içeriye girerken Selim kolumdan tuttu.

“Bırak kendileri halletsinler.” Kafamı salladım. Herkes içeriye geçince etrafa bakındım. Üçlü koltuğa Su ve Selim yayılmıştı. Mert ikili koltuğa, Furkan tekliye geçmişti. Mira Selim ve Su’yun yanına sıkıştı. Ben de ayakta beklemeyi tercih ettim. Erkekler –özellikle de Selim.- Biraz toparlanıp oturdular.

“Aslında biz buraya benim için gelmedik.” Furkan Mert’e döndü.

“Biz Selim ile yurtdışına gidiyoruz. Bir aylığına. Furkan da temelli gidiyor.” Mira’ya baktım. Bir ifade yoktu.Su’yun gözleri dolmaya başlamıştı. Kırpıştırdı. Gözlerimi kaçırmamla Mert’le göz göze geldim. Kafamı yere indirdİM. Su’yun sesiyle yine ona döndüm.

“Neden?”

“Ben eğitim için- babam ve annemin yönettiği yer için. Selim de benimle geliyor. Başka nedenden.” Su, Selim’i yukarıya çıkardı. Mert ayaklandı.

“Hayal, biraz konuşabilir miyiz?” Kafamı sallayıp evden çıkıp bahçedeki sandalyeye oturdum.

“Biliyorum, kafan karışık falan filan. Ama Hayal, ben senden zaten cevap beklemiyordum. Sadece… bilmeni istedim.” Kafamı salladım.

Just ImagineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin