Hayatınızda neler eksik? Aile? Sevgili? Dost? Ya da daha farklı şeyler? Sizi darma duman edecek kadar yokluğu veya yok olması kadar koyabilecek neler var? Kim Seokjin'in hiçbir şeyi kalmamıştı sevgilisi Kim Taehyung'dan başka. Az önce yoğun bakımda kalbi duran sevgilisinin ve ona kalp masajı yapan doktoru izleyemeyecek kadar berbat hissediyordu.
Onu her an her saniye izlediği, camın altına çöküp oturdu ve her teni kalkıp indiğinda gözyaşları daha çok arttı. Namjoon yere oturmuş Seokjin'in ağlamasını durdurmaya çalışırken, kendisi dolan gözlerinden habersizdi. "Sakin ol. O seni asla bırakmaz." Seokjin ise dayanamıyordu. Kendine kızdı.
Minicikti vücudu. Onu yemeğe zorlamalıydı. Her gün gerekirse beslemeliydi. Aptaldı, kendi sevgilisini koruyamayacak kadar aptaldı. Doktor alnının terini silip Jimin'in karşısına geçmişti. Jimin, Jungkook telefonda konuşurken duymuş resmen yıkılmıştı.
Jungkook'a çok kızmış ama ondan gitmemişti.Onun da tek sığınağı Jungkook'du çünkü. Doktor ise Seokjin'e bakamıyordu bile. Şu iki günde deli gibi zayıflaması ve çökmesi içler acısıydı. "Kalbi durmuştu. Çok zor geri
getirdik." Seokjin derince yutkundu ve gözlerini sımsıkı kapattı. "Yaşamsal belirtileri elbet var ama..." Seokjin elini yumruk yapıp sıktı.Herkesten iç çekiş ve hıçkırık sesi gelirken, Seokjin onun yaşama umuduna güvendi ve fısıldadı. Fısıltısı gür bir şekilde yayıldı boş koridorda. "Ama? Ne olacak?" Doktor derin bir nefes aldı. Bunu bu adama söylediğinde neler olur bilemedi. "Bugün içinde uyanmazsa onu *yapay koma* ünitesine sokmak zorunda kalacağız."
Seokjin bunun anlamını biliyordu. Lanet olsun ki zamanında çalışma arkadaşına yapılmıştı. Elleri titrerken defalarca yutkundu ama, göğsündeki ağrı asla gitmedi. Yavaş adımlarla ilerledi ve kendini lavaboya attı. Elleri zangır zangır titrerken, aklında olan tek şey güzeller güzeli sevgilisiydi. Onu ilk gördüğü gün geldi aklına.
Gri dolgun saçları, kavruk teni ve ona en çok yakışan kırmızı saten gömleği... gözünde canlanan ilk hali gülümsemesine, ardından ağlamasına sebep olmuştu. Bu onsuz ağladığı ve çaresiz hissettiği günlerden sadece biriydi. Boynunda dinlenmek, göğsüne saçlarını sürtmek ve onu deli gibi öpmek, nefessiz kalana kadar sevmek istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
In La Kesh ✓
Fanfiction"Geçmiş damarlarıma bir zehir gibi dolandığından beri, karanlıktaydım. Sonra sen geldin kalbime, evime, yatağıma ve geleceğime..." kim seokjin üniversiteli bir uyuşturucu baronu, kim taehyung yaralı bir dans öğrencisi.