"Geçmiş damarlarıma bir zehir gibi dolandığından beri, karanlıktaydım. Sonra sen geldin kalbime, evime, yatağıma ve geleceğime..."
kim seokjin üniversiteli bir uyuşturucu baronu, kim taehyung yaralı bir dans öğrencisi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saatlerdir arabanın arkasında sessizce oturuyordu. Kardeşinin cansız bedeninden zar zor çekilmişti. Gözleri kurumuş, elleri kanlı ve titriyordu. Namjoon bir yandan arabayı sürerken, bir yandan kardeşini kontrol ediyordu. Hızlı sürmeye çalıştı.
Şu an Seokjin'e tek iyi gelebilecek varlık Taehyung idi. Aramışlar ve her şeyi söylemişlerdi. Herkes bitik bir haldeydi. Jungkook ağlamasını kesemediği için Yoongi ile diğer araçla gidiyorlardı. Seokjin'in evi görüş alanına girdiğinde Jimin ve Taehyung'u gördü.
Taehyung'un ne kadar telaşlı olduğunu da. Arabayı çektiğinde Seokjin yavaşça indi. Savsak adımlarla bahçeye girdiğinde, Taehyung'un yüzüne uzunca baktı. Tek bir kelime dahi etmeden onu görür görmez dolan gözleri ile sıkıca sarıldı sevgilisine. Taehyung ellerini sırtına daha çok bastırdı.
"Seokjin?" Ağlaması kokusunu alması ile daha fazla şiddetlendi. "Taehyung o gitti." Sevgilisinin saçlarını okşayıp öpücük bıraktı. Elleri arasında titriyordu sevgilisinin bedeni. "Sakin ol sevgilim her şey geçecek." Seokjin daha sıkı sarıldı. Başını sevgilisinin güzel kokulu ve sıcak boynuna yerleştirdi.
Dayanamıyordu. Gözünün önünden ve kulaklarından sesi gitmiyordu. Daha yeni kavuşmuşlardı. Hemen gidemezdi, gitmemeliydi. Ne kadar orda sarıldıklarını bilmiyorlardı. Taehyung sevgilisinin yorgunluktan uyuyacak kıvama geldiğini anladığından kolunun altına girip, elini beline sardı ve yavaş yavaş yatak odasına çıkardı.
Çocukların hepsi gelmişti. Seokjin'i yalnız bırakmamışlardı. Taehyung sevgilisini yatağın ucuna oturttu ve önce üstündeki montu çıkardı. Sessizce ağlıyordu kendisi. Seokjin ise donukça bakıyordu Taehyung'un göğsüne. Sığınmaktı bu bir nevi. Acıya, tenine, kalbinin yakınlarına sığındı sevgilisinin.
Taehyung pijamalarını giydirdi ve hala olduğu yerde oturan, sevgilisinin göğsüne baktığını gördüğünde acı bir tebessüm bıraktı. O, oraya hep hızlıca sığınır ve öpücüklere boğardı ama şimdi kıpırdayacak ve oraya sığınacak kadar gücü yoktu Seokjin'in. Yaklaştı ve bacak arasına girip ellerini kafasına sardı.
Sakince kalbinin tam üstüne yerleştirdi sevgilisini. Seokjin'in kafasını sürtüp daha çok sokulmasına derin bir iç çekti. O geniş omuzların çöküşü canını yakıyordu. Sıkıca sarılıp defalarca öpücük bıraktı. "Dayanamam buna. Kucağımdaydı, yaşıyordu. Mutlu ol dedi Taehyung, bensiz mutlu ol dedi." Titrek bir nefes aldı.
