23: "Sıranı savdığına göre... sıra bende."

1.6K 143 183
                                    

Taehyung ve Seokjin yatakta uzanırken Seokjin kafasını sevgilisinin boynuna gömmüş ve sürekli beyninde neler yapabilir onu düşünüyordu. Taehyung ise elleri saçlarında yavaş yavaş okşuyordu sevgilisinin tutamlarını. "Taehyung ne yapacağız?" Taehyung Seokjin'in boynuna eğilip sulu bir öpücük bıraktı.

"Ben Rose ile konuşurum bebeğim, halletmeye çalışırım. İşi bir şekilde bırakman gerek, ortada bir çocuk var. Onunla ve Rose ile ilgilenmemiz lazım. Ben geceleri seni diken üstünde beklemek istemiyorum. Lütfen benim için bırak, lütfen." Seokjin sevgilisinin belini tutup kendine çekti ve dudakları üzerine fısıldadı.

"Benim güzel bebeğim senin için yaşıyorum ben zaten." Dolgun dudaklarını ince dudaklara bastırdı ve derin bir öpücük çaldı. "Sen iste ben her şeyi yaparım. Yanımda ol yeter, soluğun soluğuma karışsın ben herkesi alırım karşıma. Sen yeter ki ellerimi bırakma." Taehyung dolu gözleri ile gülümsedi.

Elini yanağına koyup güzel bir öpücük bıraktı dolgun yanağına. "Sana aşığım, her halimle hem de." Sonra kocaman sarıldılar birbirlerine. Seokjin'in yüreği sızlasa dahi belli etmedi, güzel sevgilisine. Onu üzmek en son isteyeceği şeydi. Dayanmak zordu ama sevgilisi sayesinde başarıyordu bir şeyleri.

"Şimdi sen Rose ile konuş ben seni bırakayım. Sonra şu işlerden tamamen elimi ayağımı çekeceğim. Sonra seninle bir yere gidelim olur mu?" Taehyung kucağına iyice yayılıp yanağını geniş göğsüne sürttü. "Nereye gideceğiz?" Seokjin saçları arasına öpücük bıraktı. Meleği hala çok güzeldi.

"Sürpriz olsun."

-

Taehyung Rose'un evinin önünde zile basıp bir süre bekledikten sonra, kapıyı açan kız ile şaşkına uğradı. Resmen gözünün altları morarmış ve kötü görünüyordu. Hemen koluna girip içerdeki koltuğa oturttu. "İyi misin?" Rose derin bir nefes aldı. "Değilim. Nasıl olayım taehyung dayanamıyorum."

Taehyung elini sırtına atıp göğsüne çekti, iyice zayıflamış bedeni. "Seni asla anlayamam diyemem Rose. Gayet iyi anlarım. Annemi ve babamı kaybettiğimde daha beter haldeydim. Çünkü savaşmam gereken sadece onların yokluğu olmamıştı. Asla sevemem, güvenemem, aşık olamam demiştim ama bana bak deliler gibi aşığım çok seviyorum."

Kızın saçlarını okşadı. "Bir abin say beni, ya da baba tavsiyesi say dediklerimi ama lütfen kendini bırakma. O bebeği bırakma, bak Rose cinsel yönelimimiz kendi cinsimize bizim. Ben aşık olduğum adama asla bir çocuk veremeyeceğim. Bunun yükü ve ağırlığı beni çok zorluyor. Sen sana gelen bir mucizeyi geri çeviremezsin, çevirme."

Rose, ken'in öğrendiği halleri aklına geldiğinde verdiği tepkiyi, mutluluğu ve ağlayışını hatıralarına döktü. "Asla ama asla ondan vazgeçmeyeceğim." Taehyung'a sıkıca sarıldı ve defalarca teşekkür etti. "Ona nasıl bakacağım. Okulum yeni bitti bir işim henüz yok. Hamileyim ve bana iş kolay kolay vermezler." Derin bir nefes aldı.

"Ben bu evde kalamam. Ken ile olan hallerimiz beni burda delirtir. O bebeğe gözüm gibi bakmam lazım. O benim ve ilk, tek aşkımın hediyesi." Taehyung ona bu denli bağlı olmasına hayran kalmıştı. "Eşyalarını topla ve bize gel. Seokjin ve ben bir şeyler düşüneceğiz olur mu?" Rose anında cevap verdi.

"Olmaz siz ikinizi rahatsız edemem." Taehyung gülümsedi. "Asla rahatsız olmayız. Bu akşam evde olmayacağız zaten. Sen rahat rahat keyfine bakarsın. Yarın sabah hemen kalacak bir yer ayarlarız. Sende rahatsız ediyorum gibi sözler kurmak zorunda kalmazsın." Rose en güzel gülüşünü sundu.

"Nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyorum. Sen ve seokjin harikasınız. Ken keşke daha çok onunla olsaydı." Rose'un üzüntüsünü gördüğünde oda üzüldü. "Bak Rose, Seokjin çok üzüldü. Onun neler yaşadığını asla bilmiyorsun ve Ken'e söylemedi üzülmesin diye. O Ken'i hep öz kardeşi gibi sevdi. Lütfen ondan nefret etme." Sevgilisi de üzülüyordu.

In La Kesh ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin