Şaşkınlık içerisindeydim. Hâlâ beni öpüyordu. Öpüyordu. Park Chanyeol beni öpüyordu!! En sonunda kendime geldim ve debelenmeye başladım. Karşılık vermiyordum tabii ki. Onu itmeye çalışsam da boşaydı ama ben pes etmezdim. O beni tuttukça ben onu ittiriyordum. Kafamı tutup hareketimi engellemişti. Dudağımı o kadar sert ısırmıştı ki kanadığına emindim. Tam onu tekrar ittirecekken kucağına almıştı. Odama doğru ilerlerken yanlardan ayaklarım sarkıyordu. Ayağımın topuğuyla sırtına tekme atmaya çalışıyordum ama adama hiçbir şey işlemiyordu. Odama varmıştık. Ben hâlâ yerimde durmuyordum, o da durmuyordu. Bırakmıyordu dudağımı. Geri çekilmeye çalışma çabalarım olumsuz sonuçlanıyordu.
Beni yatağa atıp üzerime çıkmıştı. Tekrar dudaklarıma uzanacak iken yüzümü yana çevirmiş penisine dizimi sert bir şekilde geçirmiştim. Ohh hak ediyordu! O kıvranırken ben hemen onu üzerimden itip yataktan kalktım. O hâlâ penisini tutarken ben hemen odadan çıktım.
Arkama baktığımda odadan çıktığını fark ettim. Lanet olsun! En yakın mutfaktı ve ben oraya doğru koşmaya başlamıştım bile. Çekmeceleri karıştırıp kendimi koruyacak bir şeylerle aradım. En sonunda elima bıçak geçmişti. Mutfak kapısına döndüğümde ise o bana topallayarak yaklaşmıştı. O ağrıyla bu kadar çabuk nasıl geldi ya?!
Elimdeki bıçağı Chanyeol'a doğrultmuştum bile.
"Sakın. Yaklaşma. " Dedim her bir kelimeyi bastırarak.
Tek kaşı havaya kalkmıştı.
"Ne yapacaksın Baekhyun? Beni bıçaklayacak mısın?" Diyerek bana yaklaşmaya devam ediyordu.
Elimde bıçakla geriye doğru ilerlemekten başka bir şey yapamıyordum. Neden karşı çıkamıyordum ki?
"Y-yaparım. U-uzaklaş!" Diye bağırdım. Kekeledim mi ben bir de?!
"Bağırmayı kesmelisin Baekhyun ki ben sana zarar vermeyeyim."
En sonunda sırtım duvara çarpınca kaçacak yerimin artık hiç olmadığına emin olmuştum. İki elimle de bıçağı sıkıca tuttum.
"U-uzaklaş dedim sana!" Tekrar bağırmamla yüzünü buruşturmuştu. Bu sefer cidden benimde boğazım acımıştı.
İki elini teslim olur gibi kaldırdı ve ; "Hey! Sakin ol şampiyon. Tamam yaklaşmıyorum. Şimdi indir onu da öpüşmemize geri dönelim."
Ne diyordu bu aptal? Hâlâ öpüşmekten bahsediyordu ya. Sinirden gülmeye başladım. Gerçekten... Bana boş boş bakıyordu.
Bir anda kendime gelip; "Ne öpüşmesinden bahsediyorsun ulan sen?! Çık git evimden!" Dememle bıçağı ona doğru savurdum.
Bileğimi sert bir şekilde tuttu ve büktü. Bıçak elimden kayınca ayağıyla başka bir tarafa savurmuştu. Bileklerini o kadar çok sıkıyordu ki iz kalacağına kalıbımı basardım.
"Bana zarar verebileceğin düşüncesini sana veren kim?"
Sakin sakin konuşması sinirlerimi daha çok bozuyordu. Öfkesini kontrol etmeyi öğrenmiş beyefendi 3 yılda.
"Gördük az önce siktiğimin Park'ı! Acıdan kıvranan bendim zaten!"
Yüzüne tükürükler saçarak konuştum.
Avuçlarımda olan bileklerimi sıktıkça sıkıyordu. Acıdan gözlerimi kapatıp ağzımdan bir inleme çıkartmıştım.
"Ne o? Canın mı yanıyor? Bundan hoşlandığımı artık adın gibi biliyor olmalısın Baekhyun."
Gözlerimi acıya rağmen açmış gözlerinin içine bakıyordum. O boş gözlerine...
Dişlerimi sıkarak; "Acıyorum sana Park Chanyeol."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
PARK FAMİLY AND BYUN BAEKHYUN
Fanfiction... Ben Byun Baekhyun, 5 yıl önce yaşanmış onca şeyden sonra hâlâ 5 yıl önceki kişiyi seviyorum... .... Yayımlanma Tarihi : 16.08.2019 Tamamlanma Tarihi : 16.04.2020 *Saçmalıklar içerir.*