"Kısacası Sizi Kaçırdık ve Yüzleşeceğiz."

1K 85 80
                                    

Dayandım...

Bu zamana kadar o kadar çok şeye karşı dayandım ki artık alışmıştım çoğuna.

Mavi gibiydim ben. Mavinin farklı bir tonu olduğunu düşündüğüm birini aldım maviliğime...

Sonuç :

Mavi tükendi. Renklerin en neşelisi ve en çocukçasını yitirdik. Göz ve gönül aydınlığımız; içimize ümit, özgürlük ve sonsuzluk duygusu getiren renk uçup gitti.

Karardık.

Mavinin perdeleri kapanıyor. Hani gökyüzü, hani paldır küldür bulutlar, hani yağmur sonrası yedi renkli gökkuşağı? Kuş oldu, uçup gitti hepsi. Göğe baksam, suya baksam, nereye gitsem mavilik görünmüyor. Şehirde sis, şehirde duman, şehirde griler ve siyahlar...

(İtalik yazılan yazı bana ait değildir.)

~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~

Sabah olmuş kolyemi ve kopyasını almaya gitmiştim.

Kapıyı açıp içeri girdim.

"Merhaba. Dün ben bir kolyenin kopyasını istemiştim."

Adam ilk kaşlarını çattı fakat sonra hemen düzeldi.

"Ah,evet efendim kolyeniz hazır."

Eğilip iki kolyeyi de çıkardı gün yüzüne. O kadar benziyorlardı ki ben hariç hiç kimse farklı olduğunu anlamazdı.

Elimi iki kolyede de gezdirdim. Tanrım! Bu muhteşemdi. Gerçek olanı boynuma takıp sakladım.

Parasını ödeyip çıktım oradan. Bir zamanlar SUNSHİNE Holding olan Park Holding'in yolunu tuttum.

Her şey bugün sonuçlanacaktı. Gerçekler gün yüzüne,herkesin bilmesini sağlayarak çıkmış olacaktı.

Holding'e girip Bay Park'la görüşeceğimi söyledim sekretere. Beni içeri doğru yönlendirdi.

İçeri girdiğimde gülen suratıyla beni karşıladı Bay Park.

"Hoşgeldin Baekhyun."

Ona gülerek ben de karşılık veriyordum. Acıyordum ona,her şeyden habersiz, kendini en akıllı sanan yaşlı bir bunaktı.

"Hoşbuldum Bay Park. Söz verdiğim gibi buyurun." Deyip sahte kolyeyi uzattım.

İlk önce şaşkınlıkla açıldı gözleri. Tahmin etmiyordu anlaşılan. Ben de hiç tahmin etmiyordum ufacık bir kolyede önemli şifre saklı olduğunu.

"Ama bu senin kolyen."

"Evet Bay Park. Şifre bu kolyede saklı. Bulmak sizin elinizde. Görüşmek üzere."

Uzattığım kolyeyi almayınca masaya bırakıp çıktım odadan yüzümdeki gülümsemeyle.

Şirketin kapısına geldiğimde bir anda durdurdum kendimi. Herkes yanımdan gelip geçiyorken ben put gibi durmuştum.

Bu Holding artık yıkılacaktı. Tıpkı benimbir zamanki hayallerim gibi...

Derin bir nefes alıp çıktım binadan. Arabama bindim ve toplanacağımız deponun yolunu tuttum.

~'~'~'~'~'~'~'~'~

Şehrin diğer ucunda olan depoya vardığımda içeri girdiğimde Sehun karşıladı beni.

"Verdin değil mi Baekhyun? Bir sorun çıktı mı?"

Bugün suratımdan düşmeyen gülümsememle başımı iki yana salladım.

PARK FAMİLY AND BYUN BAEKHYUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin