PARK FAMİLY AND BYUN BAEKHYUN

Bilgisayar

Kendi ütopyanız oldu mu hiç? Olmalıdır her insanın kendine özel ütopyası...

Kendine ait hayalindeki dünyadır ütopya denilen şey aslında.

Benim bir ütopyam vardı; barış içinde yaşanılan,en güzel gülüşlerin olduğu, en güzel yiyeceklerin bulunduğu,en güzel huzur sağlanacak yerleri olan, karakteristik olarak en güzel insanların bulunduğu,herkesin birbirine güvendiği ve en önemlisi en güzel mavilerin bulunduğu bir dünya...

O ütopyaya bir kişi girdi ve dünyamdaki barışı yok etti. En güzel gülüşleri en çirkin ağlamalara döndürdü. En güzel yiyecekler zehir oldu. En güzel huzur sağlanacak yerleri yakıp yıktı. Karakteristik olarak en güzel insanları en iğrenç insanlara dönüştürdü. Birbirimize olan güven duygusunu yalanlarla doldurdu ve yine en önemlisi en güzel maviyi yok edip siyah beyaza döndürdü mavi dolu dünyayı...

~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~

"Baekhyun bu imkansız! Bunu yapmamı benden bekleyemezsin!"

Junmyeon hyungun dediği şeyle gözlerimi devirdim.

"Hyung ister sen ayarla ister sen ayarlama ama ben o herifle görüşeceğim."

Kafasını sağa sola salladı.

"Hayır! Buna ben de izin vermiyorum!"

Kyungsoo hyung o adamı daha iyi tanıyordu ama benim hayatımı mahvetmişse ben de onunkini mahvedecektim.

"Kyungsoo hyung lütfen. İzin vermeseniz de ben o günkü gibi kendi ayağımla gideceğim."

"Uzatma Baekhyun. Buradaki hiç kimse senin Bay Park ile görüşmeni istemez."

"Kendi adına konuş Jongdae."

Jongdae'yi susturan Sehun idi. Tanrım! Sonunda bir destekçim olmuştu.

"Aklındakini anlamaya çalışıyorum Baekhyun ve sanırım bir şeyler anladım. Hiçbir şey bilmediğin için korkuyordun. Her şeyi öğrendiğini düşündüğün için korkmuyorsun. Gizlenen başka gerçekler olmadığını düşünüyorsun büyük ihtimalle ama illaki vardır. Bunu hesaba katabiliyor musun?"

Sehun'nun aslında çok zeki ve ciddi birisi olduğunu düşünmezdim. Bu sözleriyle ön yargımı kırmıştı.

"Haklısın. Korkmuyorum artık gizlenenleri öğrendiğim için güçlendim diye düşünüyorum fakat daha fazla ne olabilir Sehun? Hadi oldu diyelim bunlar tam tersi artık beni üzmek yerine intikam hırsımı artırır."

Sessizlik oldu.

"Mesela,Junmyeon hyung ateş kim tarafından açılmış? Park'lar tarafından değil mi?"

"Evet ama-"

"Bak işte her şeyin farkındayım artık. Saf olan korkak Baekhyun gitti. Yok, öldürdü bu saklanan gerçekler onu!"

"Baekhyun..."

"Sus Jongdae! Ben başka olan biten bir şey varsa birinci ağzından dinlemek istiyorum."

"Peki." Luhan sessizce oturan Luhan hyung dizlerinden destek alarak ayağa kalktı.

"Kendi düşüncelerin sana bunu gösterebilir Baekhyun fakat mayınlı bölgeye girmek istiyorsun. Buna izin vermek istemiyoruz çünkü çok az şansın var . Ya o mayına basacak öleceksin ya da o mayına basmayıp başka bir mayına basacaksın. Ne olacaksa yine sana olacak."

"Hyung işte bunu engellemek istiyorum."

"Nasıl Baekhyun? Bunca yıl onlarlaydım. Bir zaman kötü davrandılar bir zaman iyi. Değişkenlik gösteriyorlar."