PARK FAMİLY AND BYUN BAEKHYUN

FİNAL : Mutlu Musunuz?

Her şey bu şarkıyla başladı...

Bazen iyi insanlar kötü seçimler yapabilir.
Bu, onun kötü olduğu anlamına gelmez.
Bu, onun insan olduğu anlamına gelir.

Çünkü her insan hata yapar. Yanlış kararlar alır. Yeter ki bunun farkında olup kendini değiştirebilsin.

~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~'~

Şaşkınlıkla Kyungsoo hyunga ve Kai'ye bakıyordum.  Kai'nin ne işi vardı burada gerçekten? Gideceğini söylemişti kolyemi verdiğinde.

Chanyeol öne atılacağı sırada onu durdurdum. Yüzüne baktı yüzüne baktım. Eski Chanyeol gelmiş gibi gözüküyordu.

"Chanyeol,kavga yok." Dedim fısıltıyla.

Kaşları çatık bana bakmaya devam ediyordu. Elimi yavaşça durdurmak için koyduğum göğüsünden çektim. Sakin kalacağına emin olduğumda Kai'ye doğru yürüdüm.

"İçeri geçelim."

Kyungsoo hyung ağzını açmıştı ki tekrar ettim.

"İçeri geçelim hyung. Orada konuşacağız."

Hiç kimseden çıt çıkmıyorken ben kafeden içeri girdim. Kafede etrafa göz gezdirirken herkesin bize baktığını fark ettim.

"Ne bakıyorsunuz?! İşiniz bittiyse gidin!"

İstemsizce sinirlenip bağırdım. Gergindim. Çok gergindim hem de. Yine bana yalan söylenmişti çünkü. Herkes korkakça toparlanıp çıkmıştı kafeden. 

Herhangi bir masaya oturdum ve ayakta dikilenlere baktım.

"Ne duruyorsunuz öyle? Oturun."

Sehun suçlu gibi iki elini de havaya kaldırdı.

"Sakin ol Baekhyun. Sen Chanyeoldan bile sinirlisin."

"Kes sesini Sehun!"

Chanyeol ile aynı anda söylediğimiz cümleyle şaşırdı.

"Size de bir şey söylemeye gelmiyor." Deyip oturdu. Luhan da yanına. Kai meselesinden sonra bunu ikisinin arasındakini de öğrenecektim.

Chanyeol yanıma gelince yüzüne baktım. Kaşları hâlâ çatıktı. Yüzüme zor da olsa bir gülümseme yerleştirdim. Aynı şekilde karşılık vermişti. Kaşları biraz da olsa düzelmişti.

Karşıma Kyungsoo hyung ve Kai oturunca sorguya hazırdım.

"Şimdi birinizin bana açıklama yapmasını bekliyorum."

"Ne açıklamasından bahsediyorsun Baekhyun?!" Bu - "

Elimi Chanyeol'un koluna koydum.

"Lütfen Chan."

Tekrar ikiliye döndüm. Kyungsoo hyung gözlerini kaçırmayı bırakıp bana baktı.

"Kafede olduğum her vakit Luhan'ın olmadığında Kai çıka geliyordu. Her defasında gitmesini söyledim fakat bir şekilde benimle konuşmaya devam ediyordu. Bayağıdır gelip gidiyor ve konuşmaya çalışıyor işimi yapmamı engelliyordu. Bugün de aynısı oldu. Sehun gelip Luhan'ı götürdüğünde yine geldi. Kolumdan tutmuş onu dışarı çıkarıyordum. "

"Bir dakika sen benim çıkmamı mı bekliyordun bir yerde saklanıp?!" Luhan hyung birden bağırdı.

Susmasını söylemek için ona döndüğümde Sehun'nun güldüğünü fark ettim.

"Sen neden gülüyorsun Sehun?"

Lafımla kahkahayı patlattı. Herkes Sehun'a bakmaya başladı.