Issız Ada ve üç arkadaş

Bölüm 10: saklı mağara

duvardan büyüyen sarmaşıkları bir kenara çektikanda meğerse burdaki sarmaşıklar buradaki bi mağara girişini gizliyormuş içeriye girip şöyle bi göz gezdirince buranın genişliği yaklaşık iki mete, yüksekliği ise yine iki metreydi fakat girişi yalnızca göğüs hizasınaydı.
İçerisi oldukca iyiydi büyük ve ferahtı.
yunusa burayı nasıl bulduğunu sorduğumda"Bence baya güzel bir yer oldukça korunaklı bi yer ayrıca -"ağniden dışarıdan gelen mêleme sesleri ile dışarı bakınca koyunların geri gelmiş olduklarını gördük sanırım buradaki otları seviyorlardi ve sıcak adada duvarın yanındaki gölgede onlara iyi geliyordu.
Yunus benden sarmaşıkların birazını kenara çekmemi söyledi bende dediğini yapınca girişin önünde tek dizinin üstüne eyildi ve yayına bi ok takıp nişan aldı ve oku bıraktığı anda bi hayvan inlemesi duydum  (girişi yalnızca bel hizzasında o yüzden göremiyor yalnızca anlayabildiklerimi anlatıyorum ) dışarıdan inleme sesleri geldikten iki saniye sonra birsürü koyun koşuşmaya başladı ve ardındanda yunus dışarı çıktı ve çok tuhaf birşey yaptı hani ateşin üstünde pişen yemeyin kokusunu daha iyi almak için bi hareket yaparsınız işte yunusta ikikere yavaşça o hareketi yapıp"ruhun özgür yürüsün"dedi bunu yapmasına hiçbir anlam veremeyip akşam yemeyinde bu konuyu konuşmak için soruyu rafa kaldırdım.
Yunus ile kırık midyelerden yaptığımız bıçak benzeri aletlerle (bıçak demeye bin şahit ister) yunusun karnından vurduğu kuzuyu temizleyip kap harici tüm organları orda bıraktık yalnızca deriyi, ve tüm eti aldık (tabiki kafa kol ve bacakları kesemediğimiz için oldukça tuhaf görünüyordu.
Adını saklı mağara bölgesi koyduğumuz bu yerden elimiz dolu ayrılıyorduk artık düzgün bi yiyeceğimiz vardı ve yemek yiyip planladığımız gibi adaya, enkazdan birşeyler sürüklenmiş olup olmadığını kontrol edecek ve ise yarar ağletler yada bu ağletleri yapmak için malzeme arayacaktık.