12.BÖLÜM

68 32 1
                                        

Herkese Merhaba arkadaşlar bölümümüze ithaffen şarkımız multimedya da bulabilir siniz. İyi okumalar beğenmeyi unutmayın lütfen 😊


Hazer duydukları ile şaşkınlığını gizlemeye çalışıyor fakat başaramıyordu. Kaşları yukarı kalkmış olan adam '' Sen bana kafa mı tutuyorsun? Bu ne hadsizlik'' diyerek çıkıştı.

'' Hazer bey, hangi sebeple bu şekilde davrandığınızı anlayamıyorum. Ben işimi yapmaya çalışıyorum. Benim görevim sizlere hizmet etmek. Ama beni aşağılamaktan başka bir tavır sergilemiyorsunuz. Ben sözleşmem gereği bir yıl burada çalışacağım .Bence benim gibi yaparak sizde bu durumu kabullenin artık '' İyiden iyiye öfkelenen adamın dudakları sinsice yukarı kıvrılmıştı.'' Evet senin görevin bana hizmet etmek. Benim hizmetkarlarıma karşı bir sınırım yok. Sende bunu kabullensen iyi olur'' Zümrüt gözlerini kendi üzerinden çekerek masaya doğru giden adama bakmaya devam etmiş '' Artık beni röntgenlemeyi bırak ve işinin başına dön ! verdiğim mesajı aldığını umuyorum'' demiş ve '' şimdi bana demli bir çay gönder ve sakın sen getirme ! '' dedi. Konuşmayı sonlandırarak önündeki kahvaltılıklardan tabağına almaya başladı.

Genç kız salondan mutfağa geçip hemen demli bir çay doldurup bardağı adının Furkan olduğu adama uzatırken Soner hızla elinden almış '' Çitlembik ben götüreceğim çayı. Memlekete gitmem lazım. Yeğenimin sünnet düğünü var izin koparmalıyım'' diyerek göz kırptı. Zümrüt sadece omuz silkmiş ve işine devam etmişti.

Soner dakikalar sonra '' oh be ! bir an izin vermeyecek sandım.''demişti. Konuşarak mutfağa gelen adama omzunun üzerinden bakan Zümrüt kıkırdayarak başını sallamıştı.'' Güleceğine bir çay da bana koy kız . '' Zümrüt tam Soner'in çayını verdiği sırada Ali'' çabuk salonda toplanın !'' diye kükredi. Soner de dahil tüm adamlar Hazer'in yanında büyük salonda toplandılar.

'' Bu gece olacakmış. Bence Harun abiyi yalnız bırakamayız. Gitmeliyiz'' cümleler sıkıntı ile döküldü Erkan'ın ağzından.'' Zümrüt bizlere çay getirir misin'' Ali'nin ricası üzerine 7 bardak çayı hazırlayıp servis için salona giren Zümrüt Hazer' e bakmadan çayları servis ediyor. Bir yandan da adamların konuşmalarına kulak misafiri oluyordu.

Ali'' Erkan abi haklı Harun abinin yanında yer almalıyız. '' derken Hazer tek tek tüm adamlarının fikrini almıştı.'' Harun abiye selamımı iletirsiniz.O masada sonuç her ne olursa olsun onun yanında olduğumuzu söyleyin.Ölümse ölüm kalımsa kalım.Ben bana yapılan iyiliği unutmam! Bütün adamlarım emrine amade . gerekirse canınızı vereceksiniz.!'' Diyen Hazer yıllar önce adamın kendine yaptığı iyiliği ömrü boyunca unutmayacağını bir kez daha kanıtlamış oldu.

Ali ile birlikte tüm adamlar gittiğinde vücudunu ortaya çıkaran tişört ve siyah bol bir eşofman altı giymiş olan Hazer, ellerini göğsünde bağlamış ileri doğru gözlerini dikmişti. Bu sırada salonu toplayan genç kız '' umarım bana bugün sıkıntı çıkarmazsın '' diyerek mutfağa yöneldi.

Akşam olmuştu. Hava kararmış ve Zümrüt mutfaktaki işlerini de bitirip çöpleri atmak için bahçeye çıkmıştı. Kızın demir kapıya doğru yürüdüğünü gören Hazer gözlerini kızın üzerinden alamadan ardı sıra yürümeye başlamıştı bile..

Elindeki çöp torbaları ile Kapıyı açmaya çalışan genç kızın zorlandığı her halinden belli oluyordu. Bir anda kapının yanlara doğru açılması ile panikleyen Zümrüt '' ay ne oluyor bu kapıya '' diye söylenmeden edemedi. Demir kapının otomatik açma kapama düğmesine basan Hazer' den habersiz çöp konteynerine adımlamıştı. Kapağını kaldırmaya gücü yetmemiş ancak zorlaması ile kapağı açmayı başarmıştı .Bu sırada hemen yanında gelen '' ahhh'' sesi ile olduğu yerde zıplamıştı. Sesin geldiği yöne dönen genç kız sol kaşının üzerinde elini bulunduran ve acıdan yüzünü buruşturan HAZER'İ gördüğünde şaşkınlıktan adeta dudakları uçuklayacaktı.

''Be.. been özür dilerim Hazer bey çok çok özür dilerim. Sizin burada ne işiniz var off gerçekten istemeden oldu.'' Dedi mahcup ve utangaç bir şekilde. Hazer elini çektiğinde kaşında açılan yaradan sızan sıcak sıvının aşağı akması da bir olmuştu.

Zaten yüzünde birden fazla yara bulunan adamın bir de sol kaşı açılmıştı. Zümrüt '' Hazer bey lütfen hemen içeri geçelim ben hemen pansuman yapayım'' dediğinde , adamdan '' saçmalama daha fazla '' diye cevap geldi.

Hazer başını sallayarak içeri geçmiş kız da onu takip etmişti. Hızla yukarı merdivenlere yönelen adamın ardından bakakalan kız hemen ecza çantasını alarak merdivenlere koşmuştu. Odasının kapısının açık olduğunu fark eden genç kız içeri girdi ancak Hazer'in odada olmayışı onu şaşırtmıştı. Tedirgin bir şekilde '' Hazer bey?.. Hazer bey? ...'' diye sorarcasına seslenmişti. Odaya ait banyonun kapısı açıldı ve Hazer üstsüz bir şekilde dışarı çıkmıştı. Sadece altındaki eşofman duruyordu. Gözlerini devirip boynunu sağa sola doğru çıtlatarak genç kıza baktı'' Ne istiyorsun?''

'' Hazer bey rica ediyorum kızmayın ama pansumana ihtiyacınız var .İzin verin yardımcı olayım..'' Kızın mahcup hali dikkatinden kaçmamıştı. ''ben sana gözüme gözükme diyorum sen ise'' dediği sırada Zümrüt sözünü keserek '' tamam gözlerinizi kapatın beni görmemiş olursunuz bende hemen pansumanı yapar yaralarınızı temizler ve giderim'' demişti.

Hazer yavaşça odasında camın önünde bulunan koltuğa oturup ayaklarını önündeki sehpaya uzatmıştı. Gözlerini kapatarak '' elini çabuk tut! '' diye talimat verdi. Zümrüt çantanın içinden aldığı pamuk ve tentürdiyottu hazırlıyordu. Odadaki tek ışık abajurdan yansıyan ve hazer'in yüzüne vuran sarı ışıktı. Uzun kirpiklerinin gölgesi yüzüne düşmüş olan adamın o anki masum duruşu genç kızın içinde anlamlandıramadığı duyguları açığa çıkarıyordu. . Gözleri kapalı şekilde adamın yüzüne doğru tedirgin bir şekilde eğilmiş ve açılan yarasına pamuğu dokundurmuştu. Hazer, kızın kendine has kokusunu soludu. Bir anda yüzünü buruşturan adama '' acıttım özür dilerim. Yanıyor mu? '' diye sordu. Genç adam sadece başını salladığında yüzünde hissettiği ılık nefes ile yumruklarını sıkmıştı. '' hem de çok yanıyor, geçmiyor '' dediğinde duraksadı Zümrüt. Nefes alışverişleri sıklaşmaya başlayan adam yüzündeki ılık nefesin etkisi ile vücudunun elektriklenmesine bir anlam veremiyordu. Zümrüt tekrar yaraya müdahale etmek üzere biraz daha eğildiğinde saçları Hazer' in çıplak omuzlarını okşamıştı. Nazik dokunuşlar ile hareket eden genç kızın kokusunu ciğerlerinin en derinine haps edercesine çekmişti adam. Bu koku ile birlikte kapattığı gözlerinde yine aynı gülüş aynı bakış canlandı.'' Siktir'' dedi Hazer bir anda. Hızla yerinden kalktı ve '' Tamam yeter çık odadan!'' diye kükrercesine konuştu. Adamın ani tepkisi ile kız elindekileri yere düşürüp korku ile titremişti.'' Ama Hazer bey.. henüz bitmedi .Yanlış bir şey mi yaptım ?'' diye sormuştu.

Hazer 'in arkasını dönerek ''yanlış bir şey yaptın evet senin burada olman yanlış bu evde olman yanlış . çık dışarı !! '' diye bağırmaya başlaması kızın gözlerinin dolmasına neden olmuştu. Titreyen elleri ile Apar topar yere düşen eşyaları toplarken adam kızın kolunu hızlıca kavrayarak ayağa kaldırdı. Çenesinden tutarak gözlerini gözlerine sabitlemişti. Genç kızın narin bedenin avuçlarında tuttuğu ürkek bir kuş gibi titremeye başladığını hisseden adam gözlerini kapatarak muhteşem kokuyu tekrar soludu ve çektiği acıyı belli etmeden kızı kapıya doğru fırlatırcasına yönlendirmişti.'' Bir daha benim sözümü ikiletme !!'' demiş ve kapıyı kızın yüzüne aniden kapatmıştı.

Zümrüt yine hiçbir duruma anlam veremeden gözlerinden akan yaşa mani olamamıştı. Ağır adımlarla koridordan merdivenlere yönelmiş ve basamaklara bulanık gözlerle bakmaya çalışmıştı. Nihayet aşağı indiğinde saçlarını geri atan genç kız burnunu çekmiş ve sakinleşmeye çalışmıştı.

Gecenin ilerleyen saatlerinde adamlar eve gelmişti. Yine gördüğü rüya ile uyanan kız odasının balkonuna çıktığında adamların Hazer'in etrafında toplandığını ve durum bildirdiğini anlamıştı. Konuşmaları çok net duyamasa da Hazer'in '' bir dahaki görüşme daha güzel olacak. Bugün tarttık sonra uygularız'' dediğini anlamıştı. Ne işler yaptıklarını neler ile mücadele ettiklerini bilmiyor ancak fazla merak ediyordu. Burada gerçekten güvende miydi? Sorusunu aklından geçirmeden edemedi. Arkadaşı Ecem ile de kaç gündür görüşmediği aklına gelince sıkıntılı bir nefes vererek '' benden haber alamayınca deli olmuştur şimdi. Yarın sabah ilk işim onu aramak olacak'' demiş ve yatağına geri dönmüş kendini uykunun kollarına teslim etmişti... 

SAHRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin