Karşısındaki adamın kendisine uzattığı ele kibarlığından ödün vermeden karşılık veren Zümrüt '' Memnun oldum. Zümrüt Yılmaz '' diyerek yanıt vermiş ve tokalaşmak üzere elini uzatmıştı. İsminin Arman olduğunu öğrendiği genç adam Zümrüt'ün elini dudaklarına götürerek ufak denecek bir buse dokundurduğunda Hazer artık duruma dur demesi gerektiğinin farkına varmıştı.
Yanındaki kızın kolunda bulunuyor olması sanki az gelmişti Hazer'e hemen kıpırdanarak elini genç kızın beline yerleştirerek daha fazla sokulmuş ve Arman'a öfkeli bakışlar yöneltmişti. '' Hazer Hancıoğlu !'' kendini tanıtmasının ardından ''Memnun oldum Hazer bey. Sizinle tanışmak benim için bir şeref '' diyerek Arman elini Hazer'e uzattığında karşısındaki adamın Mirza'ya dönerek '' ne tarafa geçiyoruz baba ?'' demesine şaşırmış ,ancak duruşunu bozmamıştı. Arman Boşta kalan elini cebine sokarak gözlerini Mirza'ya çevirmişti. Mirza Hazer'in öfkeli bakışlarını fark etmişti. ''Gelin evlat masamız bu tarafta '' diyerek kendilerine ayrılan masaya doğru ilerlediler. Yuvarlak masada herkes yerini almıştı. Hazer Zümrüt'ün yanında oturmuş, Mirza, Hazer'in Arman ise Zümrüt'ün yanındaki boş kalan sandalyede yerini almıştı. Masada bulunan diğer konuklarla da selamlaşmışlardı. Zümrüt'ün herkes tarafından fark edilen göz alıcı güzelliği Hazer'in içinde fırtınalar estiriyordu. Özellikle Arman Keskin'den daha fazla rahatsız olmuştu. Telefonunu çıkararak hemen tuşlara dokunmaya başladı ve '' Arman Keskin!! Tüm bilgilerini masamda istiyorum. Döndüğümde hazır olmuş olsun '' mesajını yazarak Ali'ye göndermişti. Bu adamı ilk defa görmüş olmanın şaşkınlığı ve Zümrüt'e olan yaklaşımı için beslediği öfke ile yanında oturan Mirza'ya dönerek '' Bu avukattan hiç bahsetmemiştin?'' dedi sorarcasına.
Mirza Hazer'in sesindeki tonlamadan da yanılmadığını anlamış ve başını hafifçe Hazer'e çevirerek '' Tanıştın ya evlat '' sakinliğini koruyarak cevabını verdi. '' Hoşlanmadım bu adamdan. İyi araştırdın mı?'' '' Eh bizimde çevremiz var evlat bir sorup soruşturduk tabii .. sen endişe etme.'' ''Peki baba sen öyle diyorsan öyle olsun. Ama ben bu Arman mı her ne sikimse bunun peşini bırakmayacağım!'' diyerek sıkıntılı sayılacak derin bir nefes aldı. Arman ise kısık gözler ile Mirza ve Hazer'in neler konuştuğunu merak ediyordu. Hazer'in kendisinden hoşlanmadığının farkındaydı. Boğazını temizleyerek yanındaki güzel kadına gözlerini çevirip '' okuyor musun? '' diye sordu. Zümrüt sesin geldiği yöne doğru bakışlarını çevirerek Arman'a baktı. Karşısındaki adam yakışıklı biriydi. Her kadının etkilenmesi mümkün olan adamın kendisi ile ilgilenmesine anlam veremiyordu. Ama birileri ile tanışmak ve iletişim kurmak zorundaydı. Konu mankeni gibi Hazer'in yanında duramazdı.'' Evet. İstanbul Üniversitesi Mimarlık son sınıfa başlayacağım '' '' mimarlık.. müthiş bir meslek ..kesinlikle muhteşem bir mimar olacağına eminim!'' ''Arman bey..ıı..'' İşittiği hitaptan rahatsız olduğunu belli edercesine yüzünü buruşturan adam kızın sözünü keserek ''cık cık cık Arman! Sadece Arman! '' duydukları karşısında şaşıran genç kız gözlerini kırpıştırdığında '' böyle bakınca gözlerin daha da güzel görünüyor. '' sözleri ile adam genç kızı daha da utandırmıştı. '' Ben.. yani güzel sözleriniz için teşekkür ederim. Çok naziksiniz'' cevabını verdi.'' Mezun olduğunda ne yapmayı düşünüyorsun '' sorusuna yanıt '' Sana ne!'' diyen Hazer'den gelmişti.'' Zümrüt'ün ne yaptığı ya da ne yapacağı ile ilgilenmek senin vazifen değil.'' Bu sert çıkışı Hazer'den beklemeyen Arman '' Ben sadece iletişim kurmaya çalışıyordum'' dediğinde '' Benim kolumda bu davete gelen kadın ile ne iletişimi kuracaksın. Sen kim oluyorsun da benim olana yaklaşıyorsun. Senin belanı sikmeden kalk git bu masadan!'' Hazer'in ağzından kükrercesine çıkmıştı tüm kelimeler. ''Sizin olan mı? Sorusu Zümrüt'ten geldiğinde Hazer'' evet benim!'' sesindeki tınıya dikkat etmek gereği duymadan gözlerinden adete ateşler çıkarcasına Armandan gözlerini ayırmayarak konuşuyordu. Masadaki gerginliğin en baştan beri farkında olan Mirza; Hazer'in Zümrüt'ü kıskanmasına şaşırmıyordu. Bu kızdan etkilendiği belliydi. Ama geçmişini bugününden atamayan adamın genç kızı da ziyan etmesinden korkuyordu. Belliydi bu kızı Sahra'nın yerine koyuyordu. Sahra ile ilgili hikayeyi en ince ayrıntısına kadar bilen adam Hazer'in acısını da biliyordu. Bu adamın sevmeye ve sevilmeye ihtiyacı vardı. Hazer'in Zümrüt'e beslediği duygularından emin olması gerekiyordu. Bu yüzden de Arman ile aralarındaki gerginliğe sessiz kalmayı tercih etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAHRA
Romance' Neden yüzüme bakmıyorsunuz Hazer bey ' ' çünkü gözlerin zümrüt yeşili... Karanlık bir geçmişe sahip bir adam. Masumiyet ve yalnızlığa mahkum bir kadın.
