Sizin toz pembe hayalleriniz vardı . Benim ise karanlık dünyam. Belki bu yüzdendir , siyaha olan sevdam...
Haftanın sonuna gelmiştik ve ben şimdiden okuldan sıkılmıştım. Hergün okula gelirim diyen tabiki ben değildim. Bugün ise cuma mübarek gündü , eee nede olsa haftanın son günü . Alışmıştım sanırım , halam odama gelmeden kalkıyordum artık. Her zamanki gibi kalktım banyo ya gittim. İşim bittikten sonrada , giysi dolabımla olan yarım saatlik bakışmama geri döndüm. Elime siyah pantolon , lacivert kazak , siyah kemer , kazağın üstünde siyah hırkamı alıp banyoya giyinmek için gittim . Üstümü giydikten sonra aynadan hem kendime bakıyor hem de kemerimi düzeltiyorum . Odaya halam gelmişti beni baştan aşağı süzüp.
"Yine çok güzel olmuşuz , Asel hanım "dedi.
Gerçekten güzelmiydim bilmiyorum . Pek kendini öven biri değildim , öyle insanlardan da haz ettiğim söylenemezdi.
"O sizin güzelliğiniz Çiğdem hanım. "Diyerek karşılık verdiğimde cevabımdan dolayı mutlu olmuş bir ifade ile
" Üstünü giydiğine göre kahvaltı hazır . Hadi aşşağı inelim " dedi.
Yemeğimi yedikten sonra , ne kadar kendim gitmek istesem de eniştem izin vermemişti, ve beraber okulun yolunu tutuk. Okula geldiğimizde enişteme veda edip içeriye girdim . Kapının önünde Başak ve Sibel 'i görmemle gülümsemem bir oldu . Yanlarına gidip ikisine de sarılıp, okula girdik . Sınıfa girdiğimizde herkes öğretmen masasına toplanmış bir şeye bakıyorlardı. Bizde merak edip yanlarına gittik , sınıf dertlerine bakıyorlardı. Ben ne alaka diye arkada dururken, Sibel yanıma gelip
"Sanırım sınıfınıza yeni biri gelecek miş " dedi .
Pek umursamadan yerime geçtim bir kaç dakika sonrada Başak gelmişti. Başak bana dik dik bakıp
"Asel yeni gelen çocuk var ya?"
Bu kız böyle konuşunca ayrı bir çirkin oluyor arkadaş.
"Evet var Başak daha demin duydum" dedim .
Ne diyeceğini az çok tahmin ediyor gibiydim.
"İşte o çocuk erkekmiş . "
Sen çiddi misin ?der gibi yüzüne bakıp
"Hadi ya sen ciddi misin ben de sanıyordum ki bizim okula erkek almıyorlar. Sen şu işe bak Sibel kurallar değişiyor. "
Ben bunu dedikten sonra Sibel 'le gülmeye başladık. Biz ne kadar gülüyorsak Başak da o kadar ciddi bir şekilde
"Yok yok valla size bir şey söylenmez .Ben kantine gidiyorum. Peşimden gelmeyin "dedi
ve sınıftan çıktı . Biz hâlâ gülüyorken arkasından baka kaldık. Sonra da peşinden gittik tabiki biraz abartmış olabilirim ve bu haklı tribi çekmek zorundaydık .
Kantine indiğimizde tost ve çay almış yiyordu . Bizde yanına oturduk, ilk başta trip atsa da sonra eski halimize dönmüştük şu kısacık zamanda nasıl bu kadar iyi dost olmuştu bilmiyorum ama hayatımda yaptığım en iyi şey ilk gün Başak' ın yanına oturmamdı . Sınıfa çıkarken Başak hâlâ yeni gelecek çocuğu konuşup duruyordu , şu anda kim bilir kulakları nasıl çınlıyordur . Dersimiz biyolojiydi bu dersi severdim , diğer derslere oranla . Dersin hocası geldiğinde günaydın faslından sonra
"Çocuklar size bir duyurum olacak , iyi dinleyin burayı ! Sı sesnıfımıza yeni biri gelecek belki duymuştursunuz . Şimdi sanırım müdür beyin odasında birazdan gelir."
Hoca tam da bunları söylerken sınıfın kapısı çaldı. Herkes bu zamanlamaya gülerken , sınıfa esmer uzun boylu bir çocuk girdi . Tabi kızlar ağzı açık bir şekilde çocuğa bakarken pek de haksız değillerdi . Ben ve Sibel pek dikkat etmeyip konuşmamıza geri döndük Sibel ' le birbirimize çok benziyorduk olayları abartmadan gerekeiz şeyleri büyütmeden davranıyorduk , ama şu anda Başak'ın da diğer kızlardan pek bir farkı yoktu . Aylin hoca
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM
Literatura FemininaHer şeyinizi verdiğiniz, hayallerinizle süslediğiniz hayatınız bir an uğruna yok olsaydı ne yapardınız?..
