Last Christmas| Texting

Sixteen

Noel'e kalan süre: 18 Gün

James: Bebeğim, bu akşam ağaç süslemeye ne dersin?

James: Salonun ortasında duruyor ve günlerce kurulmayı bekliyor, biliyorsun...

Ashley yazıyor...

Ashley çevrimiçi

Ashley yazıyor...

Ashley: Ah sevgilim, üzgünüm.

Ashley: Bu akşam kızlarla bir takım planlarımız var.

Ashley: Anlarsın ya, kızlar gecesi...

Jamez yazıyor...

James çevrimiçi

James yazıyor...

James: Bunu geçen gün yaptığınızı sanıyordum?

Ashley yazıyor...

Ashley çevrimiçi

Ashley yazıyor...

Ashley: Bunu yapmayı seviyoruz.

Ashley: Ama eğer bensiz uyuyamıyorsan gece kapını çalabilirim ;)

James yazıyor...

James çevrimiçi

James yazıyor...

James: Aslında, Ash...

James: Sensiz bir günümü bile zor geçiriyorum.

James: Sen olmadan o yatakta uyuyamam, kızım.

James: Sen olmadan o geceye gözlerimi bile kırpamam.

Ashley yazıyor...

Ashley çevrimiçi

Ashley yazıyor...

Ashley: Ben hep o gecede olacağım, sevgilim.

Ashley: Gece yarısı kapındayım ;)

James yazıyor...

James çevrimiçi

James yazıyor...

James: Seni seviyorum, Ash.

James: Seni hep bekleyeceğim.

---------

"Dün kar yağdığına yemin edebilirim. Ama bugün..."

Genç kızın hayal kırıklığıyla kurduğu cümle yanındaki arkadaşını güldürdü. André, Jennifer'ın bir kış insanı olduğunu, kar yağışını izlemeyi her şeyden çok sevdiğini biliyordu. Fakat, arkadaşı şu an büyük bir hayal kırıklığı içindeydi. İngiltere'de yağmurdan başka bir şey olmadığını düşünüyordu. André'ye göre genç kız biraz acele ediyordu. Noel'e daha haftalar vardı. Kar dolu bulutlar o ışıltılı günü bekliyor olmalıydılar.

"Biraz sabret, Jenny. Yakında ayaklarımız kar altında kalacak, eminim," dedi André genç kızı yatıştırmaya çalışarak. Jennifer derin bir nefes aldı ve caddede sessizce yürümeye devam etti. Hava çoktan kararmış, iki arkadaşın dersi de geç bitmişti. Böylelikle kampüste buluşmuş, eve beraber gitmeye karar vermişlerdi.

André kızın sessizleştiğini farketmiş gözlerini kıza çevirmişti. Onu neşelendirmek için dudaklarını araladı.

"Ne o? Yoksa Noel Baba'nın sana hediye getirmeyeceğini mi düşünüyorsun?"