Seventeen

119 21 13
                                    

Noel'e kalan süre: 18 Gün

Jennifer ve James'in hikayesi Londra'daki gökyüzü kadar karışıktı. Genç kız bu karmaşaya anlam veremese de alışmaya çalışıyordu. Olan olmuştu. Bu karışık gökyüzünün altından kurtulmak için zamana ve cevaplara ihtiyaçları vardı. James elinde tuttuğu fotoğraf makinasını boynuna astı ve Jennifer'a doğru adımlamaya başladı. Her adım, kızın kalp atışlarında değişikliğe yol açtı. Her adım, kızın yalanlarına kapı açtı.

"Ne hoş bir karşılaşma," dedi James, kızın tam önünde durarak. Dudaklarına samimi bir gülümseme yerleştirmişti ya da bunu Jennifer istiyordu. Onun samimi, eski James olmasını... O çocuğu geri istiyordu. Ona Carly olarak değil, Jennifer olarak gülen çocuğu...

"Gerçekten seni göreceğimi tahmin etmemiştim. Bu aralar çok sık karşılaşıyoruz."

Jennifer dudaklarından çıkan kelimeler James'in kahkaha atmasına neden oldu. "Evet, çok sık karşılaşıyoruz. Beni takip ettiğini düşünmeye başlayacağım,"dedi alaycı bir dille.

Jennifer bu sözlere sadece gülümsemekle cevap verdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jennifer bu sözlere sadece gülümsemekle cevap verdi. Çocukla karşılaşmaktan şikayetçi değildi. Fakat, onun tavırları ve James'e söylediği yalanlar kızın yaralarına yara katmaktan başka bir işe yaramıyordu. James'in ona bakışları, kızın her gece gördüğü kabuslarıydı.

Bir süre ikiside hiç konuşmadan birbirlerine baktı. Jennifer bu sessizliğin garip olduğunu düşündü ve çıkmak isteyen kalbini umursamadan eliyle fotoğraf makinasını gösterdi.

"Sanırım, az önce bir Noel fotoğrafçısıydın."

James omuz silkti. "Fotoğraf çekmeyi seviyorum. Ama biliyorsun ki Noel'den pek hoşlanmam."

Jennifer'ın duyduğu kelimeler onu geçmiş bir anıya götürdü. Jennifer ve James, Eyfel Kulesi'nin tam altındalardı. Genç kız cebinden çıkarttığı eski bir fotoğraf makinası uzatmıştı, ama çocuk onu eline almadı. James fotoğraf çekmekten nefret ediyordu. En azından Jennifer'a öyle söylemişti. Şimdi ise söyledikleri tam tersiydi. Kız bir kere daha hayal kırıklığına uğramıştı.

"Harçlığımı çıkartmak için Noel'den yararlanıyorum sadece," diye devam etti sözlerine James. Jennifer hafifçe başını salladı. Onunla daha fazla konuşmak istiyordu. Lakin bedenine hücum eden hüzün buna engel oluyordu. James'in gözlerine biraz daha bakarsa ağlayacaktı. Ona yabancı gelen bu cümleleri daha fazla duyacaksa, yıkılacaktı. Dizlerinin üzerine devrilecekti ve haykıracaktı. Her şeyi berbat edecekti.

"Fotoğraflarımı paylaştığım bir hesap var, Carly. Eğer göz gezdirmek istersen-"

James sözlerini tamamlamadan genç kız lafa karıştı. Onu gerçeklere götürecekti. Gerçekler, parmaklarının arasında gezinecekti.

"Evet, evet isterim."

--------

Jennifer: Sahte bir hesap açmam için bana yardımcı ol.

Ambra yazıyor...

Ambra çevrimiçi

Ambra yazıyor...

Ambra: Sahte bir hesap mı?

Ambra: Ne için?

Jennifer yazıyor...

Jennifer çevrimiçi

Jennifer yazıyor...

Jennifer: James çektiği "profesyonel" fotoğrafları bir hesapta paylaşıyor.

Jennifer: Onu Jennifer olarak takip edemem.

Jennifer: Carly'e bir hesap lazım, Ambra.

Ambra yazıyor...

Ambra çevrimiçi

Ambra yazıyor...

Ambra: Bebeğim, doğru yerdesin.

Ambra: Kusursuz bir Carly yaratacağım, emin olabilirsin.

-------

Carlyxx_: Bu fotoğraflar gerçek mi?

Carlyxx_: Muhteşemler...

Yazıyor...

James.Wilson: Ah, hiç zaman kaybetmemişsin.

James.Wilson: Beğenmene sevindim, Carly :)

James.Wilson: Bu benim için bir tutku.

James.Wilson: Ah, sevgilimden sonra tabii ki ;)

Carlyxx_: Sevgilin çok şanslı olmalı.

Carlyxx_: Biliyor musun, bende fotoğraf çekmeyi çok seviyorum.

Carlyxx_: Ama çekimlerimi paylaşacak cesareti hiçbir zaman bulamadım.

Yazıyor...

James.Wilson: Öyle mi?

James.Wilson: Bu gerçekten üzücü.

James.Wilson: Buna sebep olan ne?

Carlyxx_: Sadece uzun zamandır bir şeyler çekmiyorum.

Carlyxx_: Sanırım, bir ilhama ihtiyacım var.

Yazıyor...

James.Wilson: Bunu söylemekten nefret ediyorum ama Noel bunun için en iyi zaman.

James.Wilson: Baksana, Carly.

James.Wilson: Benimle çalışmak ister misin?

James.Wilson: Bu dönemde çok yoğun oluyorum ve senin gibi ilham arayan bir yardımcıya ihtiyacım var.

James.Wilson: Eğer senin için uygunsa?

Carlyxx_: Bu teklifin için çok teşekkür ederim, James.

Carlyxx_: Biraz düşünmeliyim.

Carlyxx_: Sana en kısa zamanda döneceğim :)

Yazıyor...

James.Wilson: Bekliyor olacağım.

YN/ Biri gider ders anlatır, öbürü gider fotoğrafçılık yapar. E siz ne zaman dertleşeceksiniz acaba Jennifer ve André?

Last Christmas| TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin