Panik vücudunu sararken "Kimden bahsediyorsun sabahtan beri? Üyelerden birisine aşıksın değil mi?" sorusunu duymak oradan kaçma isteği doğurmuştu.
"Ne? Saçmalama hyung"
Yoongi ayağa fırlamıştı. Jin ise onu gözlerini kısarak izlemişti.
"Daha yeni konuştuk böyle birinin olabileceğini. Demek bu yüzden bana anlatmadın. Ah! Yoongi çok acı çekmiş olmalısın"
Yoongi şaşkınlıkla izliyordu olanları. Nereden gelmişti bu konu? Jin onun için gerçekten üzülmüş duruyordu. Zaman nasıl geriye alınabiliyordu? Yüzü alev alırken nasıl kaçacağını hesaplamaya çalışıyordu.
"Kim peki?" diye sorduğunda ise Suga bir şey demeden kendisini odadan dışarıya atmıştı. Kendine gelebilmek için hızla lavaboya girdi ve yüzünü yıkadı.
Anlamamalıydı! O hayal kırıklığı ile bakan gözlerini düşünmek bile kalbini kırıyordu.
Saçını sinirle karıştırdı. Uzak duracaktı! Başka çaresi yoktu! Yoongi bu aşkın imkansız ve karşılıksız olacağını biliyordu.
Jungkook ile de olmayacağı için eskisi gibi devam edebilirlerdi değil mi?
Yoongi çok yanıldığını geç anlayacaktı.
..."Jin hyung? Çorbanı neden hala içmedin?"
"Ayağın ağrıyor mu? Ağrı kesici ister misin?"
"Arkana bir yastık daha koyayım en iyisi"
"Kumandayı ister misin? Sesten rahatsız olduysan kapatabilirim"
Jin eve geldiğinden beri bu ilgiye sahipti. Başta çok hoşuna gitse de bunalmaya başlamıştı.
"Çocuklar ben çok iyiyim. Sadece kendi keyfinize bakın. Ya da işiniz varsa falan halledin. Ben gerçekten iyiyim"
"Olmaz hyung. Sen ayaklanana kadar evdeyiz. Şirket de onayladı. Bu süre içinde tadını çıkar. Hep sen bize baktın şimdi sıra bizde" dedi Jimin yanaklarını sıkarken.
Jin elinden kurtularak "Sağolun çocuklar ama rahatsız bir şey olursa gerçekten söylerim size. O yüzden lütfen rahatlayın" dedi.
Çocuklar evin belli kısımlarına dağılırken Jin, Sugayı izliyordu. Onun kime aşık olduğunu öğrenmeliydi.
"Hyung? Istersen oyun oynayabiliriz"
Bu öneri Jungkooktan gelmişti. Uzattığı ayağına dikkat ederek uç kısma oturmuştu."Olur"
Yoongi onların karşısında tekli koltukta oturuyor telefonla oynuyordu. Televizyon hemen yanında kalıyordu.
Jungkook televizyona yaklaştığında Yoongi ona baktı.Jungkook sistemi kurarken gözünü ondan almadı. Jin ise bunu fark eden tek kişi olmuştu.
Aklına gelen şeyle gözleri büyüdü.
Jungkook mu? Olabilir miydi? Yoongi'nin erkeklerden hoşlanıyor olabileceğini söyleyen de o değil miydi? Emin olmak için biraz daha beklemeliydi.Sadece anlamadığı Yoongi'nin neden düşmana bakar gibi baktığıydı. Aralarında bir şeyler döndüğü belliydi.
Jin uzun zamandır ikisinin de dert ortağıydı ve böyle bir şeyi bilmeyi ilk o hak ediyordu.
Jungkook yanına geldiğinde kollardan birisini ona uzattı. Oyun başlayınca her zamanki gibi bağırarak gülmeye başladılar.
Yoongi'nin "Biraz daha sessiz olamaz mısınız?" çıkışını kesinlikle beklemiyordu ikisi de.
Tam dikkat edeceğini söyleyeceği sırada Yoongi ayağa kalkarak "Neyse boşverin" dedi ve çalışma odasına ilerledi.
Jungkook kaşları çatık arkasından bakıyordu. Kıskanmış olmalı diye düşündü Jin. Ama kendisini neden kıskansındı ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SO WHAT? #Yoonjin
Fanfiction#yoonjin Aynı gruptan iki kişi, aynı kişiye aşık olsa ne olurdu?