ଯTAEKOOK...

Ⅸ|Friend Brother..

elimle saçlarımı geriye ittim oda kuruyan dudaklarını yalamıştı -anlaşılan onun konuşma gibi bir niyeti yok- derince nefes verdim

"Pekii taehyung bana kendinden bahset"
"kim taehyung 24 yaşındayım sirkte
çalışıyorum ve ***** otelde kalıyorum"

-daha fazlası için ona baktım sadece yüzüme bakıyordu-

"Bu kadar mı ben bunları biliyorum zaten"

İçkisinden bir yudum aldı ve dudaklarını birbirine bastırdıktan sonra konuştu

"Eşit gidelim jungkook şimdi sen anlat"

Sinsi bir gülümsemeyle baktım

"Pekii. jeon jungkook 22 yaşındayım yeni mezunum iç mimarlık okudum ve
***** cadedeki evde kalıyorum annemle"

Sona doğru bıyık altından gülmüştü
İçkimden büyük yudum aldım

"Sıra sizde taehyung bey"

Tae in Bakışları derinleşmişti
Sonra bakışlarındaki algıyı bozarak düşünür gibi gök yüzüne baktı

"Çalışmadığım sürece Jin adında bir arkadaşımla kalıyorum Bilardo ,bilgisayar ve bir çok oyunu seviyorum asosyalim bir köpeğim var daha önce kimseye aşık olmadım ama sevgilim oldu ailem amerikada yaşıyor"

Sıra sende der gibi baktı
Dedikleri hakkında yorum yapmamı istemiyor gibiyidi

"Bazen jimin adında bir arkadaşımda kalıyorum oyunları severim sosyalim hayvan olarak jimin var (kıkırdadım) şu an çıktığım biri var ve şanslısın ki onu seninle ekiyorum"

İçkimden bir yudum alarak gülümsemiştim

"Sevgilinle ayırman gereken zamanı çaldığım için üzgünüm"
"Yo bunun için üzgün olmana gerek yok"
"Yoksa onunla zaman geçirmek istemiyor musun"
"İste-i -istiyorum"

Bir an kendimi sorguladım sun hee ile olmaktansa şu an burada olmak daha iyi
-sun hee bazen aşırı yılışık ve itici olabiliyor-
Anlık yüzümü buruşturdum

"Jungkook emin misin"

Tae in sesi beni düşüncelerimden ayırdı

"Bilmiyorum sadece o bazen fazla itici geliyor"

Dedim o içkisini yudumlarken
Hımm dercesine bakmıştı ve başka soru yöneltti

"Jimin demiştin onunla çok yakınsın sanırım"

Jimin diyince benim için akan sular durulur tanıştığımızda ben lise son o üniversite 2.sınıftı o günden sonra çok iyi arkadaş olduk kaybettiğim üvey gıcık abimi bulmuş gibiydim
Tae in sorusuna cevap verdim

"Evet. herkesin mutlaka vardır sırlarını paylaştığı itişip kakışıp anlaştığı bir arkadaş kardeşi"

Tae güldü

"Arkadaş kardeşi güzel anlatım"
"Arkadaştan öte"

Diye düzelttim

"Haklısın herkesin yakın bir arkadaş kardeşi vardır"
"Senin arkadaş kardeşinin adı ne"

Söylerken kıkırdamıştım oda kıkırdadı

"Yoongi"
"Sirkten mi"
"Hayır"

Hım dercesine içkimi yudumladım
Ve telefonumun titreşimiyle irkildim arayan sun hee idi aramak için çok geç kaldı normalde şimdiye kadar elli kere aramış olurdu
Telefonu kulağıma koydum

"Jungkook neredesin!! Sinirlerimi bozuyorsun saatlerdir seni bekliyorum!!"

Tae e baktım

"arkadaşımla karşılaştım ve bir mekandayız birazdan geliyorum sun hee"
"Ne yani benim yerime arkadaşınla mısın! Kim miş o kız mı erkek mi oraya geliyorum konum at "

Telefonu hoparlöre aldım telefonu tae e doğru uzattım

"Taehyung bir şeyler söyle"
"M merhaba"

Telefonu tekrar kulağıma koydum

"İnandın mı sun hee"
"Konum at"

Bıkkınca göz devirdim

"Peki"

Diyip telefonu kapatım ve masaya koydum

"O kızı gerçekten seviyor musun jungkook"
"Bilmiyorum tae cidden şu an bir şey bilmiyorum"

Sinirlenmiştim sun hee hep böyle yapıyordu onun yüzünden arkadaşlarımla rahatça takılamıyordum
Şimdi strese girmiştim gelip beni tae e rezil edicekti hepte böyle yapıyor
Dudaklarımın içini kemiriyordum elim dizimdeydi ve o bacağımı sallıyordum tae bana uzandı ve sarstığım dizimin üstündeki elimi tuttu anlık durdum ve ona baktım kaşlarını cm farkıyla havaya kaldırdı

"Jungkook neden bu kadar streslisin?"
.
.
.