18.

58 6 5
                                    

Sabah büyük bir neşeyle kalktım.Bügün hafta sonuydu.Alim yanımdaydı.Kızlarla bir yere gidecektik.Onları çok özlemiştim.İstanbulu çok özlediğim gibi.
Tuvalette işlerimi halledip kahvaltıyı hazırlamaya başladım.
Gül yanıma usulca geldi.
"Günaydın neşeli güzel kız."
"Günaydın en az benim kadar güzel ve neşeli kız."
Birlikte sevdiğimiz bir şarkıyı açtım.Dans ederek kahvaltı hazırlamaya başladık.
Efe gözlerini ovuşturarak yanımıza geldi.
"Günaydın prensesler."
"Sanada  günaydın abicim."diye bağırdık.
"Abiniz olmaktan utandım desem.Bütün mahalle duymasaydı keşke."
Gül ile kocaman güldük.Gülmek bize yakışıyordu.Her insana yakıştığı gibi.
Daha doğrusu her canlıya yakıştığı gibi.
Ali de uykulu gözlerle yanımıza geldi.
"Günaydın kızlar."
"Günaydın Pısırık."
Hitap şeklim onu gülümsetti.Uzun zamandır pısırığa hitap şeklim böyle değildi.Sonra bir an duraksayıp bana döndü.
"Aslında deniz daha mı iyiydi sanki?"
Cevap beklerken Efe onun kafasını kollarının arasına aldı.Boğuşmaya başlamışlardı.Ailem çok güzeldi.Biz çok güzeldik.
Boğuşma devam ederken Efe bir şeyi fark  etmiş olacak ki duraksadı.
"Lan ben işe gidecemmm."
Kahkaha atmaya başladık bizde.Uyku sersemi bir adet Efe biraz saf olabiliyordu sanki.Koşarak odasına gidip hazırlandı.Az önce eşofmanla ve saçları paspas gibi olan abim takım elbisesini giyip saçını da biraz ayarlayınca çok yakışıklı olmuştu.
  Efe hızlıca kahvaltısını yaptı bizle.Sonra da evden çıktı.
İstanbuldan gelen arkadaşlarımla yine buluşacaktık.
Gül ile birlikte hazırlanmaya başladık.Dizimde bir kot etek giydim.Soğuk havada donmamak için siyah külotlu çorap da giydim.Üzerime de gri bir kazak giydim.Saçlarımı açık bıraktım.
Gül ise kot pantolon gitmişti.Üzerine de siyah bir gömlek giymiştiO saçlarını topuz yapmıştı.
Çok hafif bir makyaj yaptım.Sonra salona geçtim.Ali de hazırlanmıştı.Beyaz bir kazak giymişti.
Altına da siyah pantolon giymişti.Bna baktıktan Sonra ıslık çaldı.
"Çok güzel olmuşsun Deniz."
"Sen de yakışıklı olmuşsun Pısırık."
Gül koşarak içeri girdi.
"Peki beeenn?
Ben nasıl olmuşum?"
"Sen de çok güzelsin bebek."
Ali saate bakıp"hadi çıkalım"
dedi.Montlarımızı da giyip çıktık.Aşağıda Ekin ile karşılaştık.
"Günaydın😊"
"Günaydın.😁"
"Bu arada Aden tekrar iyi ki doğdun.Pek fırsatım olmadı çocuklar yüzünden."
"Teşekkür ederim."
"Nereye gidiyorsunuz böyle?"
"Arkadaşlarla buluşacaktık."
"İyi eğlenceler."
Yakınlarda bir otobüs durağına yürüdük.
Otobüs beklerken de tavuğa mesaj attım.
"Günaydın tavukçum."
Ali mesajlaştığımı görünce bana bakarak gülümsedi.
"Noldu?"
"Çok mutlusun.Ve bu yüzünü görmediğin sadece mesajlaştığın biri için fazla bence.Bulutlara çıkıp çakılma olur mu?"
Sonra devam etti.
"Çünkü kalbimiz çok kırılgan.Hele senin kalbin...Aden bizim kıyamadığımız kalbi herkesin eline çabucak verme.O kalp değerli."
"Tavuğa güveniyorum.Ama aşka inancım günden güne azaldı.Artık isteğim aşk değil.İstediğim çevremde olmasından neşe duyduğum insanlar."
Gül bu konuşma sonrası bana kocaman sarıldı.
Biraz sessizlik sürdü.Sonra ise merakıma yenik düşüp
"Efe'ye söylememiz iyi oldu mu?"
Ali hemen atıldı.
"Olmadı abicim olmadı.Tüm gece kafamı şişirdi.Sen tanıyo musun?Seni nasıl getirdi?Eli ayağı düzgün müydü?Güvenilmez gibi duruyor muydu?Kafayı yiycem.Sana soramıyor bana soruyor böyle şeyleri."
Ali'nin bu uzun siteminden Sonra Gül ve ben çığlık attık.
"Sen Tavuğu mu gördüüünn?"
Ali sakince cevapladı.
"Evet."
"Neden bize söylemedin?Nasıl biriydi?"
İkimizin bu merakı karşısında o çok sakin duruyordu.
Tavuğu görmüştü.Benim tavuğumu.
Ben bunları düşünürken Gül ise Aliyi ikna etmeye çalışıyordu.Fakat Ali söylemek istemiyordu.İkisinin tartışması arasında Benim için değeri çok fazla olan o soruyu sordum.
"O mu istedi?Benimle tanışmak istemedi mi?"
Ali'nin gözleri şaşkınlıkla açıldı.
"Hayır.Bana dedi ki 'Sen adeni tanırsın.Ona nasıl iyi gelecekse öyle yap.'
Ama şunu söyleyebilirim.İyi biri.Beni uçaktan alıp kutlamaya o getirdi.Benle çok ilgilendi.Neden diye sorduğumda 'Aden için değerlisin' dedi.Senden hoşlanıyor bile olabilir."
Net bir şekilde "olmasın"dedim.Alinin kaşları havalandı.
"Neden?"
"Aşk kalbini birine emanet etmektir ve benim kalbim birine emanet edilemeyecek kadar kırık."
"Senin o kalbini yerim."bunu diyen Gül sıkıca sarıldı.
"Otobüs geldi."Ali'nin bu sözüyle toparladım kendimi ve otobüse bindik.Gül ve ben oturduk Ali de yanımızda ayakta duruyordu.
Tavuğu düşünmeye devam ettim.Artık kırık kalbim kimseye Ümit bağlamayacaktı.Bundan emindim.Dalgın dalgın etrafa bakarken biri kulağıma fısıldadı.
"Çok düşünüyorsun Adencim.Sal gitsin."Ali'nin bu korkutucu olarak verdiği tavsiyesi bizi kahkahalara boğdu.
Arkadaşlarla bir cafede buluştuk.
Herkes beni görünce çok mutlu oldu.Aralarına alıp evlatlarıymış gibi sevmeye başladılar.Sohbetimiz şakalar ile güzelleşmeye devam etti.
Daha Sonra İzmiri gezdik.
Öğleden sonra ise bizim eve geçtik.Takımlara ayrılıp tabu oynadık.
~
"Cenk bak şimdi biz neyiz?"
"İnsan."
"Başka?"
"Hayvan."
"Gerizekalı ya."
"Haaa buldum öğrenci."
"Biri şunu buradan alabilir mi?Biz neyiz oğlum?"
"Arkadaş lan arkadaş buldum."
~
"Gül en sevdiğim bitki ?"
"Sümbül."
"Doğru."
"Çocukken ne kulübüne gittik?"
"At binme."
"Doğru."
"Çok sevdiğim ünlü aktrist?"
"Emilia Clarke."
Gruptan oooolamalar başlamıştı.
Bir turda 8 tane bilince Gül ile beni ayırmayı düşündüler.Ama grubun üyelerinden biri Cenk olunca bundan vazgeçmişlerdi.
~
Akşam olunca kızlarla bişeyler
hazırladık.Erkekler de sohbet ediyordu.Bu grup yemekten sonra İstanbul'a gidecekti.Bu düşünce neşemi uçurup gitti.Hele bu grupta Ali'nin olması daha da üzücü yapmıştı bu durumu.
Masaya yemekleri hazırladık.Bir şeyler yedikten Sonra yavaş yavaş hazırlanmaya başladılar.Otele uğrayıp valizlerini alacak ve havalimanına gideceklerdi.
Yemek bitikten sonra bulaşıkları mutfağa götürürken kapı çaldı.
Kapıya koşarak ulaştım.
Karşımda Tuna ile Ekin vardı.
"Selam."
"Selam komşucuğum."Ekin çok iyi kalpli birine benziyordu.Sanki hiç ağlamamış hiç üzülmemiş gibiydi.Bu arada çok içten gülümsüyordu.Ve bu karşıdaki insanı da gülümsetiyordu
"Geçsenize içeri."
Tuna cevap verdi.
"Yok.Şey biz arkadaşların için arabaya ihtiyaç olur diye düşünmüştük."
"Çok düşüncelisiniz.Çocuklar ile sıkıntı olmasın."Ekin araya girdi.
"Olmaz komşum.Çünkü onları Ardaya kakaladık."
"Yarım saate çıkarız o zaman."Cevabım ikisini de mutlu etmişti.
"Tamamdır fındık kız.Dikkat et kendine."
"Peki."
Kapıyı kapattım ve güzel haberi içerdekilere verdim.Onları da sevindirdi bu haber.
Gitmeden biraz daha sohbet ettik.Hiç gitsinler istemiyordum.
"Gitmesenizzz.."
"İşleri zora sokacaksın galiba sen."diyen grubun haylaz çocuğu Cenk benim saçımı karıştırdı.Ben altta kalır mıyım?Ben de yapıştım onun saçlarına.Gruptakiler bizi ayırdı.
Ayrılma vakti gelmişti.Hepsiyle güzelce sarıldım.Aramaları için sıkı sıkı tembih ettim. Ben kendimi bu kadar sevilmiş hissetmemiştim hiçbir zaman.Ama çok güzeldi.Hem de çok güzel❤️
Tunaya önceden haber vermiştim.O da arabayı hazırladı.Ekin de arabasını hazırlamıştı.Havalimanına varınca Tuna ve Ekin ,Gül ve beni bir yerlerde bekleyeceklerini söylediler.
Hepsiyle tekrar kocaman sarıldım.
Cenk sarılırken konuşmaya başladı.
"Senin yüzünden artık hepimiz üniversite için İzmir istiyoruz.O yüzden bir seneye kaybolayım deme.
"Peki api."
"Hah şöyle."
Hepsi çok iyilerdi.Ben hak edecek ne yaptım ki?
Kocaman sarıldım.
Sınıfın gıcık kızı ama bir tek bana gıcıklık yapmayan Haleye...
Sınıfın çalışkanı ve bana matematiği sevdiren Murat'a
Bana her sabah çikolata alan ya da zorla aldırdığım Onura
Benim için bir kızı döven Aslı'ya
Benimle uğraşmaktan başka işi yokmuş gibi görünen Cenk'e
Canımın içi Aliye
Evet kocaman sarıldık.
Ali sarılırken konuştu.
"Belki aramızda mesafeler var.Ne çıkar?Kalbimiz dipdibeyse ne çıkar?"
Giderlerken son bir foto çekildik.
Fotoğrafı çekilirken gruptan biri
"Hadi tavuk diyelim."
"Tavukkkk."
Tavuk yine bana dünyaları vermişti. İçimden tekrar teşekkür ettim tavuğuma.
"Teşekkür ederim tavuğum♥️"
"Sahiplenici eke layık oldum mu ben?"
"Çoktan hak ettin tavuk.Çoktan"
Gül ile uçaklarına uğurladım hepsini.Son bir fotoğraf çekilmek istediler.Öndeki erkekler diz çöktü.Kızlar da yanımdalardı.Fotoğraf tam çekilirken hepsi parmaklarıyla beni gösterdiler.Bense bu duruma kocaman gülümseyerek cevap verdim.
Giderlerken onları arkasından izliyordum ki hepsi bir anda bana döndü ve bağırarak
"Seviliyorsun Aden Korkmaz" diye bağırdılar.Ben ise o anda utançtan yerin dibine giriyordum.
Yanımda bir gölge hissettim.
"Gerçekten.Çok seviliyorsun Ademn Korkmaz.Bu yüzden ağlaman sebepsiz.Gülmen ise süphesiz."
Gözyaşlarımı kuruladım.Akmasa olmazdı sanki.
Umarım beğenirsiniz♥️
Görüşlerinizi bekliyorum🖤Sizi seviyorum.

Tavuk♥️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin