BANA GELEN SEN

Bölüm 2 🐺🐣

İyi okumalar umarım beğenirsiniz 💓

Ahsen'den
Adamın odadan çıkmasının üzerinden 1 saat geçmeden bir kadın odaya girdi. Kadın neredeyse kalçasını zor kapatan kırmızı bir elbise giymişti ve yüzünde kat kat olmuş ağır bir makyaj vardı. Saçı dağınık yukarıdan topuz yapılmıştı ve abartı denecek kadar kocaman küpeleri vardı. Kadının  görüntüsü Ahsene göre o kadar değişikti ki içinden

'Allahım ben nereye düştüm ' diye düşünmeden edemedi.

Kadın Ahsenin bağlı olan bacaklarını çözdükten sonra

' Merhaba ben Julide , Cemal bey bu akşam için seni hazırlama görevini bana verdi. ' dedi.

Ahsen konuşmadan başını sallayınca , Julidenin dudaklarında hafif bir tebessüm belirdi

' Bende ilk başlarda böyle sessizdim ama bak sonra alışıyorsun'  dedi.

Ahsen alışmak falan istemiyordu. Bu geceden sonra ailesini bulup yaşadıklarını da unutmaya çalışacaktı. Belki ailesiyle birlikte kendisine temiz bir sayfa açıp tekrar yeni bir hayata başlayacaktı. ailesinin onu kabul edip etmeyeceği belli değildi , sonuçta sürpriz yumurtadan çıkar gibi hayatlarına girecekti ve onu hoş karşılayıp karşılamayacakları da belli değildi. Gerçi şu nokta da her şey belirsizdi ya onun için. Olsundu yine de  denemeye değerdi. Yalnız geçirdiği onca yıl sonrası bir ailesi olduğunu yetimhanede ki müdüründen şans eseri öğrenmişti. Ufak da olsa ailesini bulma ihtimali vardı ve Ahsen bu ufacık şans için her şeyi göze alabiliyordu. Yetimhanede hep bir aile özlemiyle yanıp tutuşmuştu, bu yüzdendi işte bu konuda ki inatçılığı.

'Ben burda kalıcı değilim merak etme, bu geceden sonra Cemal bey beni serbest bırakacağını söyledi.' dedi.

Kadın kahkaha atarak cevap verdi Ahsene
' Hadi ya öyle mi dedi cidden ahhaha ilahi Cemal ya , yıllardır bir insan hep aynı yalanı mı söyler . Ayol Arada bir değiş yalanı yaratıcı olsun dimi ama?'

Kıza küçümseyici bir bakış attıktan sonra sözlerine devam etti.

' bak şekerim ben Cemal'e kalsam 2 güne kalmaz bırakıyordum bu işleri ama bak tamı tamına 2 yıldır zorla tutuyor beni burda. O yüzden akıllı ol aç gözünü tamam mı ? Bu da Julide ablandan bir tavsiye olsun sana ' dedi.

Cümlesini bitirir bitrimez kızın önüne özenle ütülenmiş kısacık  normalde asla ama asla giymeyeceği tarzda saks mavisi renginde bir elbise bıraktı. Julide kızın şaşkın bakışlarını umursamadan devam etti ' Elbisenin rengini Cemal seçti , gözlerinle ve teninle çok yakışıcağını düşünmüş. Eh haksız da değil nede olsa boncuk gibi mavi gözlerin süt gibi beyaz tenin var. Bu akşamki müşteri çok şanslı gerçekten de.ilk seferinmiş Cemalden duydum dua et de nazik davransız kız sana. Gerçi ben bu tarz elbiseleri giymiş bir kadın olarak hiçbir erkeğin nazik olacağını düşünmüyorum da neyse ahaha'

Kız hayal kırıklığı ile bir elbiseye birde kadına baktı. Kadına gıcık olmuştu. Aslında kadına mı gıcık olmuştu yoksa haklı olmasına mı karar veremedi. Julide ise çok oyalanmadan odadan çıkmıştı. Ahsen de julidenin odadan çıkmasının ardından hemen duşa girdi. Duşta her yerini yıkadı ve derisini sürtercesine temizledi. Hassas olan teni hemen kızarmış , önceden Cemal'in yaptığı izlere yenisi eklemişti. Üstünü giymek için yatağın üzerine konulmuş eşyalara gözü takıldı. Yavaşça eşyaların yanına yürüdü. O an elbisenin altında kalan iç çamaşırları fark etti. Tanrım o iç çamaşırı neydi öyle daha kendi bakarken hemen yanakları kızarmıştı o şekilde başkasının karşısına - hiç tanımadığı bir adamın-nasıl çıkacağını düşündü. O anın hayaliyle utangaç bir inleme çıktı ağzından. Kendi kendine karar verdi. Düşünmemeye çalışıcaktı. Bu yüzden de elbiseyi ve iç çamaşırları hemencecik giymişti.Ayna da kendine baktı ve  gerçekten bir elbise giyip giymediği tartışılır konumdaydı. Varla yok arasında ki elbiseden sonra , yatağın üzerindeki birkaç makyaj malzemesini gördü. Elbette ki makyaj falan yapmayacaktı, zaten yeterince kendisinden taviz vermişti. Bari bu benim istediğim gibi olsun diye düşündü. Bu kadar şey giymişti kendini hazırlamıştı.

Düşüncesi saçma olsa da inat etmişti işte. Kendi kendine kavgası sürdüğü sırada kapı aniden açıldı ve içeri pis bir sırıtışla ve onu yiyen gözlerle bakan Cemal odaya girdi. Ahsenin bu saatten sonra yapacak bir şeyi yoktu. Çaresizce Cemal'in ağzından çıkan kelimelere odaklandı.

Arslandan
Genç adam otele geldiğinde açılışın baya kalabalık olduğunu gördü. Arabasını valeye teslim ettikten sonra,bara doğru ilerleyerek kafasını dağatacak ve yorgunluğunu alacak bir şeyler söyledi. Siparişini verdiği anda yüzünde  pis sırıtışıyla ona doğru yaklaşan Cemal'i gördü. Genç adam istemeden de olsa yerinde rahatsızca kıpırdandı ve adamın yanına gelmesini bekledi. Cemal ise kalabağı resmen yararak hemen Arslan beyin yanına gelip elini uzatmıştı bile.

Hiç uzatmadan lafa girdi 'Hoşgeldiniz Arslan bey! Umarım açılışımızı beğenmışsinizdir. ' Arslan yüzünde hiçbir mimik olmaksızın önünde yalak gibi sırıtan adama cevap verdi.

'Gayet güze bir açılış fakat ben çok durmayacağım, sizde bilirsiniz ki bir iş adamı olarak yoğun bir gün geçirdim dinlenmem lazım. '

Cemal işte o zaman zaferle sırıttı ve adama elindeki odanın kartını uzatarak yanıt verdi.
'Arslan bey tabi ki sizi anlıyorum. Hatta yorgun gelebileceğinizi düşünerek size bir oda bile hazırlattım. Malum hem stres atıp hemde dinlenmeniz için. Yukarıda odada sizi sabırsızlıkla bekleyen bir hayranınız da var efendim ' dedi ve kahkaha attı.

Adamın iğrenç neşesi Arslanı gıcık etti. Zırt pırt gülen insanları sevmezdi. Arslan böyleydi işte , bir insana gıcık oldu mu her hareketi ona batıyor, sinir ediyordu.

Yapısı gereği ciddi bir adamdı ve böyle olmaktan da son derece memnundu. Çok geçmeden kartı aldı ve adama cevap verdi. 'ilginiz için teşekkür ederim Cemal bey. Aksilik olursa bana bilgilendirme  yaparsınız' dedi uzatmak istemeyerek. Adam sadık bir köpek gibi kafa sallayarak yanında ayrıldı ve Arslan da içmeye devam etti. 1-2 saat açılışta vakit geçirerek misafirlerin birkaçıyla güncel konular ve iş piyasası hakkında  konuştu. Artık yorulmuştu ve Cemal 'in ona verdiği odaya çıkmak için konuştuğu kişilerle vedalaştı ve asansöre doğru yol aldı.

Asansör yukarı katlara doğru çıkarken Cemal'in hayranı diye nitelendirdiği kadını yollamayı düşündü. Arslan' ın hiçbir zaman fahişelerle işi olmazdı. Kadınlar ona kendi ayaklarıyla teslim olurlardı zaten. Bunun için ek bir çaba sarf etmesi yada fahişe tutmasına ihtiyaç yoktu. Bir yandan da  bayadır kimseyle birlikte olmadığını düşününce vücudu isyan ederek kadını gönderme düşüncesini reddetti. Asansörün durduğunu fark edince hafif sarsak hareketlerle oda kapısını açtı. Sarhoş değildi elbette ama çakırkeyif denebilirdi. Odaya girince uzun holle karşılaştı. Hemen yatak odasına ulaşmak istediği için hafif küfür savurdu. Sonunda yatak odasına gelince , yavaş adımlarla yatağa doğru yaklaştı ve gerçek olup olmadığını bilmediği bir görüntüyle karşılaştı.

Arslan ve Ahsen ' in karşılaşmasına az kaldı 🐺🐣
Bölüm hakkında yorumlarınız neler ? Her türlü yapıcı eleştiriye açığım 👍🏻
Vote vermeyi unutmayalım 🌟